Bölüm 39

99.7K 4K 559
                                    

•••
Uras Demir

Esila'yi odaya almışlar ve bir şeyler yapıyorlardı. Yaslandığım beyaz hastane duvarında, birkez daha hastane kokusundan ve hastaneden nefret ettiğimi hatırlamıştım. Ediz ise az ileride duruyordu. Hastane bizimdi ve istesem onu kovabilirdim, fakat endişelenmiş hali ve karış karış Esila'yı aramış olması bunu yapmamı engelleyen tek şeydi. Nereden öğrendiğini henüz bilmiyordum, ama umrumda olduğuda söylenemezdi. Kızlar ve çeteyle beraber beyaz koridorda babam göründü. Hepsinin gözlerindeki yaş ve zapt edilmesi imkânsız bedenleri kaşlarımı çatmama neden olmuştu. Burçin gözlerindeki yaşı elinin tersi ile silip;

''İyi değil mi?''dedi. Ağlayan insanlardan nefret ediyordum. Güçsüzlüklerini bu kadar belli eden insanları, gerçekten kendine getirmek adına hırpalamak istiyordum.

''Olacak, iyi olacak!''

Sert bir şekilde söylediğim cümle üzerine babam bana dönmüştü.Burçin'in gözleri yeniden dolarken koşup Azra'ya sarıldı.Babam kafasıyla; 'Takip et' anlamına gelen bir işaret yaptığında derin bir nefes verdim.Eymen ve Poyraz'ın yanından sinirli bir şekilde geçip ağır adımlarla yürümeye başladı.Bunu yapmasının sebebi benimle yürümek istemesiydi.Gözlerim kapanmak adına çırpınırken sol yanım buna izin vermiyordu.Esila'nın okyanus gözlerini görene kadar uyumama izin vermiyordu.Yanına ulaştığımda yorgun gözleri beni buldu.Ellerini arkasında bağlayıp ağır adımlarla yürümeye devam etti.Yanından geçen doktorlar ona başları ile selam vermeye devam ederken, bir türlü başlayamamıştı söyleyeceklerine.En sonunda neresi olduğunu bilmediğim bir odaya girdi.Boş koltuğa oturup bana baktı.Benimle konuşurken, beni ayakta görmek istediğini bildiğimden sadece içeri geçip kapıyı kapatmıştım.Bu onun için bir saygı kuralıydı.Derin bir nefes aldı ve gözleri etrafta dolaştı.Olanları söyleyip beni bırakması için sabırsızlanıyordum.

''Ona zarar vereceksin, tıpkı benim annenin üzerine açtığım derin yaralar gibi. Bununla kalmayacak, tekrar kaçırılacak,zarar görecek ve daha birçok şey olacak.Onun iyiliği için ondan uzak dur.''

Dedikleri üzerine kaşlarımı çatarak ona baktım.Onu odadan odaya geçerken bile yanlız bırakmak istemeyen adamdım ben,ondan uzak durmamı istemek delilikti.Bir yerde ise haklıydı. Bu ilk kaçırılması olmayacaktı, arkası mutlaka gelecekti.O öğrenilmişti, onu korumam zorlaşmıştı, ama bunu yapabilirdim.Babam sessizliğim üzerine devam etti.

''Yaşın fazla büyük olmasa da yeraltında sözü geçilen, eli her yere uzanan birisin.Düşmanlarının neler yapacağını tahmin edebilirsin az biraz. Onun iyiliği için uzak dur.Uzaktan sev evlat.Bunu sadece Esila'yı korumak için yapıyorum.Masum bir kız.Karanlığın onu ele geçirmesine izin verme.''

Onun için konuşma bitmişti.Oturduğu koltuktan kalkıp kapıya doğru yürüdü.Yanımdan geçerken omuzuma iki kez vurmuş ve sessizce gitmişti.Beynim dört duvar arasında sıkışıp kalmışt,kalbim ise o okyanusun dalgaları arasında bir oraya bir buraya gidip geliyordu.Bir kadının ruhu nasıl olurdu böyle bir maviye ev sahipliği yapabilirdi? Gördüğüm en güçlü kadındı, yaralarını gizleyip savaşabiliyordu. Böyle bir kadını yarı yolda bırakmam imkânsızdı. Derin bir nefes verip odadan çıktım. Diğerlerinin yanına gittiğimde yüzlerinde gördüğüm üzgün ifade canımı sıkmıştı.Bir duvara yaslanıp izlemeye başladım.Doktor, Esila'nın bulunduğu odadan çıktığında etrafına baktı.Bu kadar meraklı kişiyle karşılaşmayı beklemiyor olmalıydı.Boğazını temizleyip kendinden emin adımlarla bana yaklaştığında ona bakmaya devam ediyordum.Yatağından zorla kaldırıp getirdiğim en iyi doktordu.

''Gerekli tüm işlemler yapıldı Uras Bey. Karnındaki morarmalar ve kesikler dışında bir sorun yok.Nefes almakta zorluk çekiyor, onun için ona oksijen tedavisi uyguluyoruz.Kendisi oldukça kan kaybetmiş durumda ve çok yorgun.Rahatsız etmeyin dinlensin.''

Mafya Lisede •Tamamlandı•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin