Bir Sen Var Ki ...
Bir sen var ki
Hayatın kıyısında
Cehennemin kapısında
Ateşin sırasında
Ölümü bekliyor
Ömrümün yarısında
Bir sen var ki
Sessiz çığlığımda
Bir bıçak gibi canımda
Zehir gibi kanımda
Bir sen var ki imkansız
Ne Yanımda
Ne Yarınımda(Multi Sarp'ın kafesi)
Her yerim tutulmuştu kendime gelerek yattığım yerden kalktım. Ayça sanırım aşağıda. Bende dünkü yarım kalan sporumu yapmak için hazırlanmaya koyuldum. Ben bencil bir insandım neden Ayçayla yatağımı paylaşmıştım ki ? Banyoya girerek rutin olan işlerimi hallettim. Zaman kaybetmeden eşofmanlarımı giyip aşağı indim. Kapalı olan televizyona dikkatle bakan Ayça dikkatimi çekti .
Neden açmamıştı da boş ekrana bakıyordu ? Hayat ne garip değilmi . Kiminin sevdiğini alır elinden mutsuz olur ,