Ertesi gün perşembe olduğu için uzun süre yatakta kaldılar.Uyanmışlardı lakin Lalenin hala uykusu vardı.Şimdi de uyumaya çalışsa da Mehmed sırnaşıp durdu.
-Dur...Rahat bırak beni...Mehmed.
Elini göğsüne getirip omzunu öpünce ona döndü.
-Yapma...Uykum var.
-İstiyorum seni.
Dudaklarını birleştirince ona karşı koyamadı Lale.Üzerine çıkıp ellerini yanaklarına yerleştirdi.Onu her şeyden çok istiyordu.Bunu belli edercesine üstündeki beyaz gömleğin düğmelerini açıp çıkarmaya çalıştı.Dayanacak gücü yoktu artık.
Belinden destek alarak doğrulup gömleği üzerinden çıkarıp attı.Onun da Lale gibi dayanacak gücü yoktu.Şu an onları bir şeyin durdurabilmesi imkansızdı.Onu yatağa uzatıp üzerindeki yerini aldığında öpücüklerine ve dokunuşlarına devam ettiler.Lale elini karın kaslarına getirip tahrik edici bir şekilde aşağı kaydırmaya başlayınca Mehmed gerildi ve elini tutup yatağa sabitledi.Sonunda ayrıldıklarında gülümseyip sıcak nefesini yüzüne vererek fısıldadı.
-...Uslu...dur.
Bekleyecek sabrı kalmamıştı artık.Aylardır kendine zaten zar zor hakim olmuştu.Elini göğsünde gezdirip geceliğinin iplerine getirdi.Bir kaplan misali açarken kapının çalınmasıyla duraksadı.Pek umrunda değildi lâkin o kadar şiddetli çalıyordu ki...Ayrılmak istemediği dudaklardan kopup kapıya döndü.O sırada Lale onu kendine çekmeye çalışıyor boynuna sarılıyor yakınıp duruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hate
RomanceEy Avnî! Sevgilinin sana ram olacağını sanma Sen İstanbul padişahısın o Galata'nın şahıdır