Multide Meriç!!
Ne yani Berkay benim yüzümden
kavga mı etmişti? Üç yıl boyunca aklına gelmeyip şimdi mi aklına gelmiştim? Belkide o yüzden mesaj atmıştı. Ada konuşmaya devam etti:
+Kızım ya Berkay kavga etti diyorumm. Okuldan atılabilirdi.. Cenk Berkay'a bir şey demiş. Senin hakkında. O da dayanamamış geçirmiş yumruğu. Umursamaz bir tavırla
-Atıldımı?
+Hayır. Sadece bir hafra uzaklaştırma falan aldı.
Ne diyeceğimi ne düşüneceğime şaşırmıştım.
+Ne yani bir şey demiyecek misin?
-Ne diyeyim? Üç yıl aklına gelmeyip şimdimi aklına gelmişim?..
+Sende haklısın ama üç yıl beklediğin çocuk senin olmak için çabalıyor ve sen bir şey demiyorsun. Garip değil mi?
Demişti. Ona çok kızmıştım. Masadan kalktım ve odama gittim. Kapıyı kapatıp kilitledim. Yalnız kalmak istiyordum. Yatağıma girdim ve telefonumu çıkardım. O sırada aklıma Meriç geldi. Mesaj atmak istedim fakat aklıma uyumuş olabileceği geldi. Ama ne olursa olsun konuşmam gerekiyordu. Bana sadece o iyi geliyordu. O iyi hissettiriyordu. Hemen Meriç'i aradım.
-Alo Meriç nasılsın?
+Yalnız ne kadar iyi olunursa o kadar iyiyim. Sen?
-Ben çok iyi değilim. Seninle konuşmak istemiştim. Müsaitmisin?
+Tabii ki. İstersen seni alabilirim. 30 Dakika sonra kapıdayım. Hazır ol.
-Tamam. Dedim ve telefonu kapattım. Hemen hazırlanmaya başladım. Siyah dar bir pantalon ve üzerinde beyaz tek omzum açıkta kalacak bir tişört giydim. Üşümemem için siyah bir ceket giydim. Saçlarımı ise düzleştirdim telefonumu aldım ve odamdan çıktım. Ada önüme geçti ve:
+Merve özür dilerim. Ya nolur yapma böyle.
-Tamam Ada çekil. Çıkmam lazım.
+Nereye?
-Birisiyle buluşacağım.
+Beni affetmeden bırakmam.
Dedi ve boynuma sarıldı. Bende duramadım ve sarıldım. Adayla buna benzer küçük kavglarımız olurdu. Fakat bu sefer ki gibi hemen brışırdık. Hâlâ birbirimize sarılıyorduk.
-Ada bırak istersen yoksa ölücem. Ayrıca geç kalıyorum.
+Kiminle buluşacaksın?
-Bir arkadaşımla işim var. O yüzden. Geç kalmamaya çalışırım.
+Tamam canım. Dedi ve çıktım. Pencereden aşağı baktığımda Meriç'in arabasını gördüm. Ve hemen yanına indim. Onu bekletmek.istemiyordum ve hemen yanına oturdum. Sahile doğru sürüyordu. Geldiğimizde indik ve yürümeye başladık.
+Neyin var hasta falan mısın?
-Hayır hasta değilim. Kendimi iyi hissetmiyordum. Ama artık iyiyim. Dedim ve bir banka oturduk. Başımı göğsüne yasladım ve uyumaya çalıştım. Kokusunu içime çekmeyi çok seviyordum. O sırada üşüdüğümü anlamış olacak ki ceketini çıkardı ve bana verdi. Biraz daha oturduk ve beni evime bıraktı. Üzerimde Meriç'in ceketi vardı. Ada beni görünce şaşırdı. Ve Neler oldu? Bu ceket kimin? Gibi birçok sorular sordu. Bende ona cevap olarak
İyi geceler Ada... Dedim. Peşimden geliyordu. Ben yatağımın üzerine oturdum. O da yanıma oturdu.
+Meriç?
-Ne Meriç?
+Buluştuğun kişi Meriç miydi?
-Evet. Noldu ki?
+Bu Meriç iyi birisi mi? Sürekli onunlasın.
-Abartma alt tarafı bir gece buluştum ya. Ne var ki bunda? Off Ada iyi geceler.
+Ne yani beni kovuyormusun?
-Hayır yarın okula gidicem. Erken kalkmam gerek.
+Beni yalnız mı bırakıcaksın?
-Okuldan gelene kadar idare et be kanka.
+İyi kanka bende yarın gidiyorum zaten.
-Neee bu kadar çabuk mu? Nasıl yani ya? Bu gerçek değil dimi?
+Kanka bir dur. İzmir'e kalkan tek boş uçak yarın sabah. Saat 8'de.
Ne diyeceğimi bilememiştim. Ben tekrar yalnız kalacaktım. İnanamıyorum.
-Ada biraz daha kalamaz mısın? Lütfenn...
+Bende isterim burda kalmayı. Da bizim okulu biliyosun.
Dedi ve odamdan çıktı. Kapıyı kapatırken ise iyi geceler kanka demişti. Birbirimize kardeşten daha yakındık. Bu yüzden birbirimize kanka derdik.
Sabah uyandığımda Ada çoktan bavulunu hazırlamış giyinmişti bile. Bende kalktım ve yüzümü yıkadım. Hemen siyah kot mini bir etek ve üzerine de beyaz askılı önünde bir çok desenleri olan tişörtümü giydim. Üzerime ise Meriç'in siyah ceketini giydim. Bir şeyler yedikten sonra hemen çıktık. Kapıda Meriç bekliyordu. Önce Ada'yı havaalanına götürdük ve uçağına bindi. Ordanda okula geçtik. Okulda herkes partiyi konuşuyordu. Yarın parti vardı. Herked ordaydı. Meriç'te geliyordu. Bende gidiyordum. Çıkışta Güneşle beraber alışverişe gittik. Ben straplez üzeri siyah eteği beyaz kısa bir elbise beğenmiştim. Kesinlikle bunu giyecektim. Ordanda hemen eve geçtim. Elbisemi giydim. Beyaz platform topuklu ayakkabımı giydiğimde saçlarımı yaptım ve hazırdım. Kusursuz görünüyordum. Tam çıktım ki kapıda Poyraz'ı gördüm.
+Çok güzelsin.
-Teşekkür ederim.
+İstersen beraber gidebiliriz.
-Olur. Dedim ve beraber arabaya bindik. 20 dakika sonra ordaydık. Her şey çok güzeldi. Fakat Meriç'in etrafında birçok kız vardı. Cinlerim tepeme çıkmıştı. Bende umursamaz bir tavırla Güneş ve Aslının olduğu yere gittim. Meriç'in ağzı açık kalmıştı. Gecenin devamında Meriçe olan sinirimden çok içmiştim. Adeta sarhoş olmuştum. Adım atcak halim yoktu. Meriç çok yakışıklıydı. Ve Meriçin etrafında başka kızların olması beni delirtiyordu. Evet onu seviyordum ve artık beklemeyecektim. Yürürken tam havuza düşecektim ki Meriç belimden tuttu ve herkesin arasında kucakladı. Arabasına bindirdi ve yanımada kendi oturdu. Anlamsızca şarkı söylüyordum. Meriç beni kendi evine getirmişti. Arabadan beni aldı ve kucakladı. Boynuna sarılmıştım hemde çok sıkı. Sessizce kulağına doğru yaklaştım ve
"MERİÇ SENİ SEVİYORUMM!!" diye fısıldadım.
