54.Bölüm 'Bungalov-2'

3.5K 194 31
                                    


Merhaba fındıklarımmmm.

Alevimizin bol olduğu bir bölümle geldim. Bölümümüz +18 içerikler barındırmaktadır. Okuyucuların dikkatine...

O zaman ne diyoruz;

"Onlar erdi muradına biz çıkalım kerevitine."

İnsanlardan duyduğu kadarıyla sıcak su insanın bedenini gevşetip rahatlatıyordu. Ahu, çıktığı kısa süreli tatillerinde soğuk havada suya girmek gibi bir deliliği yapmadığı için bu deneyimden mahrum kalacağını sanmıştı. Açıkçası çok da hevesli değildi.

Ta ki Safa'nın dokunuşları arasında iyice gevşemeye başlayana kadar. Dokunuşları henüz tehlikeli değilken 'Buna katlanırım,' diyerek sessiz kalıp inleme isteğini bastırdı ve dudaklarını dişledi sürekli. Fakat sonra fark etti ki, dayanma çabası arttıkça içindeki şehvette bir o kadar artıyordu. İçindeki edepsiz kadını dizginleyememesinin asıl sebebi Safa'nın marifetli parmakları yüzündendi. Birlikte oldukları süre boyunca genç kadının tenini ezberlemiş ve hiçbir noktayı kaçırmadan Ahu'yu tatmin edebiliyordu.

Ahu, bedenini Safa'nın bacaklarına bağlamış olmasına rağmen o kadar istekli hareket ediyordu ki... Eğer Safa tutmamış olsaydı öpüşürken gevşeyen ayakları yüzünden suya doğru gömülecekti. Baldırlarını kavrayan genç adamın sert dokunuşunu suyun altından hissettiğinde tüm bedenini Safa'nın koca cüssesine bastırdı. Bu da genç kadının ne kadar istekli olduğunu gösteriyordu. Safa'nın dudaklarını talan ederken hissettiği istek duygusunu bastıramayan Ahu bir süre sonra genç adamın sırtına parmaklarını geçirip tenini okşamaya başladı. Çoğunlukla kapalı olan gözlerini sonunda açan Ahu, karşısındaki adama baktı. O an nefes almak için kısa bir ara vermişlerdi. Yüzünün her yerinde birikip kalan su damlaları soğumaya başlamıştı. Saçları ise Ahu'nun taradığı gibi geride duruyordu ama ıslandığı için sarı renginin parlaklığını kaybetmişti.

Dudakları, kızarmıştı... Muhtemelen Ahu'nun dudakları gibi kırmızı, iştah açıcı ve hafif şişmiş dudaklarını iki yana doğru kıvırdığında Ahu da gülümsedi. Gülümsemek yeterli gelmeyince içindeki arzuyu belli etmek için dişleriyle dudaklarını kısa süreliğine hapsedip serbest bıraktı. Gülerek kendisini izleyen Safa'nın yüzündeki gülümseme solmamıştı. Bakışları sadece Ahu'nun dudaklarında sabit kalınca daha fazla dayanamadı ve harekete geçti.

Tuttuğu yumuşak baldırları daha sıkı kavradı ve "Su oyunlarına ara veriyoruz," der demez havuzun içinde Ahu ile yürümeye başladı. Merdivene gidene kadar Ahu'nun yüzüne bakmamaya özen göstermişti Safa. Genç kadın ise sürekli onun yüzünü inceliyordu. Suyun içindeki zor ilerleyişin genç adam için hiç de zor olmadığını inceleyip yükselen ilgisine bir yenisini daha ekliyordu.

Ahu'nun arsız bakışları Safa'nın tenini delmeye başladığında genç adam daha fazla sabredemedi. Merdivenlere tutunmak üzere bir elini Ahu'nun bacağından çeken Safa "Gözlerin arsızlaştı sanki," dedi ve gülerek genç kadını merdivene doğru bıraktı.

Ahu'nun ayaklarını merdivene tam yerleştirirken genç kadın da elini Safa'nın omzundan çekmemişti. O an kafasında Safa'ya vereceği afili, kendinden emin ve arsız düşünceleri vardı.

"Sadece gözlerim olsa," dedikten sonra Safa'nın omzuna baskı uygulayıp merdiveni tırmanmaya başladı Ahu. İki basamak çıktıktan sonra merdivenin demir trabzanını kavradı ve kalçasını Safa'ya sunarak sudan çıkmaya başladı.

Bende de ne cevherler var...

İçindeki şehvetli kadına şükretmişti Ahu. O olmasaydı Safa'nın zehir zekasına cevap yetiştiremezdi. Sevişmek üzere olmalarına rağmen üstünlüğü elde tutmak istemesi garip mi değil mi diye düşünüyordu Ahu... Düşüncesi evren tarafından sabote edilmek istenmiş olacak ki "Ah!" diyerek çığlık attı. Kalçasında hissettiği şaplakla donup kaldı. Acıyı hissettiği anda merdivenin son basamağındaydı.

Yasak FındıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin