"Nil kızı salsana." Kerem'in söylediği şeyle güldüm. "Sana ne ya?" Nil, Kerem'e çıkıştığında Çınar'ın kahkahası doldurmuştu odayı.
"Güzelliğim gel sen benim yanıma." Çınar kollarını açtığında göz devirmiştim. "Beni bu kadar sevdiğinizi bilmiyordum, paylaşamıyorsunuz." dediğim şeyle Nil bana sarıldı.
"Benim sarışınım o." Nil ile birkaç hafta önce çok ciddi kavgalar etmiştik. Ama arkadaşlığın olayı da budur ya. Kavga da etsek birbirimizden kopamazdık. Biz yıllardır beraberdik, biz yıllardır arkadaştık. Biz yıllardır kardeştik anlayacağınız.
Kerem, Nil'i kolunun altına aldığında gülümseyerek bakmıştım onlara. İlişkileri çok güzeldi.
"Hadi ama Deniz, artık kendine birini bul ve double date yapalım!" Nil'in heyecanla konuşmasına gülümsemiştim. Çınar, bana bakıyordu.
"N'oldu?" Gülümseyerek sorduğumda omuz silkmekle yetinmişti.
"Kanka senin de ne tarz insanlardan hoşlandığını bilmiyoruz ki. Hayatım, 23 yıldır hayatımdasın ve henüz biri için yakışıklıymış keşke konuşsaydık dediğini duymadım." Nil söylenmeye başlamıştı bile.
Nil de benim gibi yurttaydı. O 3 yaşındayken yurda bırakılmıştı. Biz bu yüzden bu kadar yakındık. Sonra Keremle tanıştı ve birkaç yıldır birlikteler.
Sahi kaç yıl olmuştu? 7 yıldır falan sevgililerdi, evlenin artık.
Çınar ve Kerem de çocukluktan beri arkadaşlardı ve Keremle tanışınca otomatik olarak Çınarla da tanışmıştık. İyi ki de tanışmışız ikisiyle de. Kerem, Nil'e mükemmel bir sevgili bana ise mükemmel bir abi olmuştu.
Çınar her ikimiz için de çok yakın bir arkadaştı.
Mert Hakan: N'aber?
Deniz: İyidir, senden?
Mert Hakan: İyiyim ben de.
Deniz: Bir şey mi oldu?
Mert Hakan: Yazmıyorsun bana.
Mert Hakan: Ben yazayım dedim.
Deniz: Meşgul etmek istemiyorum seni.
Deniz: İdmanlarda çok yoruluyorsunuzdur.
Deniz: Bir de ben yormayayım diye şey ettim.
Mert Hakan: Deniz saçmalama.
Mert Hakan: Galiba alışmışım sana.
Mert Hakan: Çok değil biraz.
Deniz: Tamam tamam sadece biraz.
Mert Hakan: Yokluğunu hissediyorum.
Deniz: Pekala, yazacağım.
Deniz: Benden bıktığında ben sana demiştim diyeceğim ama.
Mert Hakan: Ben senden bıkacakmışım gibi hissetmiyorum.
Mert Hakan: Nedense.
"Kimle konuşuyorsun?" Nil merakla sormuştu bunu.
"Efendim?"
"Telefonda sırıtarak kiminle konuşuyorsun?" Nil, yüzünde onu aldattığımı düşündüren bir ifade takınmıştı.
"Bir arkadaşımla." Açıklamam ona yeterli gelmemiş gibiydi.
"Tövbe estağfurullah. Kimmiş o arkadaş?"
"Nil, bıraksana güzelim. Kız anlatmak istese anlatır." Kerem beni savundu mu, yoksa beni kışkırtıp anlatmamı mı sağlayacaktı bilmiyorum.
"Ya Nil valla arkadaşım. Yeni konuşmaya başladık. Tanışalı bir buçuk ay oluyor. Konuşuyoruz öyle." dediğim şeyle gözlerinden kalpler çıkmıştı adeta.
"Arkadaş?" Sorgularcasına bakıyordu. Biraz daha zorlasam tamam diyecekti işte.
"Evet Nil, Arkadaş."
Aynen Denizciğim sadece arkadaş. Hikaye gidişatı ve karakterler hakkındaki yorumlarınızı merak ediyorum. Bu yazdığım kurgu biraz daha diğerlerinden farklı olduğu için de daha çok merak ediyorum.
Çok seviyorum, bolca öpüyorum. ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Querencia || Mert Hakan Yandaş
Fanfiction"Biliyor musun Querencia, İnsanın kendini en güvende, güçlü ve rahat hissettiği, kendi olabildiği, yuvası gibi gördüğü yer demekmiş." Gözlerinin içine baktığımda bu açıklamama karşı gülümsemişti. "Senin yanındayken kendim gibi olduğumu hissediyorum...