Onu ne kadar da özlemişti.Dokunuşlarını,kokusunu...Her ne kadar unuttum dese de bu koca bir yalandı.En az onun kadar özlemişti hatun.
-...Hünkarımız sizi bekler.
Ağanın sesi ikisini ayırmış hemen içeri girmişlerdi.Padişahın gözleri oğlunun haline takılsa da bunu ona sonradan sormayı akıl edip sofraya davet etti.İkili yan yana oturup konuştular Sultan Murad ile.
-...Kavga mı ettiniz yine?
- Hayır...Aramız çok iyi Şehzademizle.
-Anladım...Sizi böyle mutlu görmek öyle huzur veriyor ki gözüm açık gitmeyeceğim.
-Demeyin öyle hünkarım...Ne olur demeyin.
Lale başını dayısının omzuna yaslayıp mırıldanmıştı son dediklerini.O da giderse kaldıramazdı artık.Hüzünlenince dayısı başına buse bırakıp yemeğe devam etti.
Yemek aynı şekilde devam etti.Lale dayısıyla gülüşüyor Mehmed ise ona mest oluyordu.Hatta bazen o kadar dalıyordu ki babası ara sıra alttan onu dürtüyordu.
-...Neyse çocuklar benim istirahat etmem gerek.
-Peki hünkarım.
-Kızım,Mehmed yanımda kalsın sonra gelir.
-Emredersiniz.
O eğilip çıkınca derin bir nefes alıp oğlunun sırtını sıvazladı.Buna karşılık şaşıran Mehmed irkilmişti heyecanından.
-Oğlum...Sana sadece bir kez soracağım...Bana doğru dürüst cevap vereceksin.
-Elbette hünkarım.
-Yine başladın mı sen?
-...Baba.
-Cevap ver...Evet mi hayır mı?...Sustuğuna göre evet...Bugüne kadar her şeyi bağırarak hallettim seninle...Ama görüyorum ki hiçbir işe yaramıyor.İçtiğinden haberim vardı.Bırakabilmen için çeşitli hocalar getirttim...Hiç itiraz etme...İki aya kalmaz.Eğitime başlanıyor.
-Peki baba.
-Edirnedeki saraya uğradın mı bugün?
-Hayır.
-Sana uğra demiştim...Mektupta yazmıştım.
-Unuttum hünkarım...Ne olur affedin.Zaten birkaç saatlik yol hemen gidip alırım.
-Gerek yok dinlen biraz.
-Hünkarım gerek yok.Giderim hemen.
Ayaklanıp eğildi ve hemen yola çıktı.
Şehzade gideli on gün geçmişti.Bugün onun en mutlu günü olabilirdi hem Aslan geliyordu hem de bakım günüydü.Sabah en sevdiği cariyeleri çağırıp önce hamama geçti sonra da masaj için yatağa oturdu hepsiyle.Biri bacağına diğeri eline yağ sürüyordu.Üçüncü cariye ise arkasında saçlarını tarıyordu.Birkaç cariye daha vardı.Onlar da yatakta oturmuş Lale ile sohbet ediyordu.Cariye sayılmazdı hepsi aslında.Gönüllü olarak çalışıyorlardı.Lale hepsini kendi hazinesinden sevdikleri kişilerle evlendirmişti.Şimdi de evlilik hakkında sohbet ediyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hate
RomanceEy Avnî! Sevgilinin sana ram olacağını sanma Sen İstanbul padişahısın o Galata'nın şahıdır