Merdivenleri de düşüne düşüne geride bıraktığımda odaya girdim çünkü nane kokusu buraya kadar geliyordu ve o kokuyu takip etmiştim.
"Hey."
Harry, elini belime sardı.
"Seni özledim. Sanırım öpeceğim."
Dudaklarını dudaklarımda hissettiğim zaman bunu ne kadar özlediğimi fark ettim. O kadar özlemiştim ki dudaklarını sadece bana saklamak istiyordum.
Ki, bu dudakları sadece ben öpebilirim.
Gözlerimi kapatıp elimi ensesine koydum. Dudaklarını bu sefer ben sömürüyordum.
Elini kalçama getirip sıktığında ağzının içine inledim.
Birkaç saniye sonra ayrıldık.
"Çok özlemişim." Gülümsedim. "Ben de."
"Briana ne dedi?"
Sıçtım.
Beraber oturduk.
"Dinliyorum."
Yutkundum.
İşte şimdi bittim.
Briana korkuyor ama benim de şu an o korku içime doldu.
Lütfen bir şey olmasın.
Beni korkutan şey o değil.
Beni korkutan şey, Harry'nin tekrar Liam ile yüzleşmek istemesi...
"Şey..."
Ellerimi birbirine kenetledim. Bu sırada o da oturuşunu dikleştirmişti.
"Ne?"
Tekrar yutkundum. Bunu yaptığımda gözleri yeşilin en koyu tonunu almıştı.
"Sabahtan beri yutkunmaktan başka hiçbir bok yapmıyorsun."
Gözlerini bana dikince korkunun gitmesine engel olmuştu.
"Yoksa kötü bir şey mi oldu, Amber?"
Masada duran sürahiyi alıp yanındaki bardağa su doldurdu. Onu dudaklarına doğru götürerek suyu içmesini izledim.
İşi bitince kolu ile dudağını sildi.
"Eğer kötü bir şey var da bana söylemiyorsan..." Tekrar bana baktı. "Ya da söylemezsen..."
Gözlerimi kapattım.
"Liam, Briana'ya zorla sahip olmuş."
Gözlerimi açıp ona baktım.
Bunu ben mi söyledim?
Kelimeler dudaklarımdan o kadar hızlı dökülmüştü ki, hiç bir tepki veremiyordum. Sadece boş bir surat ifadesi ile Harry'ye bakıyordum.
Ne yapacağını ben de merak ediyordum. Bundan sonra ne olacağı hakkında bir fikrim yoktu.
Tek bir fikrim var; Harry, korkunç bir yüz ifadesi ile şu an bana bakıyor.
Gözlerini kaçırıp yere bakmaya başladı. Gözleri her yerde geziniyordu ve hiç sabit kalmıyordu.
Biraz daha böyle devam ederse gözleri yerinden fırlayacak (!)
"B-Ben..."
O, böyle davranırken ister istemez kendimi suçlu hissetmiştim.
"H-Harry?"
Ellerini yumruk yapmıştı. Bunun ne demek olduğunu bilmesem de çok sinirli olduğu zaten anlaşılıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Bad Cousin (MPC2) |Harry Styles Fanfic|
Fanfiction"Hiç degişmemişsin." Dedi, elini yanağımda gezidirken. Artık bana dokunmasını özlediğimi fark etmiştim. Dokunuşları her zamanki gibi tutkuluydu. "Sen de değişmemişsin Harold." Alaylı bir gülümseme bıraktı yüzüne. Ve fısıldadı kulağıma; "Çok değişti...