ZAYN
Güçsüz sesime şaşırırken tekrar hıçkırdım.
"Lütfen kalk lütfen."
Telaşla ayağa kalkıp dolaba yöneldim içinden siyah elbisesini alıp hızlıca üstüne geçirdim. Pijamalarımı süratle çıkarıp rastgele bir yere fırlatıp ardından altıma kotumu giyip üstünede gri tişörtümü geçirdim. Nasya'yı kucağıma alıp koşar adımlarla merdivenleri ikişer ikişer indim. Kotumun arka cebinden arabamın anahtarını çıkarıp otomatik kilit tuşuna basarak kilidini açtım. Nasya'yı arkaya iyice yerleştirip kendimde ön koltukta ki yerimi aldım. Gaza köklendiğimde etrafa yayılan motor sesiyle beraber son derece hızlı bir şekilde garajdan çıkıp şehir merkezine giden yola saptım. Yaklaşık 25 dakika sonra Nightingale hastanesi'ne geldiğimde arabadan inip Nasya'yı kucakladım ve anahtarlıkta ki kilit tuşuna basarak koşarak hastaneye girdim.
"Yardım edin!"
Acı çığlıklarım koridorda yankılandığında doktorlar hızla başıma toplandı hemşireler sedyeyle yanımıza gelirken Nasya'yı özenle sedyeye bıraktım.
"Yoğun bakımı hazırlayın çabuk çabuk acele edin!"
Doktorun sesiyle gözlerim tekrar dolarken çaresizce fısıldadım.
"O yaşıcak mı?"
"Başına büyük bir darbe almış hayati tehlikesi şuanlık yok ancak iç kanaması olabilir şimdi ona ne olduğunu anlatırmısınız."
Elimi saçımdan geçirdim onu banyoda gördüğüm o an gözümün önünde canlanırken güçsüz çıkan sesimle konuşmaya başladım.
"Bilmiyorum banyoda baygın bir şekilde buldum."
Doktor düşünmeye başladı ardından gözlerime bakıp keskin bir tonla konuştu.
"Başını banyoda bi yere vurmuş sonrada baygınlık geçirmiş olmalı."
2 Saat Sonra
Anastasia yoğun bakımdan alınıp odaya götürülmüştü bende odanın önünde oturmuş iyi bir haber gelmesini bekliyordum. Yaklaşık iki saat olmuştu ve bu iki saatte ben türlü türlü acılar çekmiştim ondan ayrı kalmak ölümden bile zordu. Odanın kapısı açıldığında yerimden hızlıca kalkıp doktorun yanına gittim.
"O iyimi?"
"Hastanın nesi oluyorsunuz?"
"Sevgilisiyim." diye yanıt verip gözlerine odaklandım.
"Hastanın durumu iyi iç kanaması yok, başına aldığı darbe yüzünden baygınlık geçirmiş ve büyük ihtimalle yere hızlıca düştüğü için omzunda incinme var. Derin bir nefes aldığımda devam etti.
"Bu arada Zayn kim?"
"Benim" diye yanıt verdikten sonra suratındaki tebessümle konuşmaya başladı.
"Hasta sürekli olarak Zayn diye sayıklıyordu ve benden ona sizi getirmemi rica etti. İçeri girebilirsiniz. Ancak hastayı yormayın geçirdiği kazayı tam manasıyla atlatmış sayılmaz.
"İyi günler Zayn bey." doktor sevecen bir gülümseme yollayıp yanımdan ayrılırken bir saniye bile beklemeden içeri girdim. Yatakta yatan Nasya'yla bakışlarım birleştiğinde dudaklarına gülümseme yayıldı. "Merhaba" deyip yanına gittim ve yatağın ucuna oturdum. "Merhaba" diye muhteşem ses tonuyla yanıtladı. Sağ elini avuçlarım içerisine alıp dudaklarıma götürdüm üzerine bir öpücük kondurduğumda gözlerinde ki yorgunluk hissi resmen 'eve gitmek istiyorum' diyordu. Elimi yanağına yerleştirip dolgun yanakları üzerinde elimi gezdirirken konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Mafyaya Aşığım
RomanceBelki de hayatımda ki tüm sorunlar yetmezmiş gibi birde suç işleme makinası Zayn Maliğe aşık olmak gibi bir hataya düşmeseydim, ya da onu alışkanlık edinmeseydim. O zaman başım daha az dertte olmaz mıydı? Büyük ihtimalle evet. Fakat hiç biri önemli...