Selamlar efendim. Kalp Kırıkları'nın asıl ilk bölümüne hoş geldiniz.
Umarım beğenirsiniz.
Yazarın Anlatımıyla
Her insan üzülür, ağlar ama kalp kırıklığı çok başkadır. Biz de şimdi kalbi kırık dört kişinin birlikte hayata tutunma savaşının merkezine ineceğiz. Sıkı tutunun Kalp Kırıkları hikayesi başlıyor!!!Hadi0zaman gururla sunar ; )
Ildız evinin salonunda oturuyordu. Daha dört ay önce aldatıldığını öğrenmişti genç kadın. Bu ve daha sonrasında yaşananlar onu yıpratmıştı. Zil çalınca dağınık saçlarıyla kapıya ilerledi ve açtı. Öfkeyle derin bir nefes verdi.
"Ne işin var senin burada!?"
"Ildız'ım farkında mısın bilmiyorum ama biz nişanlıyız, sen bana yeniden güvendiğinde kocan olacağım. Herhalde evine geleceğim."
"Ruh hastası!"
"İltifatın için teşekkürler aşkım."
Ildız, "kocan" kelimesinde kalmıştı. Alaz'ın hiç görmediği bir yüzüyle tanışmıştı bu sayede ve hâlâ onun yanında olmak zorunda kalmıştı. Alaz, Ildız'ı geçip salona ilerledi.
Ildız'ın aldatıldığını öğrendiği andan sonrası
Ildız aldatılmanın acısıyla evine gitmişti gördüklerinden sonra. Akan gözyaşları onun ne acısını dindirmişti ne de öfkesini.
"Aptal Ildız! APTAL!! Üç yıl boyunca kandırmış beni!"
O kendini yatağa atmış bir şekilde ağlarken telefonu çalıyordu ama açmayacaktı işte. Telefonunu kapattı. Ve sessizlikle baş başa kalmak istedi. Ama olmuyordu işte. Susmuyordu iç sesi.
"Sus artık!! SUS!!!"
Daha da fazla ağlıyordu ve artık kafasına vurmaya başlamıştı iç sesini susturmak için. En sonunda gücü tükendi ve kendini uykunun güvenli kollarına bıraktı.
Ildız, öğrendiğinin ona verdiği ağırlıkla uyurken bir anda yatağından fırladı. Kâbus görmemişti, rüya zaten hiç görmemişti. Yataktan çıkmak şöyle dursun kolunu kıpırdatacak hali yoktu. O sırada kapı çaldı. Kimseyi görmek istemiyordu. Fakat gelen kişinin pes etmeyeceğini anladığında resmen sürüne sürüne aynanın karşısına geçti. Aynada gördüğü manzara karşısında gözünü kapatıp tekrar açtı ama karşısındaki kişi değişmedi. Kıpkırmızı bir yüz ve akan rimel... Ildız bile kendini tanımakta zorlanıyordu.
"Bu kadın kim!?... He benmişim."
Hemen gidip yüzünü yıkadı. Göz altları ve yüzünün rengi hâlâ kötü görünüyordu ama en azından daha iyi görünüyordu şimdi. İçinden onu bu hale getiren Alaz'a lanetler okuyarak kapıyı açtı. Karşısında babasının şoförü Kaan vardı.
"Ildız Hanım?"
"Kaan... Bir şey mi oldu bizimkilere? Doğruyu söyle!"
Sesi çok da yükselemiyordu Ildız'ın, ağladığı için.
"Hayır Ildız Hanım. Alaz Bey ve ailesi yalıya geldiler kahvaltı için. Bundan sizin zaten haberiniz vardı. Aileniz size ulaşamayınca beni yolladılar."
"Unutmuşum. "
"Siz hazırlanın isterseniz ben de sizi yalıya götüreyim. "
"On dakikaya hazırım. "
Ildız, yapmacık bir aceleyle odasına döndü. Üstüne bir tişört bir pantolon giydi ve göz altlarındaki morlukları kapattıktan sonra parmağındaki yüzüğe baktı. Gözleri yine dolmaya başlamıştı işte. Âşık olduğu adam, üç ay boyunca başında beklediği adam onun gözünün önünde bir başkasıyla öpüşmüştü. Ve güçlü olması gerektiğini anlamıştı. Alaz'dan bunun intikamını fena bir şekilde alacaktı. Gözünden düşmeye hazırlanan yaşı elinin tersiyle sildi ve yüzüğü çıkartıp cebine attı.
Kaan'ın arabanın kapısını açmasıyla hemen kendini arabaya attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalp Kırıkları (TAMAMLANDI)
Fiksi Remaja"Kalp kırılırsa kaynamaz." Eğer her kalp kırıldığında kaynasaydı kalp kırıklığının ayağı takılıp düşmekten farkı kalır mıydı? Vicdan gerçekten herkes de var mı? Ya da biz vicdansız ve 'insan olmayan' şahısların yaptıklarına ne ara göz yumar olduk? A...