Re:Valorant Highschool

95

Phoenix

"AMINA KOYAYIM GEKKO YA!"

"Bi insan hız trenine niye biner kusacaksa..."

"Kanka pardon sabah çok kruvasan yedim..."

Harbor ağlamaklı bir şekilde üzerindeki kusmuğu temizlemeye çalışırken kıs kıs gülüyordum.

"Fransız yiyeceğinden ne beklersin ki, miden kabul etmemiş işte."

"Sus aşkım başlama yine."

Yoru'nun uyarısıyla dudak büzmüştüm. Astra bir yandan öğürüyor bir yandan da Harbor'un üstünü temizlemeye çalışıyordu.

"Astra sen de kusacaksın şimdi uzaklaş istersen."

"Durun kendi kusmuğuma dokunabilirim galiba."

"UzAk DuR BeNdEn!"

Yoru gülüp kafasını omzuma vurmuştu. Saçlarıyla oynayıp fısıldamıştım.

"Sen kussan iğrenmem ben mesela."

"Gereksiz bir flört oldu sanki."

"Bil yine de."

"Ben kusmam zaten."

"Öyle mi?"

"E yani, süt çocuğu muyum ben?"

"360'a binelim?"

"Sen kusarsan ben iğrenirim ama."

"Çok ayıp."

Sova Harbor'u ulu orta yerde soyunca herkes şaşkınlıkla bakmıştı.

"Ah memelerim!"

"Güzelmiş lan memelerin."

"Yoru ne diyosun kanka?"

"İltifat amına koyayım daha önce hiç duymadıysanız."

"Hayır hiç benden de utanmıyor..."

"Phoenix."

"Benimkiler daha güzel."

"Elletmiyorsun ki."

"Yüzüme-"

Elini ağzıma koyduğunda sırıtıp öpmüştüm avcunun içini. Oturacaksın bir gün.

"Lan hadi şuradaki standda Mickey Mouse'lu tişörtler vardı alalım şu adama."

Sova dürüp büküp kusmuklu tişörtü Astra'ya vermiş ve Harbor'u çekiştirmişti. Kriz yönetimi çok iyiydi bu adamın ya.

"YÜRÜYÜN LAN!"

Ama biraz fazla agresifti sanki...

***

"Of gitmeyelim bir daha Disneyland'e falan müze gezelim amk."

"Napıcan lan müzede?"

"Kanka Hindistan'da yeterince taş yok mu?"