19. BÖLÜM "YENİDEN"

3.7K 165 10
                                    

Bölüm şarkısı David Archuleta ~ Crush

19. BÖLÜM "YENİDEN"

Bir gölgenin üzerime düştüğündeki durağanlılığı, yaşamımın acı tadını kararlaştırıyordu. Yeni bir hayata sert adımlarla yüzümdeki yapmacık gülümsemeyle giriyordum. Mavi gözlerimin maviliği dermansız, huzuru içine çeken bir karanlığa dönüşmüştü.

Ellerim tutmuyordu artık. Ellerim kimseyi hissedemiyor, kimseye dokunamıyordu. İnsanın unutkanlığı kötü bir şey olarak bakmasını anlayamayacak kadar unutmaya muhtaçtım. Pişmanlık dolu yüreğimin sert kayaların altında yattığını, çığlıklarını ellerini kulaklarına kapatarak kimsenin duymadığını anlıyordum.

Çaresizdim ve çaresizlik, yalnızlığın karanlık korumacısıydı. Çaresiz olduğum, düştüğüm müddetçe yalnız olmaya mecburdum.

Kaybeden bir düşkün.. pişman bir düşkün.. aciz bir düşkün.

Sırt çantamı tek koluma atarak kapıyı çektim. Evin boğuk rüzgârı içimi daraltıyor, beni sıkıyordu. Babamın hâlâ az önceki kavgamıza dair söylendiğini biliyordum.

"Nereye gittiğini, ne yaptığını bana söyleyeceksin!"

Titreyen ellerimle yüzümü ovalayıp, gözlerimi sertçe yüzüne diktim. 2 ay. Erim'den ayrılıp, Tayland'dan gittiğim 2 Ay. Bu iğrenç dünyaya geri döneli sadece 2 ay olmuştu ancak dayanamıyordum. Yorgunluğum beni git gite tüketiyor, benden bir parça koparıyordu.

"Ben annem değilim, baba! Benimle, seni terk eden annem geri gelmiş gibi konuşuyorsun! Sana söyledim. Evden kaçmadım!"

Hınçla nasırlı parmaklarıyla çenemi sıkı sıkıya tuttu. "Evden kaçtığını biliyorum! Dışarıda ne yaptın ha! Annen gibi bir fahişe mi oldun yoksa?"

Hızla onu geriye doğru ittim. Yaşlı bedeni sendelemişti ancak duvarı son anda tutmuştu. Gözyaşlarım son 2 ayda beklediği gibi akmaya başlamıştı. Nasıl bir baba kızına fahişe derdi? Nasıl iğrenç bir baba bunu yapardı? Vücudum tir tir titrerken, gözlerini kısıp vücuduma bakan ondan korunmak istedim. Hangi kız babasından korunmak isterdi? Ben istiyordum. Kollarımı bedenime dolayarak geriye doğru bir adım attım. Dişlerini sıkarak hırladı. "O lanet olası bedenini kime sattın, Nevra!"

Hıçkırdım. Boğazım düğüm düğüm oluyor, nefesimi emiyordu. "Sus artık! Sus!" Hızla arkamı dönerek kapıya doğru koştum. Kolumu tutan eliyle elim kapının kolundan kaydı ve dengemi kaybederek yere kapaklandım. Başımı iki yana sallayarak ona baktım. Ondan artık nefret etmiyordum. Ona karşı hissisliğim nefret değildi. Sadece bir boşluk. Her yanımı kaplayan büyük bir boşluk..

"Ben fahişe değilim," diye haykırdım. Çığlık çığlığa bir şeyler söylüyor, güçsüz ellerimle yere vuruyordum. Hızla bana doğru eğildi ve ensemin hemen üstündeki saçlarımı tutup, geriye doğru çekti. Acıyla inleyerek elini çekmeyi denedim ancak hiçbir şey yapamıyordum. Görüntüler önüme geldikçe Buğra'nın babama bu kadar benzeyişi canımı yaktı. Belkide Buğra'ya aşık olduğumu sanmam, babama karşı sevgi eksikliğimdi. Babamdan görmediğim sevgiyi ondan görmek istemiştim.

TEHLİKELİ İNTİKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin