Görevliler gittikten sonra biz de Cenk ile odamıza geçmiştik. Bugün fazlasıyla yorucu ve bir o kadar da stresli geçmişti.
Cenk ile yatağa uzandığımızda Miray'da bizim geldiğimizi anlamışcasına kıpırdanmaya başladı.
Maviş gözlerini açtığında Cenk ile bana gülücük saçmaya başladı. İkimiz de dayanamayıp yanağına birer öpücük bırakmıştık.
Saat epey geç olduğu için yatmıştık. Yarın yapılması gereken çok iş vardı.
☆☆☆☆
Sabah erkenden kalkıp kahvaltı hazırladım. Masayı hazırladıktan sonra Cenk'i uyandırmak için odaya gittiğimde çoktan uyanıp Miray ile sohbet ettiğini gördüm.
Ne kadar süre onları izledim bilmiyorum ama Cenk'in sesi ile gerçek dünyaya dönmüştüm.
"Güzelim sana diyorum duymuyor musun?"
"Hı dalmışım sevgilim."
"Neyin var? İyi misin sen?"
"İyiyim, hemde çok iyiyim."
Yanlarına gidip yatağa uzandım. Cenk bir eliyle Miray'ı tutuyor bir eliyle de saçımı okşuyordu.
"Kahvaltı hazır demek için gelmiştim."
"Tamam güzelim ineriz şimdi."
"Bugün işe gidecek misin?"
"Hayır gitmem. Kızımızın odasını tamamlayalım artık. Meleğimin de bir odası olsun dimi kızım?"
Miray yine ağzından garip garip sesler çıkarıp Cenk'i onaylanmıştı.
Bu manzara karşısında tebessüm etmeden durmadım.
"Hadi o zaman kalk artık kahvaltımızı edelim sen de işe koyul."
"Tamam güzelim. Sen Miray ile in aşağı bende üzerimi giyinip geliyorum."
Miray ile aşağı indik. Ben çayları doldurana kadar Cenk de gelmişti.
Kahvaltımızı yaptıktan sonra Miray'ı oyuncaklarla oynaması için salona bıraktık.
Ben sofrayı toplarken Cenk'de gelen beşiği kurmaya başlamıştı.
Bulaşıkları makineye dizip Miray'ın yanına gittim. Sessiz sessiz oyununu oynuyordu.
Miray'ın o güzel yüzünü izlemekten kendimi alı koyamıyordum.
Miray benim varlığımı yeni fark ediyor olmalı ki elinde oyuncak bebek ile yanıma gelmişti. Başını göğsüme koyup öylece beklemişti.
Bu davranışı ile şaşırsam da şaşkınlığı üzerimden atıp;
"Noldu benim güzel kızıma?"
Yüzünü kaldırıp dudaklarını yanağıma bastırdı. Bu davranışı ile bir kez daha şaşırmıştım.
Cenk salona geldiğinde bizi böyle görmesi ile tebessüm etmişti.
Miray Cenk'i görmesi ile;
"B-ba-ba"
Diye hecelemeye başlamıştı. İlk önce ne olduğunu tam anlamıyla kavrayamamıştık ki tekrardan "ba-ba" diye hecelemeye başlayınca ikimiz de adeta küçük dilimizi yutmuştuk.
Cenk Miray'ın bu cümlesi ile gözünden bir yaş akmıştı. Bende Cenk'den farksız değildim.
Cenk Miray'ı kucağına alıp saçından öptü.
"Söyle babacım."
Miray şuan hâlinden o kadar memnundu ki...
"Ba-ba"
Miray tekrar baba diyince bu sefer gülme ile ağlama arasında gidip geliyordum.
Bu, bu çok değişik ve çok güzel bir histi. Cenk kafasını Miray'ın boynuna gömüp uzun uzun kokladı.
"Sen bu dünyada bana verilen en büyük hediyesin kızım."
Şuan gözyaşlarım ardı ardına akıyordu. Böyle bir şeyi hiç beklemiyordum.
Miray konuşmaya başlamıştı ve ilk cümlesi "baba" olmuştu.
Biz gerçekten çok güzel bir aile olmuştuk. İşte şimdi yaşadığımı hissediyordum.
Evettt canlarımmm bu bölüm birazcık kısa oldu farkındayım ama bir sonraki bölümü çok geçmeden yayımlayacağım. Zaten bölüm sıkıntısı yaşamıyorum baya bir bölüm biriktirdim gün aşırı paylaşmaya çalışıcam💙 bir sonraki bölüm zaman atlamalı olacak💙yorumlarınızı ve oylamalarınızı bekliyorum💙
Keyifli Okumalar💙
Instagram Hesabım: @sude_den_oykuler
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlklerimin Sahibi
RomanceYağmur Atılgan aşka inanmayan sadece iş ve gelecek odaklı olan bir kız taa ki karşına Cenk Korkmaz çıkana kadar. Yağmur Atılgan'ın karşısına Cenk Korkmaz çıktığı an kartlar yeniden dağıtılıyor. Cenk ve Yağmur'un hikâyesine hazır mısınız?