Cenk Korkmaz'dan;
Bugünü çok güzel geçirmiştik. Birlikte sinamaya gittik, bowlinge gittik daha bir sürü yere gittik. Akşam saat 8'e geliyordu. Kaç saattir dışarıdaydık son olarak da Yağmur'u lunaparka götürecektim. Bir lunapark ayarlanmıştım.
"Off ben çok yoruldum ama Cenk. Hadi eve gidelim."
"Çok seveceğin bir yere götüreceğim seni biraz sabret güzelim."
"Ya zaten bugün otele de gidemedik. İşler hep kaldı."
"Oo Yağmur Hanım siz benden de iş kolik çıktınız."
"Cenk Bey sonra o işleri yetiştirmem gerektiğini biliyorsunuz dimi?"
Bir şey demeden elini elimin arasına aldım. Teni yumuşacıktı.
Lunaparka geldiğimizde Yağmur kocaman gözlerle etrafa bakıyordu.
"B-burası çok güzel Cenk!"
Yağmur'u mutlu görmek beni daha da mutlu ediyordu.
"Hadi o zaman ilk nereye binmek istersin söyle bakalım?"
"Dönme dolaba binelim mii?"
Sesi o kadar güzeldi ki...
İlk olarak dönme dolaba bindik bir süre orada kaldık.
"Neden bunca saat boş boş dolaştık ilk buraya gelmedik."
"Çünkü akşam olmasını bekledim."
"Neden peki?"
"Yıldızları seninle birlikte seyretmek için."
Yağmur'u kollarıma çektim. Yağmur kafasını göğsüme yasladı şuan ikimiz de o kadar huzurluyduk ki bu anın bozulmasını istemiyorduk.
"Cenk?"
"Söyle güzelim."
"Senin bir ailen var mı?"
Bu soruyu duymam ile vücudum kas katı kesilmişti.
"Yok!"
Cevabım biraz sert olmuştu. Ama bu konuyu her kim açarsa açsın kendimi tutamıyor sert çıkışıyordum. Pek iç açıcı anılarımız yoktu.
"Cenk, eğer bana anlatmak istersen..."
"Yağmur, güzelim bu anın bozulmasını istemiyorum sadece seninle birlikte bu anı yaşamak istiyorum lütfen açmayalım bu konuyu."
Daha da bu konuyu açmamıştı, Yağmur'un bu huyunu seviyordum her zaman benim hazır olmamı bekliyordu.
Dönme dolaptan sonra lunaparktaki bütün aletlere binmiştik. Deliler gibi eğlenmiştik. Saat baya geç olduğunda Yağmur ile birlikte benim evime gittik.
"Güzelim açsan bir şeyler hazırlayayım."
"Aç değilim sadece çok uykum var hemen yatmak istiyorum."
"Tamam güzelim sen geç odaya ben geliyorum."
Tam odaya doğru yönelecekken kapı çaldı. Kapıya doğru yöneldim karşımda kız kardeşim Ayça yıkık bir şekilde duruyordu. Ayça'yı o hâlde gördüğümde kan beynime sıçradı. Ağlayarak bana sarıldı.
"A-abi ben, ben çok kötüyüm."
"Tamam yavrum sakin ol biraz sakinleş öyle konuşalım."
"Abi ben bunu hak etmedim. Ben bunu yaşamayı hak etmedim."
"Tamam bebeğim, tamam sakin ol sen otur burda ben geliyorum şimdi."
"Gitme, gitme abi. Sende gidersen ben ölürüm."
"Ben hiçbir yere gitmiyorum Ayça. Ben hep senin yanında olacağım."
Ne olmuş olabilir ki bu kadar yıkılmıştı. Yağmur sesimizi duymuş olmalı ki endişeli gözlerle yanımıza geldi.
"Cenk noldu?"
"Bir şey yok güzelim sen git dinlen."
Yağmur Atılgan'dan;
Sesleri duyduğum an aşağı indim. Ne kadar gidip dinlenmemi söylese de gitmeyeceğimi çok iyi biliyordu. Temkinli adımlarla Ayça'nın yanına oturdum.
"Merhaba, Ayça benimle tanışmak ister misin?"
Süper bir yaklaşım oldu gerçekten aferim sana Yağmur.
"İsterim."
"Adım Yağmur. Abinin yanında çalışıyorum."
Cümlemin bitmesi ile Cenk araya girdi.
"Benim kız arkadaşım Ayça. Sana durumdan bahsedecektim ama her şey çok ani gelişti."
"Memnun oldum Yağmur. Bu arada ismin ile hitap ettim ama senin için bir sakıncası yoksa."
"Yok bana istediğin gibi hitap edebilirsin."
Biz biraz Ayça ile sohbet ettik. Ayça yurt dışında okumuş. İngilizce Öğretmenliği yeni mezun olmuş. Biz konuşmaya başladığımızda Cenk bizi yalnız bırakmıştı.
"Noldu? Seni bu kadar üzen şey ne?"
"İhanete uğradım. Hem de sevdiğim adam tarafından."
Hiç böyle bir olayla karşılaşmamıştım ama ne kadar acı bir durum olduğunu tahmin edebiliyordum.
Evet canlarım bir bölüm daha bitti bu kitabım sanki pek okunmuyor gibi😔 oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum. Instagram ve wattpad hesabımı takip etmeyi unutmayın!
Instagram Hesabım: @sude_den_oykuler
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlklerimin Sahibi
RomanceYağmur Atılgan aşka inanmayan sadece iş ve gelecek odaklı olan bir kız taa ki karşına Cenk Korkmaz çıkana kadar. Yağmur Atılgan'ın karşısına Cenk Korkmaz çıktığı an kartlar yeniden dağıtılıyor. Cenk ve Yağmur'un hikâyesine hazır mısınız?