22. BÖLÜM

217 20 33
                                    

Gif in bölümle alakası yok! Sadece çok hoşuma gitti :)

Bu bölüm ulkusta için geliyor. Yorumları için kendisine teşekkür ederim. Herkesten farklı olarak yorum yapan tek kişiydi :)

"James'in aradığı şeyi bulana kadar. Hem sen bana yardım edersin hemde dosyanı izleyebilirsin."dediğinde yine gülümsedi. Göz kırptı ve masadan kalkıp gitti.

Kantinden çıkışını izlerken neler yaşadığımı idrak etmek uzun sürmedi. Farkına vardığımda ise arkasından koşturup boş bir koridorda durdurdum onu. "Kabul mü?"dediğinde sırıtıyordu. "Asla! Senin gibi biriyle asla çıkmam. Yalandan bile olsa!"deyip sınıfıma doğru ilerledim.

Zil çalmasıyla birlikte "Kalemlerinizi bırakın arkadaşlar. Kağıtlar arkadan öne doğru gelsin."dedi biyoloji öğretmeni Bay Drew. Hayallerimden sıyrılıp bana gelen kağıtlara kendi sınav kağıdımı da kattım ve önümde oturan Nick'e uzattım. Nick'te aynı şekilde uzatıp öğretmene verdiğinde sınıfta uğultular başladı ve herkes toplandı.

Kendi çantama kalemimi koyarken "Nasıldı?"diyen Nick'e baktım. "Iyi bir sınavdı. Ya seninki?"deyip sınıftan çıktık. Birlikte çıkışa yürüdük. "Fena sayılmaz. Yani aslında son soruda biraz zorlandım sanki."dedi başını kaşıyarak. "Bir sonraki sınavda telafi edersin."diyerek gülümsedim. "Umarım."diyerek o da gülümsediğinde bahçeye çıktık. Anında belimde bir el hissettim.

Her ne kadar rahatsız olsamda bir süredir buna maruz kalıyordum. Kaşlarımı çatıp baktığımda gülümseyerek Nick'e cevap verdi. "Kız arkadaşımı getirdiğin için teşekkür ederim Nick. Evde görüşürüz."deyip beni Nick'in yanından uzaklaştırdı hemen. Hoşçakal bile diyemeden Joe'nun kolunun altında korunmaya muhtaç gibi Abe'in yanına gittim. Abe'e küçük bir selam verdim. Abe ce Joe kendi aralarında bir şeyler konuşmaya başladıklarında hemen kendimi Joe'nun kollarından kurtardım ve üstümü başımı düzelttim.

Etrafa bakınırken Alaina ve bir kaç kız grubunun bana çirkin bakışlar atıp geçtiğini gördüm. Bir bu eksikti. Joe yüzünden bütün kızların nefretini ve kinini toplamadığım kalmıştı. Şimdi bakıyorum da farkında olmadan onu da yapmışım. Hem nasıl nefret etmesinler ki? Joe sevgili olduğumuzu herkese göstermek için öğle yemeğini benimle yiyor ve Alaina'nın yüzüne de 1 haftadır bakmıyor. Bu yüzden evde almadığım ceza kalmadı ama onu sinir etmenin keyfini hiçbir şey kaçıramaz.

Sinirlerimi bozan tek şey Joe'nun sevgilisi olma sıfatım. Bir de yaptığımız anlaşma boyunca sürekli bir arada durmamız ama bunlar sadece dosyamı alana kadar. Sadece sabretmeliyim.

"Sonra görüşürüz."deyip ayrıldık Abe'in yanından. Okul bahçesinden çıkıp Joe'nun başka bir arabasına bindik. Klasik haline gelmiş eve bırakma kuralı. "Evden önce başka bir yere gideceğiz. Bu akşam bana yardım edeceksin."dedi arabayı çalıştırdığında. "Eve ne söyleyeceğim ben?"dedim panikle. "O işi ben hallettim."dedi bana bakmadan. Verilen cevaptan sonra tekrar konuşmaya gerek duyulmayacağını anlayıp pencereden dışarıyı seyretmeye başladım. Bugün izleyeceğim videoyu düşünmeye çalıştım. Bu anlaşma başladıktan neredeyse 2 hafta sonra dosyama ulaşmama az kaldı. Nihayet babamın ve annemin anılarına ulaşacağım.

Araba kocaman bir şirketin önünde durduğunda Joe'ya baktım. "In hadi."deyip benden önce indiğinde onu takip ettim. Şirketin kapısından girdiğimizde elimi tuttu. Hemen ellerimize baktım. "Gerekli."diyerek beni bir asansörün içine çekti. Çıkacağımız katın düğmesine bastıktan sonra beklemeye başladık. "Biraz gülümse."dedi kendi de sırıtırken. Yapmacık bir gülüş attığımda yaklaşıp kulağıma fısıldadı. "Soru sorulmadıkça konuşmak yok."deyip geri çekildi. "Gülümse!"deyip tekrar sırıtmaya başladık birbirimize. Yapmacık gülümsemesine bakıldığında oldukça komikti aslında.

En sonunda asansör durup kapılar açılınca hızlıca bir odaya yürüdük. Odaya girmeden "Macy bana büyük kutu bulabilir misin?"diye bir kadına seslendi Joe ve cevabı beklemeden içeri girdik. Joe elimi bırakıp hemen dolaplara yöneldi ve tarihlerine bakarak bir kaç tane dosya çıkardı. Sonra başka bir dolaba gidip bakınmaya başladı. "Neden sürekli gülümsedik?"dedim asansördeki halimizi hatırlayıp. Joe cevap vermeden az önce kutu istediğimiz kız kapıyı çalarak içeri girdi. "Kutunuz Bay Jonas. Başka bir şey var mıydı?" "Hayır Macy. Teşekkürler."diyen Joe yine dolaplara döndü. Kaba şey! N'olucak!

Kadına nezaketen gülümsediğimde o da bana gülümsedi ve odadan çıktı. "Asansörlerde kamera var. Çıktığımıza en çok James'in inanması gerekiyor."dedi topladığı dosyaları masaya getirip. "Dosyaları kutuya koy!"diye söylenip dolaplarla ilgilenmeye devam etti.

Homurdanarak dosyaları yerleştirdim kutuya. Elindeki bir kaç dosyayı kutuya gelişigüzel attıktan sonra kutuyu eline aldı ve odadan çıktık. Elimden tutmaya devam edip asansörün önüne geldik. Yardımımla asansöre bindik ve sevgilicilik oynamaya devam edip şirketten çıktık. Kutuyu arka koltuklara koyup arabaya bindi.

"Ne yapacaksın o kadar dosyayı?" dediğimde çoktan yola çıkmıştık. "Akşam birlikte çalışacağımız derslerimiz."dedi bana bakmadan. "Benim dosyam ne olacak peki?"dedim korkuyla. "Videonu izleyeceksin eve gidince. Endişelenme!"dedi gülümseyip.

Bu ara ne kadarda çok gülümser oldu bu çocuk. "Işin içinde sen olunca endişelenmemek oldukça zor."deyip pencereme döndüm. Yüz vermek istemiyordum. Zaten sevmiyordum. Hem o bana soğuk davranırken ben tam tersini yapamam.

"Benden hiç mi hoşlanmıyorsun?" dediğinde yüzüne baktım bir süre. "Geçerli tek bir sebebim bile yok."deyip pencere tarafına tekrar baktım. Oluşan sessizlik eve kadar sürdü. Arabadan hemen inip kutusunu aldı ve birlikte eve girdik. Salona ilerleyip sakince videomu getirmesini bekledim. Heyecanlıydım ama bunu belli etmemek için çabalıyordum. Sonuçta kendi adıma zor zamanlar geçiriyordum ve bunu izlemek benim hakkımdı.

Kutuyu salona bırakıp yukarı çıktı. Kendimi sıkıntıyla koltuğa bırakıp beklemeye başladım. 10 dakika sonra üzerini değiştirmiş bir şekilde elinde bilgisayarıyla geldi. Yemek masasına oturup bilgisayarını açtı ve beni çağırdı. Bilgisayara en yakın sandalyeye oturdum. "Aç bakalım dosyanı."deyip bilgisayarı bana çevirdi.

"Şifreyi gir."

"Şifre mi? Ne şifresi?"

Dayanamayıp yeni bir bölüm yayınlıyorum. Evet ne düşünüyorsunuz? Yorum yapın mutlaka. Bir sonraki bölümü dayanabilirsem Perşembe günü atmayı planlıyorum. Dayanamazsam Pazar gün gelir. Sizi seviyorum :)

BELLEK|DemiLovato&JoeJonasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin