89

104 12 49
                                    

Cypher

"La nereye bu saatte?"

"İşim var."

Omen arkamdan ne işim olduğunu sorsa da onu cevapsız bırakıp kapıyı çekmiştim. Muhtemelen günün son seyahatine çıkmış minibüsü de yakalayıp hiç düşünmeden binmiştim. Mesajlarıma bakmamıştı Sova ve böyle bir imadan sonra kesinlikle rahat bir şekilde yatağıma giremezdim. Gerçi koltukta yatıyordum ama...

Ezber olduğum sokakları adım adım yiyip bitirirken geldiğim kapının önünde bir anlığına tereddüt etmiştim, kapıyı mı çalsaydım? Ailesi bilmese de olurdu. Telefonumu alıp aramıştım, bir kaç çalış sonrası meşgule atmıştı.

"Of Sova..."

Bahçeye girip penceresinin önüne gitmiş ve camına bir iki kere vurmuştum. İçeriden bir sesin geldiğini hayal meyal duysam da bir şey olmamıştı ve tekrar cama vurmuştum hafifçe. Perde aniden açılınca elindeki sopaya bakmıştım kaşımı kaldırıp.

"Ciddi misin?"

Kaşlarını çatıp pencereyi açtığında yüzüne bakmıştım öylece.

"Sen napıyorsun burda ya?"

"Niye bakmıyorsun mesajlarıma? Ayrıca silahlı biri olsa sopayla mı karşılık vereceksin nasıl bir mantık bu?"

"Elime bu geldi."

İstemsizce gülmeye başladığımda onun da çatılı kaşları yumuşamış ve o da gülmeye başlamıştı. Gülüşünü yerim ben bu adamın ya... Pencereyi tamamen açıp elini uzattığında yanına tırmanmıştım. Her evden kaçtığımda penceresine gelirdim, o da beni camdan içeri alırdı ve benimle ilgilenirdi. Sonra tabii ailesi aileme haber verirdi bir şekilde her şey tatlıya bağlanırdı. Bir süreliğine... Sanırım ailesinin en alışkın olduğu şeydi sabah beni evlerinde görmek. Tabii şimdi farklıydı, evden kaçmamıştım sonuçta. Bir de artık çekip öpebilme özgürlüğüne sahiptim karşımdaki sarışınımı.

"Öpebilirsin dedim mi?"

"Karşılık verdin."

"Konumuz o değil."

"Trip atmayı pek beceremiyorsun sanki."

"Atmaya kıyamıyorum belki de."

"Sova..."

Odadaki loş ışığın altında bile mavi gözleri beni yeterince çıldırtıyordu. Ben bu adama nasıl açıklayacağım ki kendimi?

"Evet? Konuşmayacak mısın?"

"Konuşacağım ona geldim de..."

"Dinliyorum."

Bir süre kafamda cümlelerimi tartmıştım, yanlış anlaşılmak istemiyordum. Bir de Phoenix ve Yoru'nun olayı üzerine aynı siktiri boktan durumu yaşamak en son istediğim şeydi. Gerçi ikimiz de Phoenix kadar değiliz, o kadar sıkıntı çıkmazdı asla. Sürpriz yumurta adam.

"Ya seni cebimde gördüğüm falan yok ama sana bunu nasıl kanıtlayabilirim bir fikrim de yok, niye öyle hissettiğini anlayabiliyorum, bu aralar çok aktif değildim..."

Re:Valorant HighschoolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin