•••
Esila Soykan - 1 Hafta Sonra
Uras'ın yaptığı itiraf ile içimde hissettiğim o tuhaf hislerin bir ad bulması aynı anda gerçekleşmişti.Geçen süre içerisinde her saniye neredeyse benimle olmuş ve üzerimde hissettiğim ağırlığın biraz kalkmasına yardımcı olmuştu.Yanımda hissettiği her an git gide daha iyi hissediyordum ve içimdeki boşluğu daha beter hale getiren duygular kayboluyordu.Bunu Uras Demir'e ve arkadaşlarıma borçluydum.Hayatımda asla kaybetmemem gereken kişiler arasında yeni edindiğim arkadaşlarımda yer almıştı.Her biri için tıpkı onlar gibi canımı verebilirdim.Öyle bir koruma duygusu ile harmanlanmıştık.Aynadaki yansımama baktım,bir hafta önceki halimden kat be kat iyiydi şuan ki halim.Uras her gün beni bir yerlere götürüyordu, fakat dağ ayısı Uras, ne kadar iyi duygular hissettirse de dağ ayısı olmaktan sadece itiraf yaparken vazgeçmişti.Sadece yalnız kaldığımızda biraz olsun dağ ayısı halini bırakıp, azda olsa romantikleşebiliyordu ve o anlar gerçekten güzeldi.Bugün bir işi çıktığı için alamayacaktı ve okula kızlarla gidecektim.İşini merak ettiğim Uras ise; 'Mafya meseleleri patron anlatayım da çek bir çakı gel aramıza' deyip benimle dalga geçmişti ve anlatmamıştı. Dağ ayısı olmaktan hiç vazgeçmeyecekti. Bir hafta boyunca benimle uğraşmış ve öldürme fikrini kafamdan atmayı zorda olsa başarmıştı. Vicdanımı susturan şey ise duyduğum haberdi.Koray domuz gibiydi ve eskiye dönmüştü.Bu haber eski halime dönmemi kolaylaştırmıştı ve daha iyi hissetmemi sağlamıştı, fakat hâlâ içimde bir yerlerde ilk öğrendiğimde hissettiklerim mevcuttu.Ya o gün hastanede makası Koray'a saplasaydım diye düşünmeden edemiyordum.Sinirim geçince gerçekten berbat hissedecektim ve ensemde Koray'ın kanlı parmakları ile dolaşacaktım hayatım boyunca.Uras'ın beni bunu yapmaktan alıkoyduğu için mutluydum.Her ne kadar nefretle harmanlansam da ben katil değildim.Koray gibi geceleri rahat uyuyamazdım ve birilerinin kanı parmaklarımdayken öldürmemi iyi bir şeylere bağlayamazdım.Öldürmek başlı başına bir kötülüktü.Cinayeti hiçbir şekilde iyi bir şeye bağlayamazdınız.Hastaneden çıktığından beri ne Ediz'le ne de Koray'la konuşmamıştım.Konuşmak falan da istemiyordum.Okulun düzenlediği büyük parti ise pazartesi gününe ertelenmişti.Bugün ise salı günüydü ve salı günlerinden nefret ediyordum.Okulun olduğu günleri nasıl sevebilirdim ki? Hayatım eskisine yavaş yavaş dönerken, babamla da aramızdan su sızmıyordu.Uras'la ise bol kıskançlıklı ve odunsu bir ilişkimiz ilerleyip gidiyordu.Bir hafta boyunca odunluklarıyla benim başımda bulunurken, sürekli acıkması ise çekilir gibi değildi.Her seferinde benim yapmamı istese de, ona zar zor pizza sipariş ettiriyordum.Siyah, kalın sayılabilecek bir kazak ve bordo kotumu giydim ve aynadaki yansımama baktım.Okul için ideal göründüğümü görünce aynanın önünden çekildim ve tekrar dolabın önüne geçtim.Her ne kadar giyinme dolabım diğer odada olsa da günlük giyineceklerim bu dolaptaydı, diğer oda fazlasıyla karmaşık ve büyüktü.Karar vermek çok zorlaşıyordu, fakat zevklide olabiliyordu.Siyah deri ceketimi alırken gözüme çarpan Uras'ın ceketine baktım.Askıdan çıkarıp kokladığımda, Uras'ın kokusunun yıkanmasına rağmen üzerinde olması gülümsememe sebep olmuştu.Geri askıya asıp deri ceketimi aldım ve dolabı kapattım.Dolabın hemen yanında duran, bilekte biten sade siyah botlarımı giyip derin bir nefes verdim.Giyinirken bile yorulmanız gerçekten çok sinir bozucu değil miydi? Yatağın üzerindeki atkımı boğazıma dolarken camdan dışarı bakıyordum.Yine yağmur ufak ufak atıştırsa da hava oldukça soğuktu.Öyle ki insanlar artık havalı görünmeyi önemsemiyor kıçlarının donup donmamasını önemsiyordu ve ona göre giyiniyorlardı.Saçlarımı rastgele bir topuz yaptım ve aynaya baktım. Suratımı asarken sinirle saçlarımı bozdum.Düzgün falan olmamıştı, oldukça berbat bir şekle girmişti ve bu sinirimi bozmuştu.Toplamak yerine açık bırakmayı tercih etmemi sağlamıştı topuzun görüntüsü.Makyaj masasının karşısına geçip hafif bir makyaj yaptım.Telefonumu ve cüzdanımı çantama koyarken lazım olabilecek birkaç eşyayı da çantama tıkıştırdım.Çantamı sallayarak odadan çıktım.Merdivenleri inerken Azra ve Burçin'in sinirli sesleri kulaklarıma dolmuştu ve ister istemez tebessüm etmemi sağlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya Lisede •Tamamlandı•
Novela JuvenilEsila Soykan annesini kaybetmiş,ailesi dağılmış bir genç kızdır.Herşeye yeniden başlaması için babası hayatında değişiklikler yapmaktadır.Bunlardan biri de okulunu değiştirmektir.Orada hesaba katmadığı tek şey ise kızının dik başlılığının bir genç m...