Poyraza bir daha Meriçi sormayacaktım. Ben bunu anlamıştım bir daha asla... Poyraz yüzünden bir daha kriz geçirmek istemiyordum. Bu yüzden kendim bulacaktım. Meriç'in tüm gizemini ben çözecektim. Eğlenceli olabilirdi fakat bir o kadar da tehlikeliydi.
Başım çatlıyordu.Yatağımdan kalkıp banyoya koştum. Ve yüzüme buz gibi su çarptım. Bu bana iyi geliyordu. Daha sonra hemen mutfağa geçtim. Poyraz beni görünce yüzüne gülümseme yerleştirdi ve bana dönerek konuştu.
+Günaydın güzellik
-Sanada günaydın Poyraz.
+Nasıl hissediyorsun?
-Başım çatlıyor.
+Dün gece için özür dilerim.
-...Sabah kahvaltısını Poyraz hazırlamıştı. Çok güzel görünüyordu fakat ona hâlâ kızgındım. Bu yüzden onun hazırladığı kahvaltıyı yemek istemiyordum. Sadece çayımı içiyordum. Fark etti ve ağzıma zorla bir kaç lokma bir şeyler tıktı. Ve ben zorla konuşmaya çalışarak:
-Poyraz bana böyle davranmana gerek yok. Ayrıca ellerine sağlık.
+Afiyet olsun. Nasıl davranıyorum ki?
-Böyle işte.
+Merve özür dilerim...Masadan kalktım ve odama gittim. Giyinmek için dolabımı açtım. Ne kadar yaz günü olsada hava bozuk gibiydi. Pantalon ve kareli gömlek giymeye karar verdim. Saçlarımı taradım ve topladım. Düz olduğu için at kuyruğu yapması kolay oluyordu. 5 dakika içinde hazırdım. Mutfağa gittiğimde Poyraz kahvaltıyı toplamış beni bekliyordu. Montumu ve ayakkabılarımı giydim.
-Poyraz ben çıkıyorum. Her şey için teşekkür ederim.
+Asıl ben teşekkür ederim. Yani burda,senin evinde kalmama izin verdiğin için. Bekle evden üzerimi değiştireyim ve beraber gidelim okula olur mu?
-Ben bugün biraz yalnız kalabilir miyim?
+Bak Merve biliyorum bana kızgınsın. Sana kendimi nasıl affettiririm onu da bilmiyorum fakat bana güvenemez misin? Meriç kötü biri seni üzebilir. Koruma iç güdüsü yani.Konuyu değiştirmeye çalıtım ve
-Hadi ama geç kalacağız hızlı ol.
+Peki. Benim eve gidelim. Ben hazırlanayım çıkarız. Dedi ve bozuntuya vermemek için başımı onaylar yönde salladım. Ve onun dairesine gittik. Karşı komşumdu. Evine ilk kez geliyordum. Genelde fotoğraflar,tablolar ve biblolar vardı. Cam,porselen eşyalar... Çok güzel dekore edilmişti. Evi rengarenkti tıpkı benim evim gibi.5 dakika içinde giyinmişti. Benimkine uyumlu kareli bir gömlek ve benimkine uyumlu bir pantalon giymişti. Oda siyah ayakkabılarını giyince tam bir takım haline gelmiştik. Evden hemen çıkmıştık. Poyraz onunla gittiğim için mutluydu. Yolda sürekli gülüyor,espri yapıyordu. Ben ise yüzüme yapmacık bir gülümseme yerleştirmiş onu onaylamaya çalışıyordum. Aklımda hâlâ Meriç vardı. Arabadan inince derin bir oh çektim. Tam okula girmek üzereydim ki bir eli omzumda hissettim. Arkamı dönüp baktığımda bu el Poyraz'a aitti.
-Noldu?
+Hiiiç. Tam bir takıma benziyoruz. Kıyafetlerimiz falan...Onu onaylamaya çalışıyordum. Hemen sınıfa geldik. Aslı sınıfta oturuyordu.
+Günaydın Merve
-Günaydın Aslı
+Çok güzel görünüyorsun. Poyrazla takım mı giyiniyorsunuz?Bu soruyu sorduğunda Meriçin bana baktığını fark ettim. Ve hemen cevap verdim.
-Yoo sadece tesadüf. Dedim. O sırada ders zili çaldı ve Aslı yerine geçti. Sınıf tamdı. Tenefüs zili çaldığında dışarıya çıkmıştık. Yanımda Aslı vardı. Birden gözüm Meriç'e takıldı ve onu izlemeye başladım. Kimseyle konuşmuyordu. Ve bu beni daha da çok ürkütütyordu. Tenefüs esnasında Meriçin tellerden atladığını ve dışarıya çıktığını gördüm. Okuldan kaçıyordu. Şanslı günümdeydim. Onun nereye gittiğini öğrenebilirdim.Macera başlıyor muydu?...