Re:Valorant Highschool

12

Sova: Cypher

Sova: Bi bak ya

Cypher: Ne

Sova: Sen hep bana efendim aşkım derdin ya.

Cypher: Rahatsız oluyorsun demek ki, söylemiyorum ben de öyle şeyler.

Sova: Cidden hoşlanıyor musun benden?

Cypher: Niye sordun?

Sova: Soruyorum işte

Cypher: Yok kardeşim.

Sova: Kardeşim mi? Sen bana en son 5 6 yıl önce kardeşim dedin.

Cypher: Sova salsana ya, Jess ile mutluluklar sana.

Sova: Kafeye gidelim mi dedi ben de hayır dedim.

Cypher: Niye? Güzel kızdı.

Sova: Sevmiyorum çünkü.

Cypher: Neyse koçum sana kız mı yok? Bulursun daha güzellerini.

Sova: Tamam öyle olsun.

Cypher

Telefonu yatağa fırlatıp odada volta atmaya başlamıştım, ne diye böyle demiştim ki şimdi? Gerçi bizden olmazdı ya.

Yoru'nun aradığını görünce telefonu geri elime alıp açmıştım.

"Selam."

"Hey, napıyorsun?"

"Hiç, aynı."

"Sova senle konuşacağını söylemişti de merak ettim konuştunuz mu?"

"Konuştuk da, sen baya dedikoducu çıktın ha."

"Sıkılıyorum oğlum kolum kırık."

"Sen de haklısın."

"Ne sandın ya-"

Susup bi 10 saniye kadar konuşmadığında gülmeye başlamıştım. Bu çocuk bir şekilde güldürüyordu beni ya.

"Neyse, geçen videonuzu gördüm?"

"Ha Phoenix'le mi? Oğlum ifşamız çıkmış gibi konuşmasanıza ya, herkesin içinde yaptı zaten. Ben de şaşırdım."

"Hee yüzünden okunuyordu, hayatı sorguluyordun."

"Biraz evet, Chamber'a uyuzluğuna yaptı ama."

"Kolunu kırdı ya onun vicdan azabı da var tabii."

"Kolum iyileşince çok boşlukta kalacağım ya. Kıçımda dolanıyor sürekli, alıştım."

Kahkaha atmaya başladığımda sessiz kalmıştı. Neler yaptırıyordu Phoenix'e ya.

"Neyse ne konuştunuz?"

"Harbi hoşlanıyor musun dedi ben de yok kardeşim yolun açık olsun dedim."

"LAN MAL"

Telefonu şaşkınlıkla kulağımdan uzaklaştırmıştım. Böyle bir tepki beklemiyordum açıkcası.

"Arkadaşlığımız bozulsun istemiyorum Yoru."