Bölüm 6

273K 8.9K 931
                                    

Medya Burçin Akhan

•••

Esila Soykan

"Gözlerimi açsam düşersin,kalbimin ortasında bir yersin"

Gözlerimi yavaşça aralayıp,etrafıma baktım.Yeniden evimde olduğumu fark edince hızla doğrulmuştum.En son hatırladığım şey onun kollarına savrulmuş oluşumdu.Başımdaki ağrıyla olayların devamına dair birşeyler hatırlamaya çalışmıştım ama hatırlayamıyordum.Pijamalarım üzerimde,ayağımda ise sarılı bir bandaj vardı.Çoktan sabah olmuş ve güneş doğmuştu.Müzik sesinin nerden geldiğini anlayamıyordum.Bir süre öylece boş boş etrafa bakarak,kendime girmeye çalıştım.O sırada odamı kapısı açılmış ve içeri Selen girmişti.Kucağında kahvaltı tepsisi,üzerinde desenli pijamalarıyla beni uyanık görünce kocaman bir gülümseme sergiledi.

"Aaa uyanmışşın,Günaydııın!"

Sevimli sesi kulaklarıma dolunca,ne kadar yorgun hissetsem de  kendime engel olamayarak gülümsemiştim.Aklımın bir köşesinde hala neler olduğunu hatırlamaya çalışıyordum.Kısaca günaydın diyip,yanıma gelişini izledim.Kucağıma tepsiyi koyup,üzgün gözlerle ayağımdaki bandaja baktı.

"Kırık değilmiş,doktor öyle söyledi"

Şaşkınca ona baktım.Hastaneye mi gitmiştik?.Beynim sanki beni terk etmiş gibiydi.Öylece birşeyleri hatırlamak için çırpınsam da nafileydi.

"Ben neden hatırlamıyorum?" Diye sordum şaşkınca.Aslında ona değil kendime sorduğum bir soruydu.Kalbim tuhaf bir şekilde çarpıyordu.Olanları anlamaya çalışırken,odanın kapısı yeniden büyük bir gürültüyle açılmıştı. Burçin ve Çisem hızlıca kendini içeri atıp,duvara çarpan kapıyı umursamamışlardı.Çisem kahkaha atarak hemen arkasındaki Burçin'e göz kırptı.

"Prens diye kurbağaya sarılıp,etkisinden bayılıverdin"

Cümlesinden parça parça birşeyler çıkarmaya çalışıyordum fakat yinede yeterli olmuyordu.Bu söyledikleri ile kapının hemen ardından bizi dinlediklerine ikna olmuştum sadece.Söyledikleri yüzünden kahkahası  tüm evde yankılanıyordu.Burçin ona yavaşça vurup,kendini dikkatlice yatağın ucuna bıraktı.Dün geceden kalma makyajı,gözlerinin altında birikerek adeta yeni bir tabaka oluşturmuştu.

"Her zamanki gibi bayıldın...ufak ağrılara bile dayanamıyorsun" diyerek bandajın açıkta bıraktığı ayak parmaklarımdan birini sıktı.Sıkar sıkmaz gözlerini yüzüme çevirip,tepkimi kontrol etmişti.

"Bunu hissettin değil mi?"

Gözlerimi devirip,Selen'e baktım.Herşeyi düzgünce anlatabilecek tek kişi oydu.Beni oraya gitmeye,öyle giyinmeye zorladıkları için kendilerini bir hayli suçlu hissediyorlardı ki,öyleydiler de.Hakim olan depresyon havamı,daha beter şeylerle dağıtmaya çalışıyorlardı.Selen ona dik dik bakmam üzerine daha fazla dayanamayarak,derin bir nefes alarak konuşmaya başladı.Anlattıklarıyla git gide daha da utanıyordum ve kendimi suçlu hissediyordum.Uras'ın bile bana yardım edebileceği bir duruma kendimi nasıl düşürmüş olabilirdim?.Onun gibi vurdum duymaz biri bile insafa gelerek yardım etmişti.

"Sen bayılınca Uras'ta seni tamamen tutmak zorunda kaldı.Aslına bakarsan,tutan o olmasaydı romantik bir andı..."

Onay beklercesine Çisem'e baktı.Beklenen onay çok geçmeden alınmış ve yeniden Çisem'in o tuhaf kahkahası duyulmuştu.Kaostan beslenir gibi anlatılan her kötü şeyde gülüyordu.

"Yani Uras bir kurbağa olmasaydı romantikti" diyerek Selen'e ufak yastıklardan birini fırlattı.Mimikleri birkaç saniye içerisinde hem tiksinir,hem beğenir gibi oluveriyordu.

Mafya Lisede •Tamamlandı•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin