Sonsuz bir karanlığa yürüdüğümü biliyorum. Şuan kalbimin durduğunu başımda onlarca doktorun olduğunu, Harry'nin başımda ağladığınıda hissediyorum. Kalkmak istiyorum ama bedenim o kadar ağır geliyor ki parmağımı bile oynatamıyorum.
"Güzelim."
Yürüdüğüm karanlık sokağın sonundaki lambanın altından Zayn seslendi.
"Nefes al güzelim lütfen. Nefesini hissetmezsem bu soğuk ameliyathane odasından çıkamam."
Elimi ona doğru uzattığımda bağırdım.
"Zayn."
Görüntüsü kaybolduğunda bir şeylerin ters gittiğini anladım. Güçlükle işaret parmağımı havaya kaldırıp göz kapaklarımı kırpıştırdım. Tüm doktor ve hemşirelerin sevinçle gülmeleri kulaklarıma doldu. Benim başka bir habere ihtiyacım vardı ama. Zayn'in iyi olduğunu öğrenemezsem tekrar nefesim kesilirdi. Beklediğim haber çok geçmeden odaya yeni geldiğini hissettiğim doktor tarafından verildi.
"Bunca senelik meslek hayatımda böyle bir şeye hiç rastlamadım. Nasya hanımın kalp atışlarının normale dönmesinden bir saniye sonra Zayn beyinde normale döndü. Bu çocuklar hayatım boyunca gördüğüm ve görebileceğim en aşık iki insan aksi takdirde bunun başka bir açıklaması olamaz."
HARRY
Nasya ve Zayn'in kendine gelmesine sevinirken doktor yanıma geldi.
"Bir sorun mu var?"
Sorum karşısında bir kaç saniye duraksayıp yanıtladı.
"Harry Bey bakın burası son derece iyi bir hastane olmasına rağmen bazı konularda yetersiz kalınıyor."
Sözünü kesip araya girdim.
"Mesela ne? Ne gibi durumlarda yetersiz kalıyo?"
"Sizinde bildiğiniz gibi Nasya hanım hastanemize geldiğinde başına çok büyük bir darbe almıştı." Devam etmesi için başımı salladım.
"Şuan hiç bir hayati tehlikesi yok aksine bir o kadar da iyi ancak hafıza kaybı yaşıyor geçici yada kalıcı bunu kestirmek mümkün değil. Başına aldığı darbe ona çok büyük bir zarar vermiş yeni doğmuş bir bebek gibi hiç bir şey bilmiyor."
"Bir çözüm yolu olmalı ama bunun dimi var."
"Amerikaya götürmeniz gerek bu konuda profesyonelleşmiş bir kaç doktor ve çok iyi bir hastane biliyorum."
Düşünürmüş gibi yaptığımda elimi enseme götürdüm. "Gerekli her şeyi ayarlayın bu gece yola çıkıyoruz."
Doktor yanımdan giderken bende Zayn'nin kaldığı yoğun bakıma girdim.
"Kardeşim ben geldim. Sana çok iyi bir haberim var Nasya'nın hiç bir hayati tehlikesi kalmadı fakat onu Amerika'ya götürmem gerekiyo. Sen belki gözünü açtığında o burada olmucak. Belki sadece o değil bende burada olmucam."
Elini tutup sıktığımda gözyaşlarımla beraber Zayn'e son sözlerimi söyledim.
"Siz gözünüzü açtığınızda ne ben ne de Kübra burada olmucak. Doktorla bir anlaşma yaptım. Uyandığınızda Nasya'yı ölü beni ise Nasya'nın acısına dayanamayıp ülkeyi terketti sanıcaksınız. O şuan hiç bir şey hatırlamıyor ve ben onun yanında olup onu kendime aşık etmek hayallerimi gerçekleştirmek için çabalıcam. Üzgünüm Zayn. Sizi her gün görüp kahrolmaktansa şuan kahrolmayı tercih ediyorum. Ona aşığım kardeşim. Ve onu senden daha çok hakettiğimi düşünüyorum. Nasya'yı ölene kadar sevicem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Mafyaya Aşığım
RomanceBelki de hayatımda ki tüm sorunlar yetmezmiş gibi birde suç işleme makinası Zayn Maliğe aşık olmak gibi bir hataya düşmeseydim, ya da onu alışkanlık edinmeseydim. O zaman başım daha az dertte olmaz mıydı? Büyük ihtimalle evet. Fakat hiç biri önemli...