Limon Çiçekleri 35. Bölüm

3.1K 298 55
                                    

Dört bir yanına kıyafetler saçılmış darmadağınık odanın ortasında açık duran iki kocaman bavulun önünde ellerini beline koymuş öylece dikiliyordu Lale. Saatlerdir kıyafetlerini ayırmaya çalışıyordu ama pek bir ilerleme kaydettiği söylenemezdi, bavullar hala bomboş duruyordu. Arada bir toplanıp toplanmadığını kontrol etmek için annesi odaya giriyor, bavulların hala bomboş olduğunu görünce söylenerek geri çıkıyordu. İki gündür evde kimse onunla fazla konuşmuyordu zaten. O akşam bahçede Paris'te yaşamak istediğini açıkladığından beri herkes bu ani karardan ötürü şaşkın, biraz da kırgındı Lale'ye. O an bahçenin ortasına bomba düşse ancak bu kadar afallayabilirlerdi. Babası hemen parlamış, durup dururken bunun nereden çıktığını anlamadığını ve buna asla izin vermeyeceğini söylemişt.. Annesi ise sadece bunu gerçekten istediğinden emin olup olmadığını sormuş, Lale gerçekten de istediğini söyleyince sesini çıkarmamıştı. Anneannesi ilk başta fazla ciddiye almamış ama Lale'nin babasını ikna etmek için sabırla dil döktüğünü görünce aylardır ilk defa Lale'yi fazla bunaltmış olabileceğini düşünmeye başlamıştı. Gece yarısına kadar hep beraber bahçede oturup konuşmuşlardı. Lemi Bey'i ikna etmek için Lale'nin yapmadığı kalmamıştı. Sonunda babası hiçbir şey söylemeden küskün bir yüz ifadesiyle kalkıp içeri gidince, onun istemeyerek de olsa izin verdiğini anlayan Lale rahat bir nefes almıştı. Kendini hiç olmadığı kadar mutsuz hissederken bir de babasına karşı mücadele etmekten yorgun düşmüş ama sonunda istediğini elde etmişti. Ertesi gün uçak biletini almak ve kararını Melis'le Derya'ya açıklamakla geçmişti. Melis telefonda adeta çıldırmış, avaz avaz bağırarak düğününe gelmezse Lale'yi arkadaşlıktan sileceğini söylemişti. Derya ise hala bir anlam veremiyordu. İki gün önce İstanbul'a iş görüşmesine giden kızın birdenbire Paris'e yerleşmek istemesine bir türlü bir açıklama getiremiyordu ama son bir-bir buçuk aydır bir haller olmuştu zaten Lale'ye..

Lale son iki gündür olanları düşünürken birden babası girdi odaya.

"Baba? Senin bu saatte evde ne işin var?" dedi şaşkın bakışlarla. Daha önce hiç babasını bu saatte evde görmemişti.

Lemi Bey "Seninle konuşmaya geldim." dedi asık bir suratla ve yatağın üstüne tepeleme dizilmiş kıyafetleri iterek oturdu.

"E akşam konuşurduk işinden kalmasaydın sen?"

"Hayır şimdi konuşacağız." dedi sıkıntılı bir sesle. Lale iki gün önce Paris'e yerleşmek istediğini söylediğinden beri hep bu konuyu düşünüyordu. Bir saat kadar önce Mina Hanım telefonda Lale'nin bavul yaptığını söyleyince duramamış, arabaya atlayıp eve gelmişti. Kızıyla konuşmak için akşamı bekleyemeyecekti.

Lale "Tamam konuşalım." diye içini çekti. Aynı şeyleri yeniden konuşacak gücü yoktu aslında ama babasının 'hayır'dan anlamayacağını da biliyordu ve onu daha fazla kızdırmak istemiyordu.

Lemi Bey yerde boş duran bavullara baktı. "Hani toplanmamışsın hala?"

Lale kısaca "Evet." dedi.

Lemi Bey ona şöyle bir baktıktan sonra hararetle konuşmaya başladı. "Lale bak kaç gündür düşünüyorum, bu Paris işi nerden çıktı bir türlü anlayamıyorum! Daha önce hiç söz etmemiştin böyle bir şey düşündüğünden. Birdenbire nereden aklına geldi kızım anlamıyorum ki! İki gün önce iş görüşmesi için İstanbul'a gidiyorsun. Döndüğünde bana gelip "Ben Paris'te yaşamak istiyorum!" diyorsun. Hani Paris defteri kapanmıştı artık? Master bittikten sonra artık temelli dönüş yapmıştın, bir daha gitmeyecektin? Madem Paris'e geri gitmeyi düşünüyordun, o zaman niye yaz başından beri Türkiye'de iş başvurusu yapıyorsun kızım?"

Lale babasına hak veriyordu. Hak vermekten öte, haklı olduğunu biliyordu. Aynı şeyleri kendi de merak ediyordu. Babasından tek farkı bütün bu soruların tek bir cevabı olduğunu bilmesiydi. Ama o cevabı da babasına söyleyemezdi. Bir kez daha içini çekerek kendini açıklamaya girişti. "Babacım ben master bittikten sonra bir süre daha orada kalıp çalışmak istiyordum zaten, biliyorsun. Ama sen dönmemi çok isteyince ben de daha fazla kalmayayım, bir an önce Türkiye'ye dönüp iş arayayım diye düşünmüştüm. Kaç aydır da arıyorum zaten, onu da biliyorsun. Ama iş yok. Başvurmadığım yer kalmadı ama olmuyor işte. İstanbul'da gittiğim görüşme de kötü geçince ben de Paris'te şansımı tekrar deneyeyim diye düşündüm."

Limon ÇiçekleriiiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin