32. Bölüm: "Cesaret"

26.2K 1.6K 247
                                    



Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


#Bora Duran - Sen De Gidersen


Baran beni eve götürmek yerine güzel, küçük bir pastaneye götürmüştü. Sabırla sesini çıkarmadan çikolatalı pastamı yememi beklemişti. Hiçbir yorumda bulunmamış, sadece etrafı izlemişti. Ve dakikalardır hâlâ öylece önümdeki bardakla oynuyordu. Başımı çevirip ona baktım, "Baran..." diye mırıldanmamla bana döndü ve kaşlarını kaldırdı. "Çağla ile aranızda bir şey mi var?"

Şaşkınlıkla bana bakakaldı, "Bunu nereden çıkardın?" diye sordu anlam veremeyerek. Omuz silktim ve "Bilmiyorum. Hep birliktesiniz ve anlaşınca öyle olduğunu sandım," dedim. Anladığını belirtir bir şekilde kafasını salladı.

"Şimdilik aramızda bir şey yok ama olduğunda ilk sana söyleyeceğim. Söz veriyorum."

Güldüm. "Olabilme ihtimali mi var?" diye sormamla o da güldü.

"Çağla farklı bir kız. Hayatı takmıyormuş gibi gözükse de öyle olmadığı çok belli. Onu üzmek istemiyorum, Lina. Birbirimize benziyoruz ve bu ilk kez hoşuma gidiyor. Onu şimdilik sadece izliyorum. Basit bir duygu elini tutmama sebep olamaz. Elini tutarsam bırakmam. Bunu iyice anlamasını istiyorum."

Onun içten, sevgi dolu sözleri ile derin bir iç çektim. "Çağla... O kimseye anlatmaz ama karşısındaki anlatmadan anlarsa... Onu bırakmaz, Baran. Elinden gelen her şeyi yapar. Ve benim aksime, çok güzel yemek yapar." İkimiz de gülüşerek pastaneden ayrıldık ve arabaya binip eve doğru yol aldık. Hâlâ telefonum çalmamıştı. Muhtemelen Çağla Baran'dan haberleri almıştı fakat Karan da aramamıştı ki...

Kapının önüne geldiğimizde cebimden anahtarı çıkardım ve kapıyı açtım. Baran ile içeriye girdiğimizde karşılaştığımız sessizlikle birbirimize baktık. Anlamayarak içeriye yönelmemle salonun kapısında kalakaldım çünkü gördüğüm iki yüz bedenimi buza çevirdi.

Ailem... Yanıma gelen Baran ile yerimde kıpırdandım ve anlamayarak Çağla'ya, ardından Karan'a döndüm. İkisi de ifadesizdi. "Ne oluyor burada?" dedim kendimden emin bir ses tonuyla. Oysa sesimin titreyeceğini düşünmüştüm çünkü içimde, tüm organlarımda depremler yaşanıyordu.

"Kızım..." diyen annem ayağa kalkıp bana yaklaşmak istemesiyle geriye adımladım ve kaşlarımı çatarak ona, ardından yanındaki babama baktım. "Neden geldiniz?" diye soludum. Onları görmek o evdeki son gecemi bana hatırlatmıştı ve ister istemez çıldıracak gibi hissediyordum. Ben bebeğimi düşünmek zorundaydım. Sakinleşmeliydim...

"Kızım... Biz seni buradan götürmeye geldik." Annemin dudaklarından çıkan sözlerle kalakaldım ve anında Karan'a baktım. Beni göndermek mi istiyordu? Fakat onun da dehşet içinde onlara baktığını fark etmemle sessiz bir nefes verdim. Şaşkındı ve bu demek oluyordu, hiçbir şeyden haberi yoktu.

GECE KARASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin