Kapıya çıktık, Filiz telefonla hastaneye taksi çağırdı.
~~~~~~•~~~~~~•
Doğan hastaneye gelmiş arabadan inerken, Nurseli ve arkadaşlarını görmüştü.Taksi bekliyor gibiydiler.
"Aman şunlar gitsin öyle ineyim!" diye düşünüp arabada onları izledi.
~~~~~~•~~~~~~•~~~~~~•Ben, Filiz'e bir şeyler yapıyordum. Hilde ise benim yaptığım hareketin doğrusunu yapıyordu, ayaküstü bana işaret dili öğretiyordu.
"Hildeee?" dedim
"Efendiiimm!"
"Dün akşam Fatma ablayı içeri götürürken Filiz'e ne dedin pekiii?"
Hilde'ye sorduğum soruyu Filiz cevaplamıştı.
"Burada bekle! Dışarı çıkma. dedi!.."
Hilde, devam etti. "Fatma abla demişken, doğurmamış merak etme, yalancı sancıları tutmuş." deyince bir merakım daha gitmiş ve çok sevinmiştim.
"Aaa yanına mı gittin?"
"Eveett, Dedim, bu kız kesin merak eder, bi bakıp geleyim. Ben gittiğimde kocası çıkış işlemlerini yapıyordu."
"Çok teşekkür ederim, gerçekten aklımdaydı. Bayılmasaydım girişe sormaya gidecektimm."
Hilde, Filiz'e bakıp, "Ben malımı biliyorum yaa." diyerek beni işaret etti.
On dakika sonra taksi geldi. Filiz işaret ederek yanımızda durdurdu. Ben hâlâ toparlanamamıştım ama belli etmemeye çalışıyordum. Arkadaşlarımdan destek alarak ayağa kalktım. Basamaklara kadar arkadaşlarımı tutarak yürüdüm.
İlk basamağı inerken beynimde bir şimşek çakar gibi oldum ve ani bir çığlıkla bağırdım.
Hilde ve Filiz durdu. Hilde, panikle
"Nurseli, ne olduuu?" diye sorduKendimi toparlayıp ne olduğunu düşünmeye çalıştım, bir yerlerim çok şiddetli bir şekilde ağrıyordu ama ben kestiremiyordum.
"Bilmiyoruum! Canım yanıyor!" dedigimde Hilde, sinirli bir ifadeyle, "Bana baaakk! Gitmemek için yapıyorsan kızarım." dedi.
Gerçekten bilerek yapmıyordum, kızların kolunu daha sıkı tuttum. Sol ayağımı atıp, bir basamak daha indik.
Aynı acı bu sefer gelmemişti, "Kramptı galibaa!" dedim. Geçmişti galiba.
Sıra sağ ayağıma gelmişti, bir basamak daha inince, bir çığlık daha attım.
Filiz'in tuttuğu eli bıraktım ağzımı kapatıp, ağlamaya başladım.
Kızlar panik olmuştu. Filiz, benim elimden tutup, "Nurseli, bana bak! Neren acıyor! Nurseli neren?" diye soruyordu.
Ağlıyordum ama soruya cevap veremiyordum. Kendimi sıkarak inmeye çalıştım, son basamağa iki kala yine adım attım ve kendimi yerde buldum.
Dizlerimin üzerine oturdum. Sağ ayağımda tarifi imkansız bir acı vardı.Hilde ve Filiz ne yapacaklarını şaşırmıştı. Elleri, bana uzanmış bekliyorlardı. Dokundukları yeri acıtırız korkusuyla elleri havada panik olmuş bir hâlde bana bakıyorlardı.
~~~~~~•~~~~~~Doğan, olanları izlerken Nurseli'nin yere düştüğünü gördü. Hemen arabadan indi Nurseli'ye yaklaştı. Nurseli bağırıyordu. Herkes başına toplanmaya başladı.~~~~~~•~~~~~~
"Ayağıımm! Ayağııımm!" Ayağımı hareket ettiremiyordum.
Doğan, yanımıza gelmişti, ısırdığım elimi ağzımdan çekerek, "Hangisi Nurseli?" diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maziden Gelen Sır (Dreame Ve Çizgi Stüdyo da Devam Ediyor)
General Fiction♥️'ler bir atınca harfler önemini yitirir!.. Yolların değil, yılların ayırdığı bir aşk hikayesi !.. Hayatta hiç bir karşılaşma tesadüf değildir. Karşılaşıp hayatına aldığın her insan, Ya imtihanındır. Ya bir cezadır. Yada Allah'ın bir lütfudur. "ben...