Günler aynı tekdüzelikte geçti.Aralarında bir şey yaşanmadı.Lale tüm iradesini kullanarak onu reddediyordu.Gerçi Mehmed için bu hâlleri bile büyük bir ödüldü.Yaşadığı kıskançlık krizlerini düşününce haline şükrediyordu.Lale de daireden kendi isteğiyle adımını dahi dışarı atmıyordu.Mehmedin de bu aralar işi olmadığı için gününü burada geçiriyordu.Her zamanki gibi Lalenin çıkardığı seslerden uyanmıştı.Başını yastığın altına koyup acıyla haykırdı.
-Lale'm!Uyuyacağım!Ne olur dur!
-Tamam!Gideceğim birazdan!
-Nereye?
Şehzade gözlerini ovalayıp mırıldandığında Lale yatağa oturup konuştu.
-Haremde eğlence var.Raks edeceğim.
- Ben gelebiliyor muyum?
-Orası harem Mehmed...Ne işin var?Öldürtme kendini bana.
Mehmed kıkırdayarak onu yanına çekti.Zevcesi doğrulmaya çalışıp başaramayınca mırıldandı.
-Bırak beni.
-Bırakmam seni...Çiçeğim.
-Bırak yalakalığı!Bırak dedim işte!
Anında ciddileşen Şehzade onu bırakıp sitem dolu bir ses tonuyla mırıldandı.
- Ne kadar sürecek bu soğukluk?Özrümü de diledim.Daha ne yapmam gerekiyor?
-İstesem de eskisi olamam.Yavaş yavaş...Sabret.
-Dayanamıyorum artık ama.
- Ne yapabilirim Mehmed?Ben kimseye ikinci şans vermedim bugüne dek.Tabii ki sen kimse değilsin.Sen benim kocam,ait olduğum adamsın.Seni seviyorum...lakin bu benim kişiliğime ters.Zorlanıyorum haliyle.
-Haklısın.Hatalı olan taraf benim.Bunları hak ettim.Seni incitmenin ve güveni sarsmamın bir bedeli olmalı...Öpebilir miyim?
-...Olur.
Şehzade karısının alnına uzun bir buse bıraktı.Bu öpücüğünden etkilenen Sultan omzunu öpüp ayaklandı.
-...Ben gidiyorum.
-Allaha emanet ol.
- Sen de sevgilim.
Yanağına küçük bir öpücük bırakıp yanından ayrıldı.
Haremdeki eğlence bitince daireye geri dönüp hemen giyindi.Mehmed uyuyordu.Onu uyandırmamak adına sessizce hareket ediyordu ki birinin adını sayıklamasıyla yanına eğilip kulak kabarttı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hate
RomanceEy Avnî! Sevgilinin sana ram olacağını sanma Sen İstanbul padişahısın o Galata'nın şahıdır