Haber

298 35 9
                                    

İçeri girdiğimizde televizyonun önündeki koltukta Jeff'in uyuduğunu fark ettim.

Slender birden karşımızdaki kolukta belirince ister istemez yerimden sıçradım. ''Konuşmak istediğinizi söylemiştiniz?'' diyerek bize baktı. Jeff Slender'ın sesini duyunca homurdanarak yattığı yerden kalktı.

Dördümüz geniş koltuğa çok rahat oturmuştuk. ''Jane geri döndü.'' Diyerek konuya giriş yaptı Jeff. Slender'ın ses tonundan ne düşündüğü kesinlikle belli olmuyordu. ''Tek kişiyle baş edememiyor musunuz?''

Masky ne diyeceğini bilemez haldeydi. Aslında hepimiz öyleydik. Sonuçta böyle bir tepki beklemiyorduk. ''Zalgo ile bir alakası olabileceğini düşünüyoruz.'' Dedi Hoodie.

Bu sözlerin üzerine biraz olsun dikkatini çekmiştik. ''Claire'in burada ne işi var peki? Size bilginin nasıl büyük bir gücü olduğunu söylemiştim.'' Sesi sakin çıksa da kızdığı belliydi. ''Mutfakta konuşurken kulak misafiri olmuş.'' Dedi Masky.

''Aslında size söylemem gereken bir şey var Slender.'' Dediğimde kimsenin konuşacağımı düşünmediği belli oluyordu. ''Diğerlerinin bundan haberi var fakat sanırım sizin yok. Evde yani eski yanan evimde bulduğum bir kitap vardı. Orada sizin hakkınızda ve diğer yaratıklar hakkında bilgiler vardı. Zalgo hakkında bir şey yazmıyor olsa da ismini daha önceden bildiğimi öğrenmeniz iyi olur diye düşündüm.''

Slender biraz kafası karışık görünüyordu. Sanki bana söylemesi gereken karmaşık bir şey varmış da nasıl açıklayacağını bilemiyormuş gibiydi.

''Töreni erkene alıyorum. Mührünü ve zihinsel direncini erken alman hepimizin yararına olacaktır. Yarın benim yanına gelmemi bekle Claire. Size gelince,'' dedi başını Masky ve Hoodie'ye çevirerek. ''Siz bu konuda bilgi edinmek için her şeyi yapmakta özgürsünüz. Ormana tuzaklar kurmakla başlayın.'' Dediğinde ikisi de kafasını sallayarak onayladı.

Merdivenlerden birisinin indiğini duyunca hepimiz o tarafa baktık. Merdivenlerden inen kişi benim yaşlarımda görünen bir kızdı. Beyaz saçları ve gri teni vardı. Ayrıca kabarık elbisesi sürekli tökezlemesine neden oluyordu.

Göz göze geldiğimizde kız Slender'ın yanındaki sandalyeye oturmuştu. ''Bu kim baba?'' diyerek Slender'a döndü. Ben hala kızın Slender'a baba diye seslenmesinin şokundaydım. Herhalde mutfağı kan içinde bulsam bu kadar şaşırmazdım.

''Bu Claire Storm. Claire, bu da benim kızım Ally.'' Dediğinde şokun ilk dalgaları geçiyordu.

''Storm? Tina ve-'' Ally'nin sözü Slender tarafından yarım kesilmişti. ''Bu konuyu seninle daha sonra konuşuruz Ally. Şuan olmaz.'' Diyerek kızını susturdu Slender. Aklımda daha fazla soru işareti oluştuğunda Slender ve Ally'nin yanından ayrılmış eve dönüyorduk.

Ev normalden sakindi. Lazari ve Ben bir tür dövüş oyunu oynuyorlardı ama Lazari'nin pek iyi bir iş çıkardığını söyleyemezdim. Arkalarında ki koltukta oturan Sally sürekli Lazari'ye hangi tuşlara basması gerektiğini söylüyor, Lazari de elinden geldiğince talimatlara uyuyordu. Maçın kazananı tabii ki Ben olmuştu.

Karnımın acıktığını hissederek mutfağa doğru ilerledim. Fakat buzdolabında bira ve kahve stoğundan başka hiçbir şey yoktu. Tam acıktığımı söylemek için oturma odasındakilerin yanına gidiyordum ki kapı çaldı.

Kapıyı açan kişi Jeff oldu. Sanki birisini bekliyormuş gibi kapıya en yakın yere oturmuştu ve sürekli gözü kapıya doğru kayıyordu. Kapı açıldığında gelenlerin Toby ve Clock olduğunu gördük. Kahkahalarla gülüyorlardı. Kapı kapanmadan önce polis arabalarının sirenlerini duydum.

Hiç kimse sirenleri takmıyor gibiydi. ''Sirenleri duymadınız mı?'' diye sorduğumda herkes garip bir şekilde bana baktı. ''Slender eve yaklaşanların zihinleriyle oynuyor. Hiç kimse, bizim dışımızda, bu ormanda bize ait olan yapıları göremez. Onun için endişelenmene gerek yok.'' Diye açıkladı Clock.

Bu sırada Toby elindeki pizza kutularını önümüzdeki sehpaya koyuyordu. En son da elindeki siyah poşeti yeni aramıza katılmış olan Jack'e fırlattı. ''Pizzacıyı getirdik senin için.'' Dediğinde herkes kahkahalara boğuldu.

Açlıktan ölmediğim için mutlu bir şekilde pizzama gömüldüğümde film açmayı önerdiler. Ben elindeki film arşivini getirdiğinde yaklaşık yarım saat boyunca karar verilemedi. Ama sonunda bir film seçtiklerinde saat on ikiye geliyordu.

Herkes mutlu bir şekilde film izleyip pizza yedi. Sanki normal bir ailenin normal bir pazar akşamıydı. Tek fark bu aile biraz kaçıktı o kadar. Çığlık atılacak yerlerde kahkaha atıyorlar, filmdeki katilin yaptığı hatalardan ve kurbanların ne kadar salak olduğundan yakınıyorlardı.

Uyku ağır basmadan önce son gördüğüm şey filmin kapanışıydı.

Safkan Canavar (CreepyPasta OC)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin