Multide Ege
Sabah uyandığımda birbirimize sarılarak uyuduğumuzu fark ettim. Meriç'e doğru kafamı kaldırdığımda Meriç beni izliyordu. Birden korktum. Ve nedenini sordum. Bana cevap olarak melek gibi uyuyordun çok güzeldi dedi. Ben kızarmıştım. Hemen fark etti.
+Kahvaltıyı nerde yapmak istersin?
-Dışarı çıkmak istemiyorum. Evde yapalım mı?
+Olur. Ben aşağıdayım. Hazırlandığında seslen seni aşağı indireyim.
-Tamam. Dedim ve giyinmeye başladım. Meriç benim için bavuluma sadece iki tane şort koymuştu. Biri ayıcıklı şortumdu diğeri ise lacivert şortumdu. Ayıcıklı olanı uyurken giydiğime göre sadece bir tane şort kalmıştı. Bende lacivert şortumu giyip üstüne tek omzu düşük bir t-shirt giydim. Yürümeye çalıştım. Bugün odamın kapısına kadar yürüyebilmiştim. Kapıya gelince Meriç'e seslendim. Beni hemen aldı ve beraber aşağı indik. Bana kızgın bakışlar atmıştı. Kahvaltıya oturduğumuzda
+Bu şortu mızmızlanma diye koydum. Giymessin sanmıştım.
-Pantalon giyecektim fakat bileğimden geçiremedim. Bu yüzden bunu giydim.
+Off ben ayağını tamamen unuttum ya. Nasıl oldu ayağın?
-İyi. Acısı biraz daha az.Cevap vermedi.
-Ege bizim okuldan bildiğim kadarıyla. Ne alıp veremediğin var onunla?
+Ege benim okuldaki düşmanlarımdan biri diyim sadece.
-Anladım. Fakat sen göründüğün gibi değilsin. Neden sert gözükmeye çalışıyorsun?Diye sorduğumda cevap vermemişti. Daha sonra:
-Okula nasıl gidicez?
+5 gün raporlusun.
-Peki ya sen?
+Ben önemli değilim boşver.
-Meriç neye kızgınsın? Diye sorduğumda cevap vermemişti. Kahvaltıyı beraber toplamıştık. Sonra seke seke Meriç'in yardımıyla da biraz yürümeye çalıştım. Dünden daha iyiydim. Meriç'e döndüm ve:
-Bugün ne yapalım??
+Ben hastayım. Diye cevap vermişti. Bir şeye kızgındı fakat söylemiyordu. -Neyin var Meriç? Bakmamı istermisin?
+Hayır teşekkür ederim. Dediğinde susmuştum. Ortam çok sessizdi. Sessizlik benim telefonuma gelen mesaj sesiyle bozuldu. Mesaj tanımadığım bir numaradan gelmişti. Mesajda ise "Meriç ile vakit güzel geçiyormu??" yazıyordu. Ne ima etmeye çalıştı anlamadım. Benim Meriç ile beraber olduğumu nereden biliyordu? Bunları düşünürken telefonumu Meriç'e uzattım ve ona okumasını söyledim. Meriç'in yüzü kızgın bir hâl almıştı.
-Meriç neler oluyor bu kimin numarası? Bizim beraber olduğumuzu nereden biliyor? Ben bunları sorarken Meriç kendi telefonunu aldı ve numarayı karşılaştırdı. Kızgındı.
-Meriç kim?
+Ege
-Numaramı nerden bulmuş ayrıca bizim beraber olduğumuzu nerden biliyor?
+Ege çok tehlikeli biri. Kendine dikkat et. Benim yüzümden seninle uğraşıyor?
-Neden sana düşman? Neden seninle uğraşıyor?
+Evimde kalıp yatmadığım tek kız sensin.Kendimi çok kötü hissetmiştim. Meriç'i seviyordum fakat gerçekleri canımı yakıyordu. Birçok kızla yatmıştı şimdiye kadar. Canım o kadar yandı ki yanında daha fazla oturmak istemedim. Telefonumu aldım ve seke seke yukarı çıkmaya çalıştım. Meriç:
+Merve noldu? Dur ben götürürüm seni.
-İstemiyorum git!
+Sana bağlanma canını yakarım demiştim. Fakat sen dinlemedin. Evet tüm suç bendeydi. Odama kadar yavaş yavaş çıkmayı başarmıştım. Yatağıma kendimi attığımda telefonum çaldı. Arayan Ada idi. Hemen açtım.
