Görüşlerinizi belirtmeyi unutmayın fındıklarım. Keyifli okumalar.
"Ahu Zade," bandaki herkesin dikkatini çekecek kadar bağıran görevliye sinirle baktı Ahu. Halihazırda yerinde oturup sırasının gelmesini beklerken neden özellikle adı söyleniyor diye düşünme gayretine girmedi. Sabah özenle giydiği eteğini düzelterek oturduğu yerden kalktı ve görevli kadının yanına ilerlemeye başladı. Hareketlerindeki hızlılıktan olacaktı ki saçları omuzlarıyla birlikte aheste aheste uçuşuyordu. Saçlarının verdiği özgüvenle birlikte gülerek ilerledi görevli kadının yanına. O daha buyur etmeden, masasının önündeki sandalyeye oturmuştu bile. Bugünkü sloganı, bir şeylerin olmasını istiyorsan bir anlığına sabırlı olacaksın! Bu yüzden bol keseden gülümsedi karşısındaki kıza. Ahu, hiç sevilmediğini bile bile gülümsedi...
Bilgisayarına baktıktan sonra Ahu'nun yüzünde gezdirdiği iğneleyici bakışlarını çekmek için çaba sarf etmeyince konuya girme gereksinimi hissetti genç kadın. Yine de kendini durdurarak öncelikle karşındaki kadının konuya girmesini bekledi.
Karşısındaki kızıl saçlı ve kahverengi gözlü kızın aurası, bulundukları geniş bankanın alanına rağmen Ahu'yu yiyip bitiriyordu. Tüm baskıyı üzerine yıkarak ilk öncelikle psikolojik olarak yıkılmasını istiyor gibiydi.
"Kredi başvurusu yapmışsınız," ilk cümleyi kurdu büyük güçlük çekerek. Sesi de cılız ve isteksiz çıkmıştı. Krediyi onun cebinden veriyorlar sanacaktı Ahu az kalsın.
"Evet," sivri diline rağmen kuru bir onay tüm gerginliği toparlar diye düşünmüştü.
"Krediyi fabrikanız için de istemiyorsunuz. Tam olarak neden kredi çekmek istediğinizi anlamadım."
Ortamda garipsediği sorgulama havasını sevmediği için ufak da olsa tavrını gösterme gereği duydu genç kadın.
"İhtiyaç kredilerinde bankaya sebep sunduğumuzu bilmiyordum."
"Öğrenmiş oldunuz," derken gülümsüyordu. Elini de öne doğru uzatarak önden buyurması için işaret verdiğinde sloganını silmek üzereydi. Sadece aklından değil, tüm evrenden iyi niyeti kaldırmaya meyilliydi genç kadın.
Duruşunu huzursuzca düzeltip karşısındaki kadının gözlerinin içine baktı. Ne kadar derini görebiliyorsa o kadar derine ulaşmaya özen gösterdi.
"Aramızdaki şahsi meseleleri böylesine kurumsal bir yerde tartışmaya gerek yok Melike Hanım. İşinizi en doğru şekilde ve saygı çerçevesi içinde yaparsınız müşteri olarak çok memnun kalacağım," her şeye rağmen kibar davrandığını düşünmüştü.
Gülümseyerek iki elini masanın üzerinde birleştirdi ve bedenini masanın izin verdiği kadar Ahu'ya yaklaştırdı.
"Özel meselemiz diye bir durum yok Ahu Hanım! Yasalar gereği, gelirinizin yüzde ellisi üzerindeki ödemeler isteyen kredi tutarını size veremiyoruz. İşimi bahane ederek sizi zora sokmak çok istesem bile," gözlerini kısa bir anlığına kapayıp tekrar açtı.
"Yapmıyorum," diye de devam etti. En azından açıklaması gerçekçi gelmişti. Mantıklı bir açıklama yapmaması durumunda bankayı birbirine katacak potansiyelde bir müşteriyle karşı karşıyaydı sonuçta.
"Peki, en fazla ne kadar kredi çekebiliyorum?"
Sandalyesine tekrardan yaslanan kadın bilgisayarına kısa bir an için baktı. Sabırla, düşmanı için tekrar kez hizmet vermeye devam ediyordu.
"İstediğiniz tutarın ancak yarısını verebiliyoruz," Ahu'nun gözlerine öyle bakmıştı ki, bir daha soru sorma sakın der gibiydi.
Ahu'nun kafasındaki oran, söylenenle eşlenik çıkmadığı için hevesi kursağında kalmıştı. Kafasını yavaşça sallayarak ayağa kalktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yasak Fındık
RomanceBedenine öpücükler konduran adam, inip kalkan göğüslerine geldiğinde aralarındaki sınırı, sutyenini indirerek yok etmişti. Göğüslerine bakmadan önce sırtına götürdüğü parmaklarıyla açılması gereken kopçayı da açmıştı. Yavaşça üstündeki parça kayıp a...