~KORKUYORUM!~

3.6K 150 8
                                    

"Çok üzgünüm fakat..." dedi doktor. Dayanamayacaktım. İçim içimi yiyordu. "Doktor bey söyler misiniz artık?" dediğimde "Merve hanımın beyninde tehlikeli bir tümör var. Çok büyük değil fakat hemen almassak kötü sonuçlar doğurabilir." dedi. Dünyam başıma yıkılmıştı. Beynimde bir tümör vardı. O yüzden sürekli başım dönüyor, gözlerim kararıyordu demek. "Kötü sonuçlar?" dedim korku dolu sesimle. "Onu kaybedebiliriz." diye yanıtladı. "Tedavisi yok mu?" dediğimde gözlerimin dolduğunu hissedbiliyordum. "Var fakat tehlikeli bir yol." dediğinde "Neymiş o?" dedim. "Ameliyatla alabiliriz. Fakat tümör çok tehlikeli bir bölgede olduğu için ölme riski var." dediğinde ellerim titriyordu. "Sakin olun lütfen. Elbette bir yolunu buluruz. Kardeşinizin bundan haberi yok. Motivasyonunu yüksek tutmaya çalışın. Birkaç gün sonra Merve Hanıma söylemeyi düşünüyordum." diye devam etti doktor. Ayağa kalktığımda altımdaki zemin hareket ediyordu sanki. Bir an başım döndü ve yanımdaki koltuklara tutunarak ilerlemeye çalıştım.

Doktorun odasından çıktığımda düşmemek için yanımdaki duvara yerleştirdim ellerimi. Göz yaşlarım yanaklarımdan süzülerek yere düşerken cebimdeki telefondan yükselen zil sesine aldırmadan yürümeye çalışıyordum. Elimi gözlerime götürdüm ve gözümden akan yaşları sildim fakat yerini yenileri alıyordu. Dayanamayarak telefonu cebimden çıkardım ve kim olduğuna bile bakmadan açtım telefonu. "Güzelim neredesin?" dediğinde zar zor "S-sen b-biliyordun değil mi?" diyebildim. "Mervecim sakin ol güzelim. Ağlıyor musun sen? Neyi biliyordum?" dediğinde "B-beynimdekini..." diyebildim sadece. Bir an ses kesildi telefonun ucundan. Meriç'in sesinin yerini sessizlik alırken olduğum yere oturdum kaldım. Göz yaşlarımın şiddeti artarken telefonun diğer ucundan Meriç'in sesi geldi. "Meleğim sil gözlerini. Sakin ol güzelim. Neredesin sen?" dediğinde "B-biliyorudun değil mi Meriç?" diyebildim. "Güzelim sakin ol ve bana nerede olduğunu söyle. Yanına gelince konuşalım hepsini olur mu? Lütfen meleğim."dedi. Cevap vermek yerine telefonu kapatırken ayağa kalkmaya çalıştım. Zar zor da olsa kalkabilmiştim. Elimdeki telefonu cebime atarken tekrar zil sesi yükseldi. Meşgule atıp telefonu sessize alırken yavaşça yürümeye çalışıyordum.

Hastaneden sonunda çıkabilmiştim. Karşımda duran arabama ilerlerken bundan sonra ne yapacağımı düşünüyordum. Arabama bindiğimde başımı arkaya yasladım ve gözlerimi kapattım. Bir süre sakince düşünmeye çalıştım. Sağlıklı düşünemiyordum. Aklımdaki düşünceleri atmaya çalıştım ve arabayı çalıştırdım.

Arabayı durduğumda etrafıma baktım. Birçok insan vardı. Bazılarının çocukları, bazılarının arkadaşları, bazılarının da sevgilisi... Herkes çok mutlu görünüyordu. Ya da öyle görünmek için çabalıyorlardı.

Arabadan indim ve kapıyı kapattım. Sahile gelmiştim. Sahildeki kayalıkların üzerine oturdum ve kulaklarımı taktım. Cebimdeki telefonu çıkardığımda on bir cevapsız arama olduğunu gördüm. Ve bunların Meriç'ten geldiğini. Rastgele bir şarkı açarken denize baktım. Deniz bugün oldukça hırçındı. Dalgalarını kayalıklara sert bir şekilde vuruyor ve geri çekiliyordu.

Hava kararmış, çevrede kimse kalmamıştı. Ne kadar zamandır buradaydım bilmiyordum. Fakat birinin kulağımdaki kulaklıklardan birini çıkarmasıyla irkildim. Biri yanıma oturdu ve "Adrian ha?" dedi. Başımı o yöne çevirirken yanıma oturanın Meriç olduğunu gördüm. Kulaklığımın birini kulağına takmış ve dikkatlice gözlerime bakıyordu. "Neden bu kadar dikkatli bakıyorsun Meriç? Bir daha göremeyeceğin için mi?" dedim titreyen sesimle. Bir an afalladı ve "Güzelim ne saçmalıyorsun?" dedi kulağındaki kulaklığı çıkarırken. "Öyle ama Meriç. Beni bir süre sonra bir daha göremeyeceksin." dedim bende onun gibi kulaklığımı çıkarıp denize bakmaya devam ederken. "Öyle bir şey olmayacak Merve. Bunu nereden çıkardın hem?" dediğinde "Gerçek bu Meriç. Bunu değiştiremezsin ki." diye fısıldadım. "Hayır." dedi. "Hayır güzelim. Bu kadar çabuk pes etmeyeceğiz. Seni kurtarmak için elimden geleni yapacağım. Ve sen yaşayacaksın."

"BAŞIMIN TATLI BELASI"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin