yüz on altı

27 2 0
                                    

İkili birbirine doyamadığı için Padişahın yanına gitmeleri hep gecikiyordu.Bu durumdan artık sıkılan Lale eşiyle konuşmaya çalıştı lakin sonradan sinirler gerildi.

- Ne?!Ne saçmalıyorsun?!

-Tek benim suçummuş gibi davranıyorsun!Her şeyde Mehmed suçlu!Kalem düşüyor Mehmed!Bir şey oluyor Mehmed!Nefes aldığım için kızacaksın diye korkuyorum!

- Ben mi?!Ben mi?!Ne zaman sana öyle bir şey yaptım ben?!

-Her zaman!Küçük bir kız çocuğu gibi davranmaktan vazgeç artık!

-Küçük bir kız çocuğuyum ben öyle mi?!

-Hayır...Değilsin.

- Yok anladım ben seni!!

Yatakta oturdukları için hışımla uzanıp yorganı üzerine çekti hatun.Derin nefesler alıp veriyordu.

Yaptığı hatanın farkına varan Şehzade kısa bir süre sonra arkadan sarılıp boynuna buse bıraktı.

Hiçbir şekilde tepki vermedi hatun.Ona kırgındı ve her zaman yaptığı gibi bir sarılma yetmezdi artık.Büyük bir özür bekliyordu.

Ertesi sabah erkenden kalkıp hazırlandı.O sırada uyanan Mehmed merakla sordu.

-Nereye?

-Çarşıya çıkacağım.

Göz devirip şalını taktı.Onun arkasından kocası gitmek istese de yüzüne kapıyı çarpıp hışımla saraydan ayrıldı.

Mehmed merakla onun gelmesini bekledi tüm gün.Nereye gitmişti ki?Payitahta mı geri dönmüştü?Akşama doğru geri dönmesiyle rahat bir nefes aldı.Hamama gittiğini öğrenince kalfayı görevlendirip cariyeleri dışarı çıkarttı.Kendisi de içerideki odaya girip giyindi ve içeriye girdi.

-...Çiçeğim.

-Mehmed...Cariyeleri sen çıkarttırdın değil mi?

-Hmm.

Ayaklanıp havluyu vücuduna sararken Mehmed göbek taşına uzanıp meyve yemeye başladı.Kısa bir süre sonra Lale de yanına uzanıp sohbet başlattı.

Bu hayatta en sevdiği şeylerden biriydi bu sıcak buharda vakit geçirmek...Üstelik Mehmed ile olması en zevkli yanlarından biriydi.Konu konuyu açtı uzun süre sohbet ettiler.Mehmed Lalenin sinirli olduğunu bildiği için onu güldürüyordu.

hateHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin