6.3

1.4K 77 0
                                    

"Geliyor galiba!" Gözde'nin sancılarıyla gerilmiştik her birimiz. İrfan nerdesin sen!

"Allah aşkına bırak ben sürerim." İrfan gerginlikten süremiyordu arabayı.

Hastaneye vardığımızda sağlık görevlilerinin yardımıyla doğumhaneye ilerledi.

İrfan'ın gerginliği beş yüz metre öteden belli oluyordu.

Mert Hakan da gelmişti. İrfan'ın sakinliğini korumasını sağladıktan sonra benim yanıma oturmuştu.

"Teyze oluyorsun." gülümseyerek konuştuğunda fark etmiştim. Gerçekten, teyze oluyordum.

Murat abi, içeriye girdiğinde şaşkınlıkla bakıyordu herkes ona.

"Kızımın doğumuna da mı gelmeyeceğim?" Sorgular nitelikte bize bakıyordu.

Seçkin abla gözlerini devirmişti. "Sanki çok hayırlı bir insansın da geliyorsun, hayırlısıyla."

Efe'nin yüzünde çok yorgun olduğunu hissettiren bir ifade vardı. Burak, Aliş ve Beren'e Okan Abi bakıyordu. "İyi misin sen?" Efe'ye karşı konuştuğumda kafasını iki yana sallamıştı. Kafasını omzuma koyduğunda çok yorgun olduğunu daha iyi anlamıştım.

Doktor hanım bize doğru geldiğinde Efe'yi dürtükledim. "Kalk, uyursun sonra." Oflayarak gözlerini açtı. Doktoru görünce oflaması geçmişti, yorgunluktan olduğumuz durumu unutmuştu galiba.

"Bebek de anne de çok iyi. Şimdi odaya alacağız." Hepimiz heyecanla bekliyorduk.

İrfan, önce Gözde'nin alnından öpmüştü.

Sonrasındaysa bebeği kucağına almıştı. Gözde'nin ellerini tuttuğumda gülümseyerek bana baktı.

"Darısı başına kardeşim." Gülümsedim ve ona sarıldım.

"Allah analı babalı büyütsün." Bu söylediğimle bakışlarım Murat abi ve anneme kaymıştı ister istemez. Annem, gözleri dolu olarak bakıyordu. Gözde, babasını gördüğünde gözlerini kaçırmıştı. O da babasına kızgındı işte. Ona doğru eğildim.

"Baban senin için elinden geleni yapmış. İyi bir eş olmayabilir ya da benim için iyi bir baba ama senin için iyiydi. Lütfen bizim yüzümüzden aranızı bozma." Kafasını sallamıştı.

Murat abiye bebeği uzatmıştı İrfan. Bu görüntüyü fazla görmek istemedim, dışarıya adımladığımda Mert Hakan da peşimden geliyordu.

"İyi misin?" Sorduğu soruyla kafamı salladım.

"İyiyim."

İyi olacaktım.

-

Okan abi çocuklara Mert Hakan'ın evinde bakıyordu. İçeriye girdiğimizde, çocuklar koşarak sarıldılar bana.

"Ohoo oğlum siz de beni unutuyorsunuz hep." Mert Hakan, şakayla söylediği şeyle Aliş güldü.

"Seni de seviyoruz Hako."

Ona böyle hitap etmesine çok gülüyordum.

"Hala, babam nerede?" Burak'ın sorusuyla bakışlarım ona döndü.

"Babaannenin yanında." Kafasını sallamıştı. Mert Hakan, çocukların arasında kalmış bana gülümseyerek bakıyordu.

O an o söylemese bile ben gözlerinden anlamıştım. Senden çok güzel anne olur der gibi bakıyordu bana. Ben asla, benim annem gibi olmazdım. Evet, onu affetmiş olabilirdim ama geçmiş her zaman benimle olacaktı.

Affettim ancak kırgındım.

Querencia || Mert Hakan YandaşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin