Bölüm şarkıları;
Shawn Mendes ~ Bring It Back
Sia ~ Fire Meet Gasoline24. BÖLÜM "VİCDAN"
●
01:40
Saatin acımasız sesi sevdiğini kaybeden insanın kulaklarına sağırdı. Koridorlar acıyı paylaşıyor, başlarını eğik tutuyorlardı. Bir hayali kaybeden, karısını kaybeden, kendisini kaybeden, annesini ve babasını kaybeden insanların yüklerini taşıyordu o koca omuzlarında koridorlar.
Ölümün kokusu vurmuştu hastaneleri. Bir virüs gibi yayılıyor, genizden akıyordu umutsuzluk. Önce o boşluk hissi, daha sonra o boşluğu dolduran eski insanların parçaladığını şimdiki insanlardan alan umutsuzluk. Umutsuzluk 'mutsuz'du. Bu yüzden vurmuştu o güzel insanları tam gülüşünden.
Polislerle çevrelenmiş koridorda Elvan'ın ifade vermesini izliyordum. Annesi evinde ölü bulunmuştu ve birisi tarafından vurulmuştu. Erim ve Deniz ise polisler geldiği anda bir yere kaybolmuşlardı ve onlar için endişelensemde, gitmelerinin en doğrusu olduğunu biliyordum.
Elvan'ın ifadesini alan polis bana doğru dönerken bir an gerildiğimi hissettim ancak hiç bir şey olmamış gibi davranmaya çalışarak yerimde dikleştim.
"Siz Elvan Hanım'ın neyi oluyorsunuz?"
Adama fazla bakmamaya dikkat ederek "Arkadaşıyım," dedim. İç sesim bile korkmuş görünüyordu. 'Sence bu adam yüzümüzü görmüş müdür? İçeride çürüyecek miyiz, sarı cadı? Seni bilmem ama ben daha çok gencim!'
"Ben de.."
"Efendim?" Bana tuhaf tuhaf bakan iki çift gözü umursamadım ve onu ben dememiş gibi davranmaya karar verdim.
"Peki, Nevra Hanım.. Nevra'ydı değil mi?" Adamın soru dolu gözlerine tekrar bakmamaya çalışarak başımı salladım. Az konuşmak benim için en doğrusu olacaktı.
"Olay gerçekleştiğinde Elvan Hanım'laymışsınız. Peki, şüphelendiğiniz birisi var mı?"
Dudaklarım bir anda gerilirken bu ihtimali Elvan'ın söylemediğine emin olabilmiştim. Yavaşça yanında olduğumu hissetmesi için beline koyduğum elimi çektim. Elvan elini çekmemle birlikte hızla ayağa kalktı ve koridorda son hızla ilerleyip karşısına çıkan polisle duraksadı. Gözlerim tekrar ifade verdiğim polise döndü. "Elvan'ı taciz etmeye çalışan bir adam vardı.." Deniz'in öldürdüğü diğer adamı söyleyemezdim. "Ondan şüpheleniyorum."
Adam elindeki bir dosyaya kayıt tutarken yanına gelen diğer polise de bu bilgiyi verdi ve diğeri şüpheyle beni izleyip gözünü benden ayırmadığında adam bana doğru döndü. "Adamın kişisel bilgilerini biliyor musunuz? Onu da karakola alacağız. Ayrıca şu taciz olayı için şikayetçi de olabilirsiniz. Verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederiz Nevra Hanım."
İfade verdiğim polis ve diğer polis arkadaşı yanımdan ayrılırken koridorun boşalmasıyla derin bir nefes koyverdim. Elvan tuvalete gitmişti ve koca koridorda tek başıma kalmıştım. Elvan'ın yanına gitmem gerekiyordu. Yavaşça bacaklarımın canlanması için elimle dizlerime bir şaplak attım ve ayağa kalkarken çalan telefonumla titrediğimi hissettim. Sessiz koridoru bir anda canlandıran telefon sesi gitmek bilmeyen korkumu, ruhuma iyice misafir etmişti.
Cebimdeki telefonu hızla elime aldım ve ekrandaki Erim'in ismiyle endişeyle telefonu açtım. Neden gelmek yerine telefon açıyordu ki? "Alo? Bir şey mi oldu?"
Sesi öfkeli geliyordu. Yutkunduğunu duydum. Endişeli sesimi kavramış olmalıydı. "Çabuk aşağıya in, seni hastanenin önünde bekliyorum. Deniz Elvan'ın yanında kalacak merak etme. Barı polisler basmış. Gitmemiz gerek! Siktir, çabuk!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEHLİKELİ İNTİKAM
Romanceİki adam. Biri karanlık bir buz, diğeri karanlığın kolları. Biri kızıl bir ateş, diğeri mavi okyanus. Bir kadın. Yaşadığı ihanetle, gözünü intikamın bürüdüğü bir kadın. Tüm bu yalanlar, ihanetler, karanlık ve suçlar var olurken kadın yanacak mıydı...