7 Ağustos 2019
Berra'dan...
Sabahın erken saatlerinde Sinan Amca'nın bizi uyandırmasıyla gözlerimizi açmıştık. Bugünün anlam ve önemini unutmuş bir halde bir yandan kendim hazırlanıyor bir yandan da şaşkın ördek gibi dikilen Sena'ya kıyafet belirliyordum. Bürge zaten çoktan uyanmış Zümra Teyze'nin yardımlarıyla en cici kıyafetlerini giyip meydana çıkmıştı.
" Başımı döndürdün Berra! Nereye gidiyoruz söyleyecek misin? "
Siyah pantolonumun üzerine giydiğim kalın askılı mavi bluzla hazır olduğuma kanaat getirmem için tek gereken tepeden toplamak istediğim saçımdı.
" Sadece sana verdiğim kıyafetleri giyin ve lütfen soru sorma artık Sena! " dedim sesimi yükselterek. Sabahtan beri bana soru sormaktan onun için hazırladığım kıyafetleri giymeye fırsatı olmamıştı. Hazer'le dün gece kurduğumuz plana uygun olarak ayarladığım bordo gömlek ve krem pantolona bakarken gülümsedim. Bugün Sena için hayatının en önemli günü olacaktı.
" Nereye gideceğimizi bile bilmeden bana bunları giydirdin ya helal olsun! Söylesen sanki öleceksin! "
Arkadaşımın homurdanarak odasındaki banyodan çıktığını görünce gülümsedim.
" Trip kraliçesi oraya gidince bana çok teşekkür edeceksin. Şimdi sadece bana takıl " dedim ve onun saçlarını da aynı benimkiler gibi tepeden topladım.
" Hadi kızlar geç kalıyoruz! "
Aşağıdan gelen Zümra Teyze'nin sesiyle birlikte onları daha fazla bekletmemek için hemen aşağı inmiştik. Yaptığımız plandan Sena'nın ailesinin haberi olmadığı için hazırladığım valizi bahçedeki çardağın arkasına yerleştirmiştim. Nasılsa biz evden çıkar çıkmaz Hazer gelip valizi alacaktı.
Arabaya bindiğimizde Bürge ve Sena hala nereye gittiğimiz üzerine tahminler yapıyorlardı. Biz de Sinan Amca ve Zümra Teyze ile onların konuşmalarını dinleyip gülüyorduk.
" Bence lunaparka götürüyorlar bizi Sena. Çünkü iyi insanlar çocukları lunaparka götürür, değil mi Sinan Amca? "
Bürge'nin Sinan Amca'ya attığı taş tam isabet etmişti. Sinan Amaca kahkahasını gizlemeden gülerek dikiz aynasından Bürge'ye baktı.
" Anlaşılan Bürge Hanım lunaparka gitmek istiyor? " dedi muzip bir sesle.
" Yok yani istediğimden değil de tahmin yaptım ondan "
Biz onun tatlı tatlı lafı çevirmesine gülerken Sinan Amca da " Senin yaptığın tahmini gerçekleştirmek de o zaman bizim boynumuzun borcu ama önce halletmemiz gereken bir iş var " dedi ve arabayı uygun bir yere park etti. Önünde durduğumuz okulu bir defa görme fırsatımız olmuştu. Şehirden baya uzakta kalan bir kasabaya geldiğimizi anlayan Bürge ve Sena şaşkınlıkla etrafa bakıyordu. " Hadi inin bakalım. İnsanları daha fazla bekletmeyelim "
Biz de Sinan Amca'nın arkasından indiğimizde korumalar bagajdaki hediyeleri çıkarmakla uğraşıyordu. Sena'nın koluna girerek onu hızlıca ilerletip okulun bahçesine soktum.
" Berra ne işimiz var burada? "
Okulun giriş kapısında bekleyen abilerine bakarken başını kaldırıp okulun tabelasını okumaya zahmet etmeyen Sena'ya bakıp güldüm. Herkes buradaydı, ikizler, Serdar Abi, annelerimiz, babalarımız, Şermin Teyze, Hazer'in anne ve babası, Eren, Melih... Bir tek Hazer eksikti o da birazdan aramıza katılır diye düşünüyordum.
Okulun girişine doğru ilerlerken etrafta koşturarak oyunlar oynayan çocuklara bakıp gülümsedim. O sırada okul müdürü olduğunu tahmin ettiğim bir adam eline mikrofonu alıp birkaç defa vurdu. Biz okulun giriş kapısının yanındaki merdivenlerde dikilirken sırtımız okul binasına yüzümüz de müdürün uyarısıyla sıralarına geçen çocuklara dönüktü. Çocukların üzerinde henüz formaları yoktu çünkü daha okulların açılmasına vardı ancak belli ki bugünün heyecanını birlikte yaşamak için bizi okullarında karşılamak istemişlerdi. Onların neşeli hallerini izlemeye ara verip en az onlar kadar heyecanlı müdürün konuşmasını dinlemeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAN YERİ
Fiksi RemajaTan yeri kızıllığının seyircisi , Duyduğu gecenin ayak sesi , Umut kokan günlerin habercisi, Unutulmaz bir aşkın hikayesi. Sıradan hayatının ardında beş bilim insanından geriye kalmış büyük sırlar, kilitli kasalar ve unutulmaz bir aşk bekliyordu gen...