-Alo Ada?
+ Naber hayırsız? Sen hiç arama beni??
-Ada unuttum kusura bakma..
+Aa sen ağlıyormusun?
-Hayır
+Yoo sen ağlıyorsun ne oldu anlat?Tüm olanları Ada'ya anlatmıştım. Ada ise bana:
+Bence Meriç'te seni seviyor.
-Hayır bence benide diğerleri gibi görüyor!
+Eski Merve nereye gitti? Her şeyi dalgaya alan,sürekli gülen...
-Bilmiyorum ama İzmirdeki Merve İstanbuldakine uymuyor Ada. Napıcam ben?
+İlk uçakla yanına geleyim mi?
-Ben evde değilim. Fakat istersen 3-4 gün sonra gelebilirsin. Benim için iyi olur.
+Peki o zaman biletimi ayırtıyorum.
-Annemlere söyleme ama.
+Tamam kuzum tamam. Tek arkadaşım Ada'ydı belkide. O benim her şeyimdi. Birden duvardan bir ses geldi. Yan odadan geliyordu. Fakat aldırış etmedi. Odadan çıktım ve yan odanın kapısına gittim. Tıklattığımda ses yoktu. Sonra bende içeri girmek için kapıyı çaldım. Meriç tişörtünü çıkarmış kum torbasını yumrukluyordu. Tam bir meteordu. Fakat ondan nefret ediyordum. Ve konuşmaya başladım:
-şunu yapmayı kes. Senin yüzünden uyuyamıyorum. Gürültün odama geliyor!!Cevap vermemişti. Belli ki öfkesini kontrol edemiyordu. Ayağım bir şeye çarptı. Yere baktığımda her yer bira şişeleriyle doluydu. Sinirini böyle gideriyordu demek. Cam şişeleri dikkatlice toplamaya başladım ve bir köşeye hepsini koydum. Meriç beni fark etti ve bana döndü:
+Odamda ne işin var?
-Kusura bakma bay odun sesiniz odama geliyor.Cevap vermemişti. Ona döndüm bira şişelerini işaret ederek:
-Bunları ne zaman içtin?
+Az önce.Meriç iyi değildi. O kadar bira içmişti fakat sarhoş değildi. Bünyesi çok kuvvetliydi. Yatağının üzerine oturduğumda o da oturmuştu. Çok terlemişti.
-Meriç çok terlisin. Hasta olucaksın
+Bir şey olmaz.
-Nasıl olmaz hadi yürü duş al. Dediğimde Meriç'i kolundan tuttum ve zar zor yürümeye çalışarak banyoya götürdüm. Ben önde olduğum için banyoya önce ben girmiştim. Arkamdanda Meriç. Meriç girdiğinde kapıyı kapattı. İkimizde banyodaydık. Bana çok masum,buruk,hüzünlü bakıyordu. Fakat ben hâlâ ondan nefret ediyordum. Ona çok kızgın ve nefret dolu bakışlarımı attım. Meriç üzerime üzerime geliyordu. Sonra kapı ile Meriç arasında sıkışmıştım. Meriç kollarını iki yanımada koydu ve konuştu.
+Bana ne yaptın küçük? Sabah akşam aklımda sen varsın. Canını yakınca canım yanıyor. Sen yanımda yokken nefes alamıyormuş gibiyim. Ne yaptın bana? Cevap vermemiştim. Cevap vermeyince kapıya bir yumruk geçirdi.
-Meriç hasta olucaksın hadi duşunu al ben odamdayım. Dedim ve çıktım. Odama gidip bende duş aldım. Çıktığımda hemen giyindim. Meriç'in odasına gittim. Yatağına uzanmıştı. Uyuyor diye odasına girmedim. Fakat birisiyle konuşuyordu. Bağırıyordu. Çok sinirliydi. Hemen odama gittim. Meriç hiçbir şey söylemeden çıkmıştı evden. Bende nasıl olsa döner diye televizyon izlemeye başladım. Saat 21.00 'da telefonuma bir mesaj geldi. Aynı numaradandı. Egedendi. "Gelde sevgilin ne hâldeymiş gör" yazıyordu. Hemen üzerimi değiştirdim. Ceketimi aldım ve gönderdiği adrese doğru gittim. Çok ıssız bir sokaktı. Varillerin arkasında biri vardı. Korkuyla varillerin arkasına doğru yürüdüm. Gördüklerime inanamıyordum.
-MERİÇÇÇ!!!! diye bağırdım...