MAFYANIN KIZI

6.BÖLÜM

MULTİMEDYA ALMİLA

Abimler kabul etmişti şuan arabadaydık ve yoldaydık camdan dikkatlice bakınca.ormanlık bir alana girdik ürpermiştim kendime gelmek içim hafiften sarstım, Eylüle baktığımda kendini diğer cama yaslamış sessizce ağlıyordu yanına kaydım kafasını omzuma koydum "şşş ağlama sen güçlüsün"dediğimde elimi tuttu "ben güçlüyüm ama sen sakın beni bırakma"saçına küçük bir öpücük bıraktım "ben seni hiç bırakırmıyım sümüklü"dediğimde abimler kıkırdamıştı bu durumda bile adamı öldürmeye onlar gidiyordu ama onlar rahattı.

Deponun önünde durunca bende peşlerinden indim baktım Eylül inmiyordu  güven verircesine elini sıktım arabadan beraber indik bende topuklular vardı tabi takur tukur sesler geliyordu havalı bir ses bu sesi seviyordum bekle beni oruspu çocuğu , sen benim kardeşime nasıl dokunduysan öyle dokunucam sana.

Abimler deponun kapısına tekme atıp açtılar arkasında bekleyen adamlar yere savruldu Azat abi belinde ki silahı çıkarıp vuracaktı ki abim tuttu "biraz acı çektirelim"dedi pis pis sırıtıp "işte benim abim"dedim abim bana dönüp göz kırptı.

Adamlar ipleri çözdü yumruk atıp yere yatırdılar baya dövdüler Azat abi silahı çıkardı tam vuracakken silah olan kolunu tuttum "abicim müsadenle sıra bende"kuzenlerimle abim bana kaşlarını çatıp bakıyordu.

Burağa yaklaştım saçını çekip bana bakmasını sağladım "sen zevk duyacaksın diye benim kuzenime tecavüz ettin seni affetmiycez tabi ki  ama beterini  yapıcaz"kafasını sertçe yere vurdum ayağa kalktım yavaş adımlarla ,şeyine sertçe  bastım "acıyor mu??"dedim ses yoktu çünkü bastırmadım pis pis sırıtıp ayakkabımın topuklu kısmıyla basmaya başladım "peki şimdi" daha fazla bastırdım ayağımın altında inliyordu "Burak nasılmış haa" Eylüle baktığımda gözlerinde ki yaş daha fazla akıyordu sinirle ona bağırdım "bu piç için ağlama "sesim depoda yankılanmıştı sinirle Burağa tekme atmaya başladım yüzüne yumruk attım abime baktım sonra Azat abime "vurabilirsin Azat abi".

Ve kulakları sağır edecek o ses ve ardından çıkan o büyük çığlık Eylülü hızla kendime çektim ağlamasına izin verdim "ağla bitanem ağla geçecek bu zamanlarda"aynı şekilde sımsıkı sarılıyordu.
Azat abime baktığımda gözlerinde ki alev halen sönmemişti abime işaret verdim eylülü o devraldı.

Azat abimin yanına gittim silahı aldım şortumun bel kısmına soktum ayağımda topuklu olmasına rağmen boynuna yetişemiyordum ayağımı biraz kaldırdım sarıldım kulağına fısıldamaya başladım "o piç bunu hak etmişti hadi kendine gel sakin ol"belime dolanan ellerle sakinleştiğini anladım kafasını boyun girintime yasladı sessizce konuştu "kardeşime zarar verdi bunu hak etti"evet anlamında başımı salladım saçını karıştırdım elimi ensesine koydum bir süre öyle kaldık.

Birbirimizden ayrıldıktan sonra beraber depodan çıktık peşimizden de bütün adamlarımız abim bana baktı yanıma geldi"ver bakalım o silahı"belimden çıkarıp abime verdim Azat abim bizim yanımıza geldi "Bizim mekana gidiyoruz Alp hadi"abim Azat abime bakıp "kızlar??"Azat abi Alp abime bakıp "onlarda geliyor"dedi.

Arabaya bindik Eylül suskundu konuşmuyordu abim dikiz aynasindan bana bakıyordu dayanamayıp "gine ne oldu Alp ne bakıyorsun ters ters"gülerek"sen ne güzel acı çektiriyon benim aklıma bile gelmemişti adam vurmasakta olurdu Almila Burağın şeyine öyle bastı ki ayağını kaldırınca kan fışkırdı"gülerek "istersen sende de deneye bilirim "dedim gözlerini bana sertce bakıp sustu.

Mekana gelince arabadan indim tabi Eylül ruh gibiydi mekanda herkes bizi tanıdığı için başıyla selam veriyordu önden biz gidiyorduk bizi gören erkekler önce dibi düşmüş gibi bakarken abimleri görünce hiç görmemiş gibi yapıyorlardı bu durum beni gülümsetmişti.

Babamların adamlardan biri koşarak yanıma geldi kulağıma fısıldadı "umut soysal sizinle görüşmek istiyor şu masada"gösterdiği masaya baktığımda umut gülerek bana bakıyordu.

Abimler bana ters ters bakıp bir şeyler diyordu "bak olay çıkarmayın mühim bir komu olmasa senin mekana gelmezdi abi"dedim ensesine vurarak "tamam git ne sikim anlatacaksa anlatsın gözüm üzerinizde ters hareketinde bitti"tamam anlamında kafa salladım.

Umut soysala doğru yol aldım yanına gelince oturduğu lobiye girdim bende oturdum "söyle"diye emir verdim kendimi rahatça koyver gitsin şeklinde oturunca ağa babalarına benzedim.Tabi bu şortla ve topuklularla komik duruyordu.

Öksürmeye başladı ona döndüğümde alaylı bir ifadesi var "annen desem"dediğinde sertçe yüzüne baktım "devam et"diye sert şekilde sesimi çıkardım "elimizde desem yani annen bizim tarafımızda size düşman olduğunu söylesem"yüzümü buruşturarak "ne yani annem banada mı düşman"dediğimde pis pis sırıtıyordu "hayır sana karşı düşman değil abine ve diğer aile fertlerine"gözlerimi kocaman açtım "peki görüşe bilir miyim merak ediyorum yüzünü hiç görmedim"dediğimde onunda yüzü düştü "annen seni görmek için hazır değilmiş"gözlerim dolmuştu kafamı hızlıca başka tarafa çevirdim burnum kızarmıştı kesin ağlamadan önce genelikle böyle olurdu.

Elini omzumda hissetmemle hızlıca ayağa kalktım "neyse ona şunu ilet bundan sonra bende hazır değilim karşıma çıkmasın"donuk gözlerle bana bakıyordu gözlerim dolduğu için her yer bulanıktı koşarak lavoboya girdim kapı hayvan gibi çalınıyordu göz yaşlarım daha akmamıştı kapıyı açınca babamın öküz adamları karşımdaydı "Almila hanım iyimisiniz"sahte gülümsememle"çok iyiyim şimdi izin verirseniz tuvaletimi yapıcam"adam hızlıca uzaklaştı.

Tuvalet kabinlerinden birine girdim klozetin kapağını kapattım bacaklarımı kendime çektim gözlerimde ki yaşlar isteksizce hıp hızlı akıyordu adete yarış ediyorlar.

Annem ortaya çıkmıştı ama beni görmek istemiyordu neden ki neden yani benim ne suçum vardı yine ben yara almıştım yine ben parçalanmıştım gözlerimi sildim tuvaletten çıktım suyu açtım boynuma suyu vurdum göz yaşlarımı sildim bir çok nefes aldım verdim sakinleştim sadece ellerim titriyordu ve burnumun ucu kıpkırmızıydı.

Lavobodan çıktım ve abimlerin locasına doğru yol aldım Azat abimin yanına oturdum bizimkiler içmeye çoktan başlamıştı barmen beni görünce hızlıca yanıma geldi "Almila hanım ne isterdiniz"göz bağı kurmadan "sen bana viski getir"dedim.

Barmen gidince Azat kulağıma eğildi "neden ağladın ellerin titriyor bana yalan söylemeye kalkma"kafa salladım başımı geri attım Azat abime baktım eliyle burnumu sıktı "bıcırık eğer o umut şerefsizi ağlattıysa sıçarım ona"barmenin getirdiği viskiyi tek dikiste içtim gülerek "annem beni görmek için hazır değilmiş"kükremiştim.

Eylül,abim,Azat abim hızlıca bana dönünce gülerek "ben hariç bizim ailenin bütün fertlerine düşmanmış bundan sonra banada düşman olsun aman ne annesi be boşverr. Tarıkkk"barmenin adıyla seslendiğimde koşarak geldi "çabuk bana viski şişesi getir"barmen giderken abimler susuyordu bu kez itiraz etmiyorlardı çünkü söylediğim şeyler onlarıda üzmüştü en çok abimle beni.

Barmen elinde içkiyi bana verdiğinde şişeyi kafaya diktim iyi gelmişti tekrar kafaya tiktim peş peşe diktim sonunda kafam dönmeye başlamıştı takmadım demirlerden tutuna tutuna dans pistine indim tek başıma dans etmeye başladım elimde ki içkiyi kafaya dikip şişeyi yere fırlattım.

Dans etmeyi bırakıp etrafta ki insanları izlemeye başladım yere çömeldim ağlamaya başladım dizlerimi kendime çektim göz yaşlarım serbest bıraktım aklımda hiçbir düşünce yoktu.