Kabus (Simon&Amber)

226 32 7
                                    

Gözlerimi açtığımda karanlık dışında bir şey göremiyordum. Sonra her zamanki gibi o belirdi. Kırmızı gözleri doğrudan beni nişan alırken hissettiğim saf dehşet geri adım atmama neden oldu.
Her seferinde benzer şeyleri söyleyen derin sesini duydum. "Sen benimsin, bana aitsin Simon. Benden gelen bana geri dönecek, kaçışın yok oğlum."
Oğlum...
O canavarın bana neden oğlum dediğini bilmiyordum. Garip bir şekilde ait olduğum yeri bulmuş gibi hissediyordum. Fakat aynı zamanda saf dehşet bedenimi ve ruhumu ele geçiriyor, yanına yaklaşmama izin vermiyordu.
Sonra her zaman olduğu gibi altımdaki zemin çatırdadı ve çökmeye başladı. Boşluğa doğru düşerken uçurumun tepesinde onu görebiliyordum. Gölgeler her tarafımı sarıp gözlerime ve ağzıma doluyor, nefes almamı imkansız kılıyordu. Ciğerlerimin sıkıştığını ve göz kapaklarımın giderek ağırlaştığını hissettim.
Yattığım yerden sıçrayarak uyandığımda boğazımın bıçakla yarılmış gibi acıdığını fark etmiştim. Sırılsıklam olmuş, ter içinde kalmıştım. Yatağın yanındaki pencereyi açıp su içmek için mutfağa yöneldim.
Ailemizin bir kaza ile parçalanmasının üstünden beş yıl geçmişti. Şimdi on iki yaşındaydım, Amber ise on yaşındaydı ve hala Josh'a tapınıyordu. Hatta onun yatağı benimki gibi misafir odasında değil, Josh'un odasındaydı. Bu durum ara sıra sinirlerimi geriyordu. Sonuçta onun abisi bendim, şimdiye kadar onunla ben ilgilenmiştim. Ama Amber bunu görmemekte ısrarcıydı.
Uzun koridoru geçtikten sonra iki kişinin konuşmasını duydum.
"Her gece uykusundan çığlıklara uyanıyor bıktım artık. Ne uyku kaldı ne de huzur. Hele o turuncu olan yok mu yapıştı çocuğuma bırakmıyor." Duyduğum ses kesinlikle amcama aitti.
"Ailelerini kaybettiler Paul. Biraz daha anlayışlı olmalısın. Gidecek başka yerleri yok." Bu ses de yüzde yüz halama aitti.
"Josh'un hasta olduğunu biliyorsun Stacey, durumu gittikçe kötüleşiyor. Bu kadar hastane ve ilaç masrafı varken o ikisine de bakabilmemiz imkansız."
Kafamı hafifçe kapıdan uzattığımda halamın ağladığını gördüm.
Josh'un kan kanseri olduğu iki ay önce belli olmuştu. Tedaviye cevap vermiyordu. Kemoterapiye geçen hafta başlamıştı fakat ondan da fayda sağlanamamıştı henüz.
Sessizce odama geri döndüm ve kendimi tekrar uyumaya zorlayarak kabuslarıma geri döndüm.
Bu bölümün bayağı bir kısa olduğunu biliyorum ama elimde olan bişey yok. Simon ve Amber'ın sadece bir bölümü kaldı ki o biraz uzun sürecek gibi çünkü yetimhane zamanlarını anlatacak. Herkese iyi okumalar! ^^

Safkan Canavar (CreepyPasta OC)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin