TAN YERİ

9.BÖLÜM ~ KISKANÇLIK

Bu bölümü wattpad sayesinde tanıştığım arkadaşım dizydizy' e ithaf ediyorum. Kendisi için hikayede bir sürprizim var. Hepinize keyifli okumalar. Oy ve yorumlarınız için de teşekkür ederim :)

Multimedya : Suat & İlayda

Sabah erken saatte uyanıp okula gitmek için hazırlandım. Pınar dün birçok kez aramış ve mesaj atmıştı. Ancak hiçbirine cevap vermedim. Hazer'in isteği üzerine onunla olan arkadaşlığıma biraz ara verecektim. Bunu sadece Hazer istiyor diye değil ben de istediğim için yapacaktım. Çünkü saçma sapan davranışlarıyla dikkat çekmeye çalışan birini şu sıralar çevremde istediğim pek söylenemezdi. Evden çıkıp pastaneye doğru yola koyuldum. Her okul günü yaptığım gibi...

İlk zamanlar alışık olduğum iki şey var demiştim. Poğaça kokusu ve Hazer... Ama ne yazık ki bugün Hazer gelmemişti. Poğaçamı alıp pastaneden çıktım.

Üniversiteye geldiğimde elleri belinde, kaşları çatılmış bir Pınar beklemiyordum elbette ama nasıl olsa onunla konuşacaktım diyerek yanına gittim. Sinirli ses tonunu gizlemeye çalışırcasına konuşmaya başladı.

"Neden aramalarıma ve mesajlarıma cevap vermedin Bürge. Geçerli bir sebebin var mı? "

" Neden kabahatinin farkına varıp özür dilemek yerine beni daha fazla sinirlendirmeye çalışıyorsun Pınar. Senin bu konudaki geçerli sebebin ne? "

" Tamam özür dilerim. Hazer'in numarasını almak için seni kullanmamalıydım. Beni affedecek misin ? " dedi ve kendince masum ama bana göre sevimsiz kabul edilebilecek bakışlarla bakmaya başladı.

" Bir süre konuşmasak daha iyi olur bence. Yoksa kırıcı şeyler söyleyip dönüşü olmayan hatalar yapacağım " dedim. Günlerdir başıma gelmeyen kalmadığı gibi bir de Pınar' ı düşünmekle uğraşamazdım. Böylesi daha iyi olacaktı. İkimiz için de.

" Peki nasıl istersen öyle olsun ama beni affedeceksin sonunda tamam mı? "

" Tamam Pınar, şimdi derse girmem lazım" dedim ve yanından uzaklaştım. Şu an bu okuldaki en yakın olduğum kişiyi de hayatımdan bir süreliğine uzaklaştırmıştım. Bunda Hazer'in de etkisi oldu ama bir gün sabrımın taşacağını ve Pınar' la olan arkadaşlığımın bozulacağını biliyordum. En azından kırıcı bir şey söylememiş sadece bir süre konuşmama kararı almıştım. Bu yüzden içim rahattı.

Sakin geçen bir okul gününden sonra eve gidip uyumayı planlamıştım ama eve geldiğimde bu planı ertelemek zorunda kaldım. Kuzenlerim için yemek yapmam ve etraftaki dağınıklığı toplamam gerekiyordu. Hızlıca işlerimi halledip kendimi yatağımın soğuk yüzeyine bıraktım.

Gözlerimi açtığımda hava kararmıştı. İçeriden gelen seslerle kuzenlerimin işten döndüklerini anladım. Yatağımdan kalkıp yarı uykulu yarı uyanık halimle banyoya gittim. Elimi yüzümü soğuk suyla yıkadığımda uykum biraz daha açılmıştı. Banyodan çıkıp ağır adımlarla salona ulaştım. Kuzenlerim her zamanki gibi yine koltuğa yayılmış maç seyrediyorlardı.