Hâlâ izliyordu onları.Kol kola değil sarılarak yürüyordular artık.Lale kahkaha atıyor başını omzuna yaslıyordu.Onlar birbirine bakıp gülüştükçe korkulukları sıkıyordu lakin onu yıkan Aslanın Lalenin başını öpmesiydi.Hatırlıyordu bu manzarayı.Yıllar önce Vlad ile bu konumdalardı.Birbirlerine sarılmış gülüşmüşlerdi.Onları terasta öyle görünce gözleri dolmuş bir damla yaş süzülmüştü.Ne kadar da zordu sevdiğinin gözünün önünde başkasını sevmesi.Yine aynı manzara ile karşılaşınca gözleri tekrar dolmuş yaşlar süzülmeye başlayınca da dizlerinin bağı çözülmüş yere çökmüştü hızla.Hayır aynı şeyleri yine yaşayamazdı.Yine burada hıçkıra hıçkıra ağlayamazdı lakin engel olamıyordu kendine.Elini şakaklarına bastırıp saçlarını çekiştirdi.Onu kaybedemezdi.Sendeleyerek içeri girdiğinde kendine hakim olamadı.Sandalyeyi tekmeledi önce.Masayı devirdi yere.Şu an bir kıskançlık krizindeydi ve durdurabilmesi imkansızdı.Odada kırılmadık şey bırakmamış her şeyi yerle bir etmişti.Yatağı dağıttığı an yere oturup ağlamaya başladı.Değil öpmek başkasının ona bakmasına dahi tahammülü yoktu.Kısa bir süre sonra Lale gelince odayı görmesiyle şaşkınlığından olduğu yerde duraksadı.Neydi buranın hali?İçindeki tüm öfkeye rağmen bacaklarının arasına diz çöküp yüzüne baktı.Ne olduğunu bile bile sakince sordu.
-Buranın hali ne?
-...Neydi o halin Aslanla?
-Uzun zaman sonra gelmiş özlemimizi giderdik öyle.
-Hmm...Peki neden sarılıyordunuz?..Ve senin başını neden öpüyordu o?
-Dediğim gibi özlemimizi giderdik.
-Bana karşı sadık olacaktın hani sen?
-Sen bana karşı öyle misin ki ben sana olayım?Ben hür bir kadınım.İstediğim erkekle konuşur istediğimi yaparım.Senin de dediğin gibi kabullenmekten başka ne çaren var?Sen de git bana dediklerini uygula.Bu evlilik bir oyun.Biz asla ama asla gerçek karı koca olmayacağız.Şimdi oyunculuğu bırak ve şehzadeliğin tadını çıkar.Ben de sultan olmanın ayrıcalıklarını.
-O çocukla bir daha görüşmeyeceksin,konuşmayacaksın.Yüzüne dahi bakmayacaksın.
- Oldu paşam başka ne istersin?!Ne komik!Ölüyorum bak burada gülmekten.Sen ne ara bu kadar latife eder oldun kuzen?
-Latife eder gibi bir halim mi var?..Görüşmeyeceksin dedim!
-Ne saçmaladın.
Ayaklanıp şalını ve peçesini çıkardı.Ne onu çekecek hali vardı ne takati.Onun bu tepkisizliği Mehmedi bir kıskançlık krizine daha soktu.Yanına yaklaşıp başını eğdi ve yüzüne baktı.Sinirliydi bu da yüzüne yansımıştı.Dişlerinin arasından tıslayıp yüzlerini daha da yaklaştırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hate
RomanceEy Avnî! Sevgilinin sana ram olacağını sanma Sen İstanbul padişahısın o Galata'nın şahıdır