16. BÖLÜM "TATİL"

4.6K 204 15
                                    

Bölüm şarkısı Tris & Four ~ Warrior

16. BÖLÜM "TATİL"

Hayatını fikirleriyle, düşleriyle büyütebilirdi bir insan. Kalbinde bir insana yer açarak büyütebilirdi. Hayallerinde onu görmek isteyerek hayatını rengarenk merdivenlere çevirebilirdi. Rengarenk merdivenlerden düşlerini avuçlarında sıkı sıkı tutarak çıkabilirdi.

Ancak insanlar hayatını küçültmeyi seçmişti. Değil bir insanı kalbine almayı, yanında istemiyordu bile. Sessizliğin içinde bir buz kütlesi olmayı seçmiş, buzdan duvarlarını etrafına örüp, seslerin duvarlara çarparak kendisine ulaşmamasını sağlamıştı. Ancak hâlâ gözyaşları buzdan duvarlarını doldururken, birinin onun yanında olmamasına ağlıyordu. Oysaki bilmiyordu. Kendisi o yardım edenleri duymuyordu, görmüyordu.

Nevra başını arabanın camına yaslarken, bir anda fikrini değiştirip, onlara yardım etmeyi seçen Ayla'yı dinlemeye çalışıyordu. Elleri kucağında birleşmiş, sık nefeslerinin cama çarpmasını seyrediyordu.

"Şimdi size söylediğim gibi hapishaneye gitmeden önce benim gibi polis kıyafetlerini giyeceksiniz. Onlara, Türkiye'den bana yardım etmek için sizin de geldiğinizi söyleyeceğim. Ayrıca Bartan hakkında Gizem, Ufuk ve Erim'den bilgi alacağımızı söyleyeceğim ve kolayca içeri gireceğiz. Sonrası zaten kolay. Gizem, Ufuk ve Erim de polis kıyafetlerini giyecek. Tabii onlara tanınmamaları için şapka vereceğiz. Onlarda orada karşılaştığım Türk arkadaşlarım olacak. Bizi geçirmek için dışarıya çıkacaklar ve kaçacağız."

Nevra başını camdan çekerken, göz ucuyla Ayla'ya baktı. Ona hâlâ güvenmesede, onun boş yere ya da plan için onlara yardım etmeyeceğini biliyordu. Ayrıca Ayla'nın onlarla beraber olması büyük şanstı.

Bartan arabayı sürerken, az bir yolları kaldığını fark edip, direksiyonu daha sıkı tuttu. Bu işe Nevra için girmişti ancak Ayla olmadan Erim'leri kolayca çıkaracağını düşünmüyordu. Bu yüzden Ayla'yı yanlarına almayı kabul etmişti zaten. Bir anda aklına düşen abisiyle gerildi. Abisini orada bırakacak olmasına kendine yediremiyordu ancak yapmak zorundaydı. Nevra için yapmak zorunda olduğunu biliyordu.

"Çok geçmeden fark edeceklerini biliyorsun değil mi? Ne Amerika'da ne de Türkiye'de bir süre gözükmemeliyiz." Bartan direksiyonu sağa kırarken, dilini dişlerinde gezdirdi. Çenesi kasılmıştı ve yakalanırlarsa ne yapması gerektiğini düşünüyordu. Ancak Bartan yenilmeyecekti. O kolay bir insan değildi. "Tayland'a gideceğiz." Dikiz aynasından Nevra'ya baktı ancak Nevra ona baktığını fark etmemişti. Epeyce dalgın görünüyordu. "Birkaç gün orada kalıp
tatil yapmamız iyi olur."

Deniz, Bartan konuştuğu için dinlediği şarkının sesini kısmıştı ancak son söyledikleriyle aniden kulaklarındaki kulaklığı çıkardı. "Abi Allah aşkına suçlu olarak görüneceğiz. Polisler peşimizde olacak ve biz tatil yapacağız öyle mi? Git işine abi!" Bartan göz ucuyla yanındaki Deniz'e bakarken aniden kafasına sert bir şaplak attı. "Düzgün konuş lan! Bir şey biliyorsun da konuşuyorsun bir de. Suçluluları iade etmeyen ülkeler arasında Tayland var ve biz oraya gideceğiz. Birkaç gün orada kalacağız. Ortalık durulana kadar. Eğer durulmazsa iki hafta bile kalabiliriz."

Deniz Bartan'a şokla bakarken, Ayla bir kez daha Bartan'ın akıllı bir adam olduğunu anlamıştı.

"Bizim havalimanından geçmemiz imkânsız. Çoktan kimliklerimiz bütün polislere duyurulmuş olur." Nevra öne doğru eğilip, sesini Bartan'a duyurmaya çalıştı. Tüm camlar açık olduğundan ve Bartan'ın çok hızlı gitmesinden dolayı rüzgâr, sesini bastırıyordu.

"Sahte kimliklerimiz olacak, mavi."

Ayla, Komiserin yanına giderken, terleyen avuçlarını yumruk haline getirip, dik durmaya çalıştı. Bartan, Nevra ve Deniz'e polis kıyafetleri giydirtmişti ve şuan onlar kapının önünde onu bekliyorlardı. Ayla, komisere gerekli açıklamayı yapacak, bilgi almak için ondan izin alacaktı.

TEHLİKELİ İNTİKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin