37. bölüm~seni çok ama çok seviyorum!~

172 14 63
                                    



Son iki aydır çekimler ızdırap gibi geliyordu. Yok yok oyunculuk bana göre değilmiş kardeşim. Yong'la oturup didişemiyoruz bile. Üstelik o kiçibenin yüzünü görmektende bıktım. Saçını başını yolasım geliyor yellozun. Bugün kiss sahnesi çekilecek. Düşün yani ben ve Yonghwa! Kiss diyorum. Herkes evli olduğumuz için bunun rahat geçeceğini düşünüyordur eminim. Dizinin son bölümü olmasına içten içe seviniyorum doğrusu. Altıma vişne çürüğü bir şort giyip üstüme azıcık transparan mor bir kısa kollu gömlek giydim. Çantamı alıp çıktım. Yong bana aşağıda beklediğine dair bir mesaj atmıştı. Kahvaltı bile etmeden yanına indim. Gerçekten bu dizi işinden çabucak kurtulmak istiyorum. Beyefendi beni görünce genişçe gülümsedi.

"Bugün her zamankinden daha güzelsin hayırdır.".

"Çekimler bitiyor."

Deyip arabaya bindim. Yolda hiç konuşmamıştı. Geldiğimizde hemen üzerimizi değiştirip çekimlere başladık. Bu sahneye kadar Ji Sung'a aşık kız rolünü oynamıştım ama buradan itibaren Yong'a karşı olan duygularımı fark etmiştim. Yong yani Mike başka bir kıza gitmek için yanımdan geçip giderken ona söylemem gereken iki kelime vardı. Aaah pislik Yonghwa! Bu sahnenin olduğunu bildiği için sabah öylesine sırıtıyordu demek. Ona seni seviyorum demem gerekiyordu ama ben öylece susuyordum. Yönetmen delirme noktasına gelmişti. On beşinci çekimde hüsranla sonuçlanınca başındaki şapkayı alıp yere çarptı.

"Yah! Elif-sshi neden bunu yapamıyorsun. Kocana seni seviyorum demenin nesi zor?"

Aah Yönetmeniimm bir bilsen gerçekleri. Yarım saat mola verdiğimizi söyleyip giderken Yonghwa'nın yanına yaklaştım ama o bana ters bir bakış atıp gitti. Neden atar yapıyorki şimdii? (Acaba nedeen? Kızım çocuğu herkesin önünde rezil ediyorsun ah nasıl olurda seni seviyorum demeyi beceremezsin. Bak bu taş kılıklı cidden başka bir kıza gitçek haberin ola!) Yah! Kiçibe saçmalama istersen! Yonghwa benden başkasına bakmaz bir kere. (Tabi canıım. Şu ilerde bir kızla yayıla yayıla gülüşen senin Yong'un değil mi?) Ne? Gözlerim sinirle karşıya döndü. İçimdeki kiçibe haklıydı. Yong ileride gözlerden baya uzakta bir kızla oturup sohbet ediyordu. Parmaklarımı kütletip emin adımlarla haspaya doğru ilerledim. Diplerine girene kadar beni göremediler bile. Bu kız okuldaki öğrencilerden bir yan rolde oynuyordu. Gerçekten güzel bir kızdı. Beni görünce yüzündeki gülümseme soldu ve

"sonra görüşürüz!"

Diyerek masadan ayrıldı. Hele bir görüşmeyi denesinde ben görüşeyim onla!

"Ooo Yong Bey keyfiniz yerinde. Ne arzu ederdiniz giden haspadan başka? Söyleyin getirelim!"

Bir anda patlayıvermiştim. Dur lan ben bile kendime şaşırıp kaldım. Yonghwa da sinirle bakıyordu.

"Saçmalama Elif.".

"Ben zaten saçmalarım. En büyük hobim saçmalamaktır."

Noluyor bana ya? Ben ciddi ciddi kıskançlık krizine girdim liseli ergenler gibi atar yapıyorum çocuğa!

"Sen beni kıskanıyor musun?"

Al işte Yong'unda diline düştü kıskançlığın Elifcim aferin sana!

"Ne münasebet canım!".

"Elif senin sorunun ne biliyor musun? Duygularını bir başkasına açmaktan korkuyorsun. Seni seviyorum bile diyemediğin kocana başkaları gelip seni seviyorum dediğinde neden zoruna gidiyor peki? Bu yüzden beni kıskanmaya hakkın yok Elif! Beni korkakça sevmene gerek yok! Herkes sayende arkamızdan konuşacak durumda. Bir kadın sevdiği adama neden seni seviyorum diyemez? Ya o adamı sevmiyordur ya da utanıyordur. Ama seninki utanç boyutunu çoktan geçti Elif. Ben de kararı mı verdim. Eğer böyle devam edeceksen üzerimde hiçbir hükmün yok. İkimizde özgürüz!"

Umduğum  ve bulduğumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin