22. Bölüm

648 42 18
                                    


Artık her şey bitmişti. Her kavgamızda evden giderken bu sefer beni bu boktan ülkede bırakıp başka ülkeye gitmişti. Kendimi hiç olmadığı kadar kötü hissediyordum. Onu birdaha göremiyecek olmam beni her saniye biraz daha bitiriyordu. Gözlerimden ne zaman aktığını bilmediğim gözyaşlarımı elimin tersiyle silip Nasya'nın hiç duymuyacağını bildiğim halde arkasından seslendim.

"Sana yemin ederim ki ben sadece seninim Nasya. O kızla bir geçmişim vardı ama her şey seni görünce sonlandı. Seni gördüğümden beri başka hiçbir şeyi düşünemez oldum. Masumluğunla, sevginle, güzelliğinle karanlık yaşantımdan beni aydınlığa çektin. Ama artık yoksun. Sen olmadan nefes alamıyorum.

"Zayn."

Arkamdan gelen Nasya'nın sesiyle delirdiğimi sanmıştım fakat karşıma gelip elimi avuçlarının içine aldığında irileşen ve mutluluktan gülen gözlerimle güzel yüzüne baktım.

"Affet beni Zayn. Se-seni üzdüm."

Kendime çekip saçlarına öpücük kondurmaya başladım. Şuan yaşadığım duyguları tarif edicek olsaydım uzun süredir kalbi atmayan adamın tekrar hayata dönmesi kadar mutlu ve huzurlu olduğumu söylerdim.

"Ben aptalım Malik seni dinlemedim. O kızla ha-hala berabersin sandım."

Boynuna uzun ve derin bir öpücük bıraktım.

"Seni çok seviyorum güzelim. Lütfen bu konuyu kapa. Hayatımda bir tek seni sevdim ve her zaman seni sevicem."

Gözleri huzurla kapanırken fısıldadı.

"Sensiz yapabileceğimi düşünmem bile saçmaydı. İnsan nefesini tutarak ne kadar hayatta kalabilirki."

Gözlerimi gözlerine odaklayıp dudaklarımızı birleştirdim. Ellerini saçlarımda, yüzümde gezdirirken dillerimizi buluşturup üst dudağını hafifçe çektim. Bir kaç dakika sonra dudaklarımızı ayırdığımızda elini kirli sakallarımda gezdirip yanağıma öpücük kondurdu.

"Sen benim için doğru kişisin Zayn."

Yüzüme yayılan gülümsemeyle dudaklarını ısırdı. Alnımı alnına yaslayıp güven verici bir şekilde konuştum.

"Senden sadece yanımda olmanı istiyorum."

Parıltılı gözleriyle gülümsedi.

"Yani biz tekrar?" Sorarcasına bana bakarken gülümseyip başımı salladım.

"Tabi sende istersen."

Kollarını boynuma dolayıp sıkıca sardığında saçlarını okşayıp mırıldandım.

"Seni çok seviyorum."

"Benim seni sevdiğim kadar sevemezsin bebeğim."

*****

"Uyuyalım mı?" Diye kedi mırıltısı şeklinde konuştu. Saçlarına ufak öpücükler kondurup yatağa uzandım. Üzerime uzanmış başı göğsümde kolları vücuduma sarılıydı. Başını hafifçe kaldırıp boynumu öperken esnemesiyle kıkırdadım.

"Uyu hadi sen beni bekleme güzelim."

Bana iyice sokulup gözlerini kapadı. Sanırım bi süre sadece Nasyayla ilgilenmeliydim. Onun bana benim ise ona ihtiyacım vardı. Hayatımda ilk defa birine ihtiyaç duyuyordum. İşler bekleyebilirdi. Çocuklar işleri bensizde gayet iyi yürütürlerdi. Şuan düşündüğün tek şey bizdik. Nasya ve ben. İkimiz.

Tavandaki bakışlarımı Nasya'ya çevirdiğimde uyuduğunu görmemle gülümseyip kendime daha sıkı sarıp alnına öpücük bıraktım.

"Tüm Londra'nın bana karşı nefretini senin sevgin görünmez yapıyor. Benim olduğun için kendimi çok şanslı hissediyorum."

Güzel yüzünü elimin tersiyle okşarken vücudumdan geçen elektirik akımıyla titredim.

Vücudumun titremesi ne kadar normal di? Sahi onu tanıdığımdan beri kötü kimlikli kişiliğimden epeyce uzaklaşmış söylemeye dilim varmasada aşk adamı kimliğine bürünmüştüm.

Dudaklarına öpücük bırakıp başımı göğsümdeki başının üstüne koydum.

"Seni seviyorum Anastasia."

Bir Mafyaya AşığımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin