hate

elli bir

Sabah uyandıklarında ilk uyanan Mehmed olmuştu.Gözlerini ovuşturup uyuyan zevcesine yaklaştı ve omzuna buse bıraktı.Yerinde kıpırdansa da uyanmadı.Bundan güç alıp hafifçe ısırdı.

Gözlerini aralayan hatun başını yastığa gömüp omzuna vurdu.Isırılarak uyandırılması irkilmesine sebep olmuştu.

-Hayırlı sabahlar.

-Sana da.

Mehmed kollarıyla onu sarmalayınca hatun haykırdı.

-Ahh!Nefes alamıyorum!..Ohh be...Sen çok güçlüsün.

Yüz üstü uzanıp kollarının üzerinde doğruldu.Gerçekten anlatılan kadar güçlüydü.Ellerini kaslarında gezdirirken kocası ne yaptığına bakıyordu merakla.

-...Kolların benimkinin üç katı resmen...Ayy sen çok güçlüsün.

Çenesinden tutup kendine yaklaştırdı ve dudağına küçük bir buse bıraktı.Çocuksu bir tavırla söylemişti bunu ve çok tatlı gelmişti.Bu yüzden üzerine eğilip vücudunu ısırmaya başladı.

-...Yapma...ne...olur...Yapma!

-Duramam!Doyamam!!Ohh!Mis gibi kokuyor hatunum benim!

-Yaa dur!Ne olur!

-Yalvarıyor musun?

-Hayır!

- Sen istedin!

-Tamam!Ne olur dur sevgilim!

Ona hitap şekliyle yüzünde tebessümle alnını alnına yasladı.Sevgilim demişti az önce.Onun ağzından bunu duymak en büyük hayaliydi ve gerçekleşmişti işte.

-Aaa...Ben unuttum...Seni çizecektim dün.

-Dün yapmamız gereken dışında her şeyi yaptık.

-Edepsiz...Ya ben senden bir şey isteyeceğim.

-Emret.

-Duvağımı sen açar mısın?

Başını kaldırıp ciddi olup olmadığına baktı.Latife yapmıyordu.Gerçekten istiyordu.Onaylayınca yatakta doğrulup ellerini çırptı ve parmaklarının ucunda yürüyerek duvağı ve tacı getirdi.Takıp neşeyle yanına oturdu.Mehmed derin bir nefes alıp duvağı açtı ve alnına buse bıraktı.

-Neden bu kadar istedin?

-Hayal etmiştim hep...Gerçi benim hayallerimde evlilik hiç olmadı lakin olur da bir gün evlenirsem bu anı hep düşünmüştüm.

Kapı çalınca Lale kocasının arkasına geçti ve ağa içeri geçti.Adam hayli endişeliydi.Şehzade de anlamış olacak ki korkuyla sordu.