4.Sezon/32.Bölüm/147.Bölüm
#Finaleson18Bölüm
🍃
'Sana zarar vermesine rağmen adına aşk diyerek kendimizi kandırdığımız şey çaresi olmayan bir hastalıktı belki de'
-SOBE-
🍃🍃
-DORUK-
Kafamın içinde milyonlarca ses vardı. Kafamın içinde Asiye'ye dair milyonlarca anı vardı. Sanki kulağımı bir hoparlöre bağlamışlardı ve son ses müzik açmışlardı. Beynim patlıyordu. Canım yanıyordu. Daha kaç kere hayat canımı yakacaktı? Daha kaç kere beni yere alıp vuracaktı? Annemi hapse, babamı kalbimden uzağa atmışlardı. Kız kardeşimi mezara koymuşlardı. Dostlarımı ya yanına gömmüşler ya benden kilometrelerce uzağa göndermişlerdi. Şimdi ise.. eşimi, aşık olduğum kadını almak istiyordu benden.
Kalbim.. o kadar kırılmıştı ki. Kalp kırıklarım cam parçaları olmuş ve vücudumun her bir noktasına batıyordu. Bana yalan söylemişti. Beni kandırmıştı. Beni manipüle etmişti. Bana veda etmemeyi seçmişti. Çocuklarımızı bana seçmişti. Bunun ağırlığı altında tek başıma ezilmeme izin vermişti. Ne yapmam gerekiyordu? Doğru olan neydi? Yanına mı gitmeliydim? Gözünü açıp açmayacağını bilmezken bana dönmesini mi beklemeliydim? Gözünü açarsa öfkemi ortaya mı çıkarmalıydım? Yoksa içime atıp susmalı mıydım?
Elimdeki poşete bakıyordum. Almıştım. Daha sonra arkamı dönerek kendimi çıkmaz bir sokağa attım. Milyonlarca insanın içinde yalnızdım. Yalnız başımaydım. Ömer'e bir söz vermiştim; o bombasının patlamasına izin vermeyeceğimi söylemiştim. Ama asla aynı bombayı tekrardan paylaşacağımızı düşünmemiştim. Ablam biliyordu. Ablam.. biliyordu.
''İyi gelecek..'' dedim kendimi ikna etmek istercesine '' Kaybedecek neyim kaldı ki?'' ardından poşeti yırttım. Ama sonra.. her şey yerle bir oldu. Biri beni yakamdan tutup duvara yapıştırdı. Şakağıma dayanmış silaha bakarken ben ise gülüyordum. '' Tolga'cık..''
''Geri zekalı mısın sen?!'' dedi öfkeyle. '' Sevdiğin kadın hastane de yaşam mücadelesi veriyor ve sen bunu mu yapmayı seçtin?''
''Sık..'' dedim kollarımı iki yana açarken '' Hadi sık..''
''Gerçekten istediğin buysa yaparım..'' dedi kabzayı indirirken ikimiz de soğuk bakışlarla içimizi deliyorduk adeta. '' Sıla eminim bunu anlar.. ya da anlamaz bu sonraki mesela ama zaten umurunda olmamalı değil mi? Sen ölüp gittikten sonra bir savaş çıkmış veya çıkmamış umrunda olmaz değil mi?''
''Bu sefer yemezler..'' dedim elimi silahın üzerine koyarken. Silahı iyice şakağıma bastırıyordum. '' bu sefer dostlarımı korumayı seçemem.. Sık!''
''Asiye daha ölmedi Doruk!'' dedi bağırarak. '' O yaşam mücadelesi veriyor! Gözlerini açtığın da ölüm haberini mi vermek istiyorsun? O zaman savaşacağı varsa da savaşmayacak! Ölecek diye bunu yapmayı göze alırken onu zaten öldüreceksin!''
''İkisi aynı şey değil..'' dedim kollarımı indirirken '' Onlar beni öldür-''
''Onun nasıl bedene nüfus ettiğini en iyi Arda ve ben bilirim. Onu kullandığın anda kafan bir dünya olacak, içinde ki tüm acılar yok olacak. Ve belki de.. Asiye'ye veda etme şansını kaçıracaksın!'''
''O bunu zaten benden aldı!'' dedim öfkeyle Tolga'yı iterken '' Gözümün içine baka baka yalanlar söylerken, hastalığını benden saklarken zaten ona veda etme şansımı aldı! Sana söylemiş ya, sana! Sen biliyorsun ben bilmiyorum! İçimde ki öfkeyi bilebilir misin? Kızgınlığı? Acıyı! Oraya geri dönemem oraya bu halde geri dönemem! Gözlerini açarsa.. onu yaralamaktan korkuyorum! Açmazsa.. ona veda etmekten korkuyorum!''
![](https://img.wattpad.com/cover/294609593-288-k958309.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sonradan Gelen Bela: 2.KITAP 🐍✨️🦋🥀
Novela JuvenilSonradan Gele Bela: Altın Onlu serisinin ikinci kitabıdır. İlk kitap +200 bölüm sınırına ulaştığında bölüm eklenemeyeceği için hikaye buradan devam edecektir. Son sezonda Altın Onlu olmadıkları için bu kitabın başlığında o kısım yer almamaktadır. İl...