Hikayemizin tam olarak merkezine geliyoruz. Yavaş yavaş ilerlemek yerine, size verebildiğimin en iyisini ve en fazlasını vermek istiyorum. Yorumlarınız ve oylarınız benim için çok önemli. Şimdiden herkese keyifli okumalar...
Üzerindeki bol ve biraz kısa olan bej rengi tişörtü, desenli kahve tonlarındaki saten eteğiyle şık ve rahat bir kombin yapmıştı. Altın renkli küpeleri ve yine aynı renkteki bileklikleriyle kombini tam anlamıyla tamamlanmıştı. Şık kombinin altına spor ayakkabılarını üzüntüyle geçirdi genç kadın. Topuklu ayakkabıyla da muazzam bir kombin yapabilecekken gideceği yer gereği bu fikirden vazgeçmişti. Saçlarındaki hafif dalgalar ayakkabısını giyerken yüzüne doğru gelince sinirle saçını geriye attı. Daha dışarıya çıkmadan bunaldığı için her an fikrinden vazgeçebilirdi.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi sürekli arayan Buse'nin telefon çağrılarına geri dönüş yapmak ayrı bir meziyetti. Gün içerisinde onuncu çağrısını yaptığında telefonu bıkkın sesiyle açtı Ahu.
"Çıkıyorum şimdi. Geliyorum," dediği gibi kızın yüzüne telefonu kapatmıştı. Daraltılmayı sevmeyen birisi için kotası oldukça sınanmıştı.
Ailesinin köydeki evlerinde olmasından yararlanan Ahu, yine de geç olmadan eve dönmeliydi. Babasına belli olmadığı için ani bir durumda eve gelebilir ve başını belaya sokabilirdi. Gitmeden önce başka olayların patlak vermesini istemeyerek sonunda evden çıktı ve arabasındaki yerini aldı.
Telefonuna villanın adresini girdikten sonra sakin müzik eşliğinde yoluna koyuldu. Araba yolculuğunu sessiz ve stressiz bir ortamda yapınca sakinliği ne kadar çok sevdiğini düşündü. Sakinlik, kalabalık bir ailede yetişen gençler için zor bulunan bir nimetti.
"Oldu olacak kafam ses kaldırmıyor da diyeyim."
Kendine kendine gülerek kafasındaki düşüncelerin annesinin düşünceleri olup olmadığının kararsızlığında kaldı. İşe gittiği için annesiyle de kalamıyordu ki ona benzesin...
Şehrin dışında dağlık bir alanda kalan araziyi bulduğunda daha önce buralara geldim mi diye merakla etrafa bakıyordu genç kadın. Geçtiği yolları tanıyamamıştı ve karşısında çıkan az sayıda evlerin hepsi lüks yapıların olması garibine gitmişti. Hatta yol üzerinde ağaçların arasında kalan bir bungalov bile görmüştü. Bungalovların sadece Sapanca bölgesinde yer aldığını sanıyorken fena halde yanılmıştı. Dibine kadar gelmiş ama Ahu'nun haberi bile yoktu.
Navigasyonun yüksek sesle bağırarak 'Konuma ulaştınız!' uyarısına daha fazla dayanamayarak uygulamayı kapattı. Kapılarının açık olduğu villa, daha şimdiden oldukça geniş duruyordu. Büyük bir araziye konumlandırılmış bu yapının kime ait olduğunu merak ederek bahçeye giriş yaptı.
İçerideki araç yığınını gördüğünde giriş yaptığı için pişman olmuştu bile. Dönüş yapmakta zorlanacağını hissedince ani manevra ile girdiği kapıdan tekrar geri çıktı genç kadın. Villanın çevresine bakındığında kapının sağında bulunan ağaçlık alanın en iyi yer olduğuna karar verdi. Aracı yüksek olduğu için yoldan çıkması ve içeride kalan ağaçlık alana girmesi sorun yaşatmayacağı için yavaşça ilerleyerek aracını park etti. Dışarıdan bakıldığında pek gözükmeyen kocaman arabayı saklayan ağaçlara da hayret etti.
Geriye kalan yola yayan devam eden Ahu etrafı inceleyerek villanın kapısına kadar yürüdü. Yanından geçip giden arabalar ve insan akışından partinin ne denli büyük olduğunu anlayabilmişti.
Önünden geçen araçlardan bir tanesi tanıdık bile gelmişti fakat plakayı çok iyi görememişti. O an ana giriş kapısında geldiği için bir daha arkasını dönmedi ve sonunda Buse ile karşılaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yasak Fındık
RomanceBedenine öpücükler konduran adam, inip kalkan göğüslerine geldiğinde aralarındaki sınırı, sutyenini indirerek yok etmişti. Göğüslerine bakmadan önce sırtına götürdüğü parmaklarıyla açılması gereken kopçayı da açmıştı. Yavaşça üstündeki parça kayıp a...