Sabah erkenden kalktım. Her zaman Cenk erken kalkar beni uyandırırdı ama bu sefer tam tersi oldu. Cenk'i uyandırmadan yataktan kalkıp banyoya girdim. İşlerimi hallettikten sonra mutfağa girip kahvaltı hazırlamaya başladım.
Kahvaltı hazırlamaya o kadar dalmıştım ki Ayça'nın geldiğini bile fark etmemiştim.
"Günaydın."
"Günaydın Ayça."
"Sen zahmet etmeseydin ben hazırlardım."
"Ne zahmeti olacak Ayça saçmalama."
Bir şey demeden sandalyeye oturdu. Ayça bu aralar çok garipti. Nedenini merak etmiştim açıkçası. Bende yanına oturdum.
"Ayça sorun ne? Bu aralar bir garipsin."
"Morelim çok bozuk her şey üst üste geliyor."
"Eğer anlatmak istersen dinlerim."
"Yağız, onu göreve çağırmışlar şehir dışına çıkması gerekiyor ve ben onun için çok endişeleniyorum."
Cümlesini tamamlamasıyla gözünden yaş akmıştı. Kaybetme korkusu nasıl bir his olduğunu çok iyi biliyordum çünkü ben bu hissi daha küçük yaşta tatmıştım.
"Seni en iyi ben anlıyorum Ayça. Kaybetme korkusu nasıl bir his çok iyi biliyorum. Ben daha çok küçük yaşta tatmıştım bu hissi."
"Bilmiyorum abim biraz bahsetmişti. Ortak yönlerimiz olduğunu söylemişti. Ben sana ilk önce karşı çıkmıştım seni abim ile birlikte olmanı istememiştim çünkü abimi kimse ile paylaşmak istemiyordum ama sonralarında iyiki diyorum, iyiki abim seninle birlikte."
Cümlesini tamamlaması ile sıkı sıkı sarıldım. Ben küçük yaşta ailemi kaybetmiştim ama şimdi çok daha fazlasını kazanmıştım.
"Ayy tamam bu kadar duygusallık yeter. Hem bak ben sana ne göstereceğim."
Parmağımdaki yüzüğü Ayça'ya gösterdim. Ayça şaşkınlıkla gözlerini mümkünmüşcesine daha da irileştirdi.
"Yaaa çok sevindiim hayırlısı olsun bebeğim."
"Teşekkür ederim görümceciğim."
"Oo şimdiden başladık diyorsun."
"Hıhımm."
Birlikte kahkaha atmaya başlamıştık ki yanımıza Cenk geldi.
"Hayırdır sabah sabah bu ne neşe noluyor bakalım."
"Abi hayırlı olsun en kısa zamanda görümce olacağım onun sevincini yaşıyorum."
Cümlesini tamamlamasıyla bir kez daha kahkaha attı. Ayça'nın bu tarz ruh değişimlerine şaşırmıyor değilim.
"Ay neyse ben odama geçiyorum bugün iş görüşmem var onun için hazırlanayım bari."
Ayça mutfaktan çıkmıştı Cenk ile baş başa kalmıştık. Bende mutfaktaki işlerime dönmüştüm.
Cenk kapıya yaşlanmış öylece beni izliyordu.
"Of Cenk şöyle bakmasına."
"Nasıl bakmayayım güzelim."
"Şöyle işte. İşime odaklanamıyorum."
"Odamıza gidelim istiyorsan orada rahat odaklanırsın."
"Cenk bir kere de pisleşme ya."
"Tamam tamam kızma hemen bir şey demedim."
"Orda duracağına yardım et bari."
Yanıma gelip arkadan belime sarıldı. Kafasını boynuma gömdü.
"Bu kokuya hasret kalacağım diye çok korktum."
"Artık bunları konuşmasak mı Cenk geçti bitti."
"Tamam güzelim sen nasıl istersen."
"Hem konuyu değiştirme de şu salatalıkları doğra."
Eline bıçağı alıp salatalıkları doğramaya başladı. O kadar güzel gözüküyordu ki şuan onu izlemeden kendimi alıkoyamıyordum.
"Güzelim beni böyle izlemeyi bırak da sende bir şeyler yap. Ben yapıyorum sen beni izliyorsan nasıl olacak o iş."
"Gözüm dalmış."
"Hıhı kesinlikle öyledir."
"Bu arada elin yatkınmış baya."
"Bazı şeylere daha yatkınım."
Ay bu adam iki dakika pisleşmeden durmuyordu.
"Ay iki dakika Cenk sadece iki dakika normal iki medeni insan gibi konuş."
"Ne o karım olmayacak mısın?"
"Ne alakası var şimdi."
"Tamam hadi bir şey demedim ben."
Çayı da demleyip masayı kurmuştuk. Mutfaktan kahvaltılıkları da getirilmeye gittiğimde Cen'te arkamdan gelmişti.
"Cenk kalkmasaydın kahvaltılıkları getirip geliyor-"
Cümlemi daha tamamlayamadan beni duvar ile kendi arasına aldı ve öpmeye başladı.
Nefes nefese ayrıldığımızda;
"İlk seninle tanıştığımız şekli hatırlıyor musun güzelim?"
"Hiç unutur muyum?"
"O zamanlar beni nasıl delirttiğini hatırlıyor musun?"
"Hıhım. Şey artık içeri mi geçsek Ayça bizi bekliyor."
Sadece gülme ile cevap vermişti. Kahvaltılıkları da alıp içeri geçtik.
Sohbet eşliğinde kahvaltımızı yaptıktan sonra bulaşıkları makineye dizdip içeriye geçtim.
Cenk bilgisayar da bir şeyler yapıyordu, Ayça da iş görüşmesine gitmişti bende telefonum ile ilgilenmeye başladım.
Biraz zaman geçtikten sonra Cenk yanıma geldi.
"Sıkıldın mı sevgilim."
"Biraz."
"Ne yapalım istersin?"
"Aslında biraz alışverişe çıksak iyi olur."
"Tamam güzelim çıkalım."
"İşlerin var mı senin?"
"Vardı biraz ama hallettim. Hadi hazırlan çıkalım."
Odaya çıkıp üzerime rahat bir şeyler giyinip aşağıya indim. Cenk'te hazırlanmış beni bekliyordu.
Arabaya bildindik ve alışveriş merkezine doğru ilerledik. Yol kalabalık olmadığı için çok uzun sürmemişti.
Arabadan indiğimizde her mağazayı dolaşıp gerekenleri almıştık.
Yarına çok güzel planlarım vardı.
Evettt canlarım Yağmurun yarın ki planı ne olabilir yorumlarda buluşalım💙 oylamalarınızı bekliyorum💙
Instagram ve Wattpad hesabımı takip etmeyi unutmayın!Instagram Hesabım: @sude_den_oykuler
Keyifli Okumalar💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlklerimin Sahibi
RomanceYağmur Atılgan aşka inanmayan sadece iş ve gelecek odaklı olan bir kız taa ki karşına Cenk Korkmaz çıkana kadar. Yağmur Atılgan'ın karşısına Cenk Korkmaz çıktığı an kartlar yeniden dağıtılıyor. Cenk ve Yağmur'un hikâyesine hazır mısınız?