>Harry'nin Anlatımı<
Saçlarımı öne eğerek aynanın karşısında karıştırdım. Sonra ise eski konumumu alarak düzelttim.
Kendime baktım ve aynada bir öpücük gönderdim.
"Çok yakışıklısın oğlum." Sırıttım ve karnıma, dövmeme dokundum. "Bir kız olsam kendimle yatardım. Yani, Harry Styles ile..."
"Yatmak" sözü ile aklıma Amber gelmişti. Böyle cinsel şeyler düşününce aklıma o geliyordu.
Eskisi gibi olmak istiyordum. Teninin benim olmasını istiyordum. Hiç bir şey demeden ona dokunmak istiyordum. Sadece dokunmak...
Sonra ellerimi kalçasında gezdirmek...
Daha sonra bu güzel parmakları onun içinde hissetmek.
Siktir...
Küçük Styles harekete geçmeden kendimi durdursam iyi olur yoksa odasına gidip onu becereceğim.
Ve bir siktir daha. Danielle orospusu geldi. Hayatımızı mahvetti.
Keşke onu sikmeseydim. Buna bile değmezdi o sürtük.
Ama Amber Liam ile çıkarak hayatının en büyük hatasını yapmıştı. İşleri daha çok zorlaştırmıştı. O bunu yaptığı için ben de onu Danielle ile kıskandırmaya çalışıyordum. Oysa anlaşmada Danielle ile sadece yardım alış verişinde bulunacaktım.
Ama Amber...
Onunla konuşmaya çalışmak en iyisiydi. Yol yakınken gönlünü alabilirdim belki.
Odamdan çıktım. Onun odasının önüne geldim. Odalarımız yan yanaydı.
Kapıyı çalmadan açtım.
Onu görünce ne yapacağımı şaşırdım.
Üzerindeki bornoza sarıldı. Sırıttım.
"Çabuk çık odamdan! Ya beni çıplak görseydin?!" Sırıtmaya devam ettim. Ona birkaç adım attım.
"Seni çıplak gördüm zaten, sorun değil." Sırıtmaya devam ettim. Kaşları çatılmış bir şekilde bana bakıyordu.
"Kaç defa gördüm, hatırlamıyorum." Elim ile saymaya başladım.
"İlk gün, uçakla giderken, veya eve döndüğün zaman..." Elimle ona gösterdim.
"Üç kez görmüşüm. Yetmez mi?" Sinirle bana bakmaya devam ediyordu. Mavileri koyulaşmıştı.
"Siktir git odamdan." Sırıtmaya devam ederek yanına geldim. O da her adımımda geriye doğru gidiyordu.
"Bu laf sence de artık çok demode olmadı mı?" Gözlerimi mavilerine diktim. Yanımdan hızla geçti. Onu tutmadım.
"Seni odamda istemiyorum." Arkamı döndüm. Yani ona döndüm. Her neyse ondan işte.
"Ah, hadi ama." Aynada saçımı düzeltirken konuşmaya başladım.
"Aramızda ne var? Eskisi gibi olalım artık." Ayağıyla yere vurdu sinirle.
"Yaşanan onca şeyden sonra nasıl olur da hiçbir şey olmamış gibi davranırsın? Ve nasıl olur da benim böyle davranmamı bekliyorsun?" Ofladım. Yatağının yanındaki kanepeye oturarak sağ bacağımı sol bacağımın üstüne attım.
"Çünkü Liam ile çıkarak olayı büyüttün. Eski hayatımıza devam edebilirdik." Ellerini ıslak saçlarına getirdi.
"Anlamıyor musun? Senin bir bebeğin olacak. Vicdanımın rahat edeceğini felan mı düşünüyorsun?" Ayağa kalktım ve ona doğru yaklaştım. Bu sefer hiçbir yere gitmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Bad Cousin (MPC2) |Harry Styles Fanfic|
Fanfiction"Hiç degişmemişsin." Dedi, elini yanağımda gezidirken. Artık bana dokunmasını özlediğimi fark etmiştim. Dokunuşları her zamanki gibi tutkuluydu. "Sen de değişmemişsin Harold." Alaylı bir gülümseme bıraktı yüzüne. Ve fısıldadı kulağıma; "Çok değişti...