~HASTANE~

4.4K 178 3
                                    

Multide Meriç..

+Meriç bıçaklanmış. Uzun zaman konuşamadım. Sonra Güneşin telefonda merveee diye bağırmasıyla kendime geldim. Sorabildiğim tek soruyu sordum.
-Meriç hangi hastanede?
+Aşağı in. Kapının önündeyim.

Dedi. Beni almak için kapıya kadar gelmişti. Camdan baktım. Arabası vardı. Hemen ayakkabılarımı giydim ve koşarak çıktım. Ağlıyordum. Güneş beni böyle görünce dayanamadı ve bana sarıldı. Göz yaşlarımın arasında söyleyebildiğim tek şey "Beni Meriç'e götür Güneş." oldu. Hemen arabaya bindik.
-Güneş nasıl olmuş?
+Meriç eve gitmeden okula geldi. Çantasını okulda unutmuştu. En sonda Doruk'u aramıştı. Çantasını aldı ve okuldan çıktı. Bir daha da görmedim.
-Sen nerden öğrendin?
+Meriç Doruku aradı. Doruk açtı ve telefonu açar açmaz elinden düşürdü. Bir bayan sesi vardı. Sanırım hemşireydi. Ne oldu diye hepimiz çok merak ediyorduk. Aslı Doruğa ne olmuş diye sordu. Yanında bizde vardık. Doruk ceketini aldı ve sessiz bir şekilde Meriç hastanede. Kimse duymasın. Dedi ve çıktı. Aslı ve Doruk hastanedeler.
-Doruğun sizin yanınızda ne işi var?
+Sen bilmiyorsun. Aslı ve Doruk çıkıyorlar. Sizin gibi. Bizden başka kimse bilmiyor. Dedi ve arabayı kullanmaya devam etti. Çok hızlı kullanıyordu. 20 dakika sonra hastanedeydik. Hemen Meriç'in olduğu odaya gittim ve camdan izlemeye başladım. Şiddetli bir şekilde ağlıyordum. Hemde çok. Meriç yoğun bakımdaydı.  Aslı beni fark edince hemen yanıma geldi ve sarıldı. Doruk benim neden burda olduğumu anlamadı. Ve Aslıya Merve niye geldi? Diye sordu. Aslı ise Merve ve Meriç çıkıyorlar. Dedi. Doruk şok olmuştu. O da biliyordu Meriçin kimseyi sevmeyeceğini. Bu bir mucizeydi. Bunları bir köşeye attım. Ve odadan çıkan hemşireye durumunu sordum. Zorda olsa içeri girmek için izin aldım ve bana verilen kıyafetleri giydim. Biliyordum beni duymayacaktı. Olsun. Yanına oturdum ve saçlarını okşamaya başladım. Elini tutuyordum. Bir yandan da Meriç beni bırakamazsın. Seni Seviyorum diye sayıklıyordum. O sırada öksürdü ve Seni bırakmak isteyen kim? Dedi ve gülümsemeye çalıştı. Uyanmıştı. Cama baktığımda Doruk dahil Güneş ve Aslının bize baktığını ve güldüklerini gördüm. Hemşireyi çağırmaları için işaret ettim. Hemşire anında içeri girdi ve Meriç'in uyandığını görünce kontrollerini yaptı. Beni dışarı çıkardı ve ardından kendisi de çıktı. Normal odaya alabileceğimizi söyledi. Hepimizin mutluluktan birbirimize sarılıyorduk. Meriç çok güçlüydü ve bu seferde beni bırakmamıştı. Meriçi hemen normal odaya aldılar ve birkez daha kontrol ettiler. Kontrol ederlerken görmüştüm. Yarası çok derindi. Ve tam karnının üzerindeydi. Doktor dokundukça Meriç bağırıyordu. Belliki dokundukça acıyordu. Canı yanıyordu onu ilk kez böyle görüyordum. Hep beraber yanındaydık. Ağlamaktan gözlerim berbat görünüyordu. Güneş beni aldı ve lavaboya götürdü. Hemen çantasından göz kalemi ve rimelini çıkarıp gözlerime sürdü. Meriçin beni kötü halde görmesini istemiyordum. Yanına gittim ve koltuklardan birine oturdum. Akşam olmuştu. Refekatçı olarak yalnızca bir kişi kalacaktı. Bu kişi bendim. Tüm gece Meriç'i bekleyecektim. Tıpkı onun beni beklediği gibi...

"BAŞIMIN TATLI BELASI"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin