İçimdeki yaramaz arzu onu ve beni günaha davet ediyordu. Tutku bedenime kor bir ateş gibi hançerlenmişti.
"Öyle söyleme.'' Dedim bir anda. Acıyordu canım görmüyor muydu. Beni görmezden gelerek hayatımı mahvediyordu, başka kadına değen gözleri beni h...
Buraya uzun bir bölüm bırakıyor ve kaçıyorum. Sizden ricam bölümleri okuyup geçmek yerine oy ve yorum yapmanız emek söz konsu... Fazla uzatmadan aradan çekiliyorum keyifli okumala.❤️
Bu arada bu bölümü anlatan bir emoji belirlemenizi istiyorum bu bölüm hangi emoji ile anlatılır hadi yorumlara..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Geçmiş bugün gibi ıssız sokak çıkmaz yolculuk gibi.
Gözle görülür bir ağrı hissediliyor ama bedenimde değil ruhuma sızı. Yaranın derini ruhumda katlanılmaz bir faciya. Duyduklarıma hazmetmek güç oldu boğazıma oturan yumru yırttı geçti dokunduğu yerleri. Ondan o sözleri duymak yuvamı başıma yıktı evsiz kalmış gibi gözlerine takıldım işittim sözlerin samimiliğini ölçmek istedim.
" Sen ne dediğinin farkında mısın?"
Dudakları açılıp kapandı ateş püsküren gözlerle üstüne yürüdüm " Sen beni ne zannediyorsun ha ne!" Gözümden düşen damlayı elimin tersiyle sertçe sildim. " Ben kimse için bu kadar çabalamadım kimse için bu kadar savaşmadım ama görüyorum ki değmiyor." Kaşları çatıldı benim yüreğimde ise bir çatırdama meydana geldi çatlaklar baş göstermeye başladı. Eli koluma uzanınca sertçe savurdum. " Sakın dokunma bana bu sondu tamam mı bu sondu." Sinirle geriye gittim.
Dilimi yakan değmiyor lafı öyle çok yaktı ki diri diri ateşe düştüm sandım. İçimin yalan diye haykırışını duydum değiyor sen herşeye değiyorsun.
" Yanlış anlıyorsun, önce beni dinle." Alayla güldüm dalga geçmem hoşuna gitmemiş olacakki üzerime geldi hiç sevmediği hareketlerdi bunlar. Konuşmama izin vermeden dirseğimden tutarak arabaya verdi sırtımı onunla araba arasında kaldığımda çırpındım. Elimle onu savuşturma ya çalıştım en gözleri içimi eşeledi. Bedenimi bedeniyle sabitlerken kara irisleri koyulaştı.
" Benim bashettiğim tensel gerçeklik değil." Dedi fısıltıyla gözlerim şaşkınlıkla büyüdü aralanan ağzım sesiyle kapandı. " Sakın konuşma çünkü bir daha açıklamayacağım." Gözlerim karardı elinden geçen sıcaklık tüm uzvumun hareketlerini engelledi çarpan kalbim dışında. " Her defasında yarım yamalak dinliyorsun beni. Ben seni üzgün kırgın paramparça görmekten mutlu muyum zannediyorsun? Sen bana her Nastasya dediğinde kalbim acıyor." Demesi ile gözlerimi kaçırdım senin dudaklarından o kadının ismi çıkarken benimde tüm çiçeklerim toprağından koparılıyormuş kalbim yerinden canlı canlı çıkarılıyor.
" Sus lütfen." Dedim acının yosun tuttuğu ses tonuyla o kız için acıyan kalbi benim için zelzeleydi. Konuşup yakma canımı. Gözlerimden yaşlar döküldü uzun ince kemikli parmakları yanaklarıma dokundu narin dokunuşu beni benden aldı. Gözleri gözlerime kandı. " Sanma ki benim kalbim Nastasya için acıyor. Ben seninle bu yola çıktığım gün Nastasya benim kalbimde yok oldu elbette ki sadece bunun etkisi yok bir çok sebebim var. Seninle beraber bu yolda iken ne aklımla nede Kalbimle seni aldatmam bu kadar alçak bir düşünce olamaz zaten. Sahte birliktelik, evlilik olsada sen benim helalim Karımsın." Demesi ile yıkıldım o koca enkazın, yıkıntının altında kaldım.
