Mafya Lisede •Tamamlandı•

Bölüm 32

•••
Sinirle Uras'a bakıyordum. Ben yorgun diye konuşmuyorken o başka bir kızla hareketli bir gece geçirmek için, kızı eve çağırıyordu.Kız tiksinti ile beni süzdüğünde hislerimizin karşılıklı olması beni sevindirmişti.Uras ise tepkisiz bir şekilde Ahu'ya ve bana bakıyordu.İkisini de karşıma çekmiş tiksinti ile bakıyordum.Kış aylarında olmamıza rağmen kısa bir eteği ve kısa askılı bir bluzu vardı.Kafam kadar olan göğüsleri ise neredeyse ağzıma girecekti.Sarı saçların uçlarını maşalamıştı ve boya küpüne girmiş gibiydi.Dudakları ise abartısız dört parmağım kadardı. İtiraf etmek gerekirse bu onu çok seksi yapıyordu.Uras ise sadece boya küpüne batırılmış yüzüne bakıyordu.

''Sana kim burada olmanı söyledi?'' dediğinde, kız kahkaha attı.Kafasını duvara vurma isteği ile dolup taşıyordum.Kahkahası oldukça iticiydi ve yapmacıktı.

''Tatlım sen bana mesaj attın. Bir önceki buluşmamızda çok eğlendiğini bu gecede eğlenceye ihtiyacının olduğunu söyledin.'' dediğinde, merakla Uras'a bakıyordum.İyi bir açıklama yapmaz ise onu gerçekten fena bir şekilde haşlayacaktım.Göz devirdi ve ellerini cebine soktu.Oldukça umursamaz görünüyordu.Daha fazla kızla konuşmasına izin vermeyip aralarına girdim ve gözlerini kapatıp mutfağa doğru yürümeye başladım.Burçin ile olan anılarım canlanıyordu,kaçmak için oldukça uğraşmıştık bu evden.Eğer şu halde olmasaydık bu beni güldürebilirdi.

''Esila ne yapıyorsun sen?''

Kızgın ses tonunu zerre umursamamış ve onu cimciklemiştim.

''Demek Okyanus Gözlümden Esila'ya geçtik, peki Uras peki!'' dediğimde Uras derin bir nefes verdi.

''Çıldırtma beni kadın, alakam bile yok!'' dediğinde, ikinci kez onu cimciklemiştim. Kızın uyuz sesi kulaklarımda yankılanıyordu.Arkamdaki Ahu denen yelloza dönüp itici bakışlarımı ona yönlendirdim.O ise ağzındaki sakızı iğrenç bir şekilde çiğnerken, çıplak beline elini koydu ve peşimizden gelmeye başladı.

''Uras'ım bitanem nereye ya?'' dediğinde, sinirden kudurmak üzereydim.Onun ne haddineydi de benim yakışıklı Dağ ayıcığıma bitanem diyordu.Bu kızı dövmeden gönderirsem gerçekten kendime çok şaşırırdım.Bronz madalya bile alabilirdim kendime.Uras ise cevap bile vermemişti ve bu beni güldürmüştü.Uras'ı mutfağa attım ve o nerede olduğumuzu düşüne dururken ben kapının arkasındaki anahtarı aldım ve onu mutfağa kilitledim.O kız ile güzel bir konuşma yapmama izin vermeyecekti ve böylesi çok iyiydi.Kapıya ardı ardına atılan yumruklar sıçramama neden olmuştu.Böyle bir gece sonunda böyle yapılırsa korkardım tabi.

''Aç şu kapıyı güzelim.''

Sesi sakin bir tonda çıkmak için oldukça zorlanıyordu, fakat biraz başarıyor gibiydi.Ahu'nun yanına doğru ilerlerken samimi bir şekilde gülümsedim.Bu benim; 'Belanı fakacağım' deme şeklimdi.Tuhaf karşılamıştı bu halimi, çünkü onu döveceğimi biliyordu.Yanına yaklaştığımda tekrar gülümsedim ve;

''Kusura bakma canım ya!'' dediğimde, Ahu ne dediğimi anlamadığını mimikleri ile belli etmişti. Onun bir şey anlayabilmesi için önce beyine ihtiyacı vardı. Protez bir beyin alması dünyaya yararlı bir şey olurdu sanırım. Ona kız gibi karşılık vermem için bir sınır belirlemiştim ve o benim güzelim sınırlarımı aşmıştı.

''Ihm. Şey... Şunun için.''

Onu askılı tişörtünün yakalarından tutup çektim ve kafayı gömdüm.Erkek avcısı birine sevdiği bir şekilde davranmak güzel hissettirmiş olmalıydı.Küçük bir çığlık ile kendini yere atarken, Uras'ın kapıya atılan yumrukları da çoğalmıştı.

''Esila rahat dur ve aç şu kapıyı!''

Sinirini gizleme gereği duymamıştı.Bağırmasını ve kapıya vurmasını umursamadım ve yerdeki kıza alayla bakarken, yerdeki hali hoşuma gitmişti doğrusu.Kızı liğme liğme edip elimde bir tabak dolusu mısır ile onu komedi filmi gibi izleyecek kadar psikopat bir kızdım.Uras'ın suçuydu bunlar.Önceden bu silikon dudaklı ile bir şeyler yaşamış olmalıydı ki o da bundan yüz bulup gelmişti.Birde mesaj konusu vardı tabii, oldukça sinirimi bozuyordu.Mesajdaki karakter sayısı kadar burnundan getirecektim o mesajı.Ahu kanayan burnunu tutarak yerde sürünürken üzerine doğru yürümeye başladım.Bende psikoloji kalmamıştı ve o yanlış bir zamanda böyle bir şekilde karşıma çıkmıştı.