Carlos'un Mete'yi delirtmek için hız sınırlarını aştığı bir yolculukta bilinmeze gidiyorduk. Bana olabilecek en rahat kıyafetleri giymemi söylemişti ve gerisini ona bırakmamı tembihlemişti. Hemen arka koltukta oturan arka koltukta olduğu için somurtan bir adet Mete ile beraber ilerliyorduk. Onun homurdanmalarını önlemek için son ses açılmış müzik ve akıp giden sıcak esinti ile gittikçe şehir merkezinden uzaklaşıyorduk. Yol bittiğinde gözüme alan neon ışıklar pekte yasa içi bir yerde olduğumuzu söylemiyordu.
'Hız sevdiğini düşünüyorum'
Hemen yanımda heyecanlı bir şekilde karşımızdaki yola bakan Carlos ile iyice yavaşlamış trafik akışında işaretli alana ilerliyorduk. Hemen arka taraftan gelen lanet olsun nidaları ile gözlerim Car'ın üzerinde gezindi. Sanırım bir tık tehlikeli bir şeyler kovalıyordu.
'Biraz seviyorum sanırım'
Kendimden emin olmayışım sesime yansırken onun kısılan gözleri benim yerime emin olduğunu gösteriyordu.
'Hayır buna izin vermiyorum'
'Sessizce izleme kararına ne oldu enişte'
'O bu deli saçması şeyi planladığını öğrenmeden önceydi Car'
'Bir seferde ölmem herhalde Mete biraz sakin ol'
'Karını dinle yaşlı adam ve bırak biz iki kardeş biraz bu hayatı yaşayalım'
Sert bir şekilde aldığı soluk ikimizin de göz göze gelmesini sağlarken bana göz kırpan kardeşime eşlik ettim. Garip bir şekilde etrafına yaydığı olumlu ışık ile beni de kendi ile beraber yönlendire biliyordu. Bunun farkında olduğu ve çıkarları için bu halini kullana bileceğini hissediyordum. Arabayı park ettiği alandan uzaklaşırken hızlıca onu takip ettim garaj gibi kullanılan alandan içeriye girdiğinde burada belli bir saygınlığı olduğunu anlamamak imkansızdı. Gözleri ile bizi süzüp soru soranlara cevap verirken bir yandan da siyah bir araca ilerliyordu. Arabalardan anlamadığım bir gerçekti ama karşımdaki siyah aletinin bir canavar olduğunun farkındaydım. Car'ın bebeğini seven anne gibi çocuğunu gösteriyor olması içime yayılan paniği önlemiyordu.
'Bunu yapmayacaksın Helin'
'Hadi ama Mete bir daha ömrümde ne zaman böyle bir şey deneyebilirim sence'
'Bu denenecek bir şey değil güzelim. Car delinin teki diyorum'
'Ama ben kardeşime güveniyorum. Hem bu kadar insan onu böyle sıcak karşılıyorsa yaptığı işin bir karşılığı var demektir. Belli ki en iyilerden birisi o'
'Abla bu kaskı sen al uğurlu bir şey birde bu kulaklığı takalım böylece birbirimizi duyabiliriz'
'Helin'
'Bir şey olmayacak enişte biraz sakin ol ve bırak biraz eğlenelim. Hem takip ediliyoruz tüm yol drone ile ekrandan kontrol edersin'
Kabullenmiş bir şekilde bana doğru yöneldiğinde söyleyeceği şeyi engellemek için elimde ki kulaklığı takmaya odaklandım. Saçlarımı sıkıca toplayıp kaskı da taktığımda gözleri ile sessizce durumu kabullenip onay verdiğin de ona göz kırptım.
'Ters bir şey olduğunu hissettiğim an'
Mete'nin sözü yaramaz bir tını ile bozulurken düşen omuzları ile sabır dileniyordu. Onun bu şekilde kıvranıyor oluşu beni eğlendirirken Car'ın söylediklerini başımla onayladım. Bu yolda bize bir şey olsa yapabileceği bir şey yoktu ama kendi içinde kendini rahatlama isteğine sessiz kaldım.
'Hiç bir şey yapamazsın dağdan aşağıya doğru ineceğiz sonrada tam tersi tırmanıp buraya geleceğiz ayrıca ters bir şeyde olmayacak enişte'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Açelya
General Fiction' Bazen benim bile fark edemediğim anlarda beni düşünüyor. Öyle ki henüz kendimi bile fark edemediği sorunlarımı ben görmeden çözmüş oluyor. Nasıl olurda inanmam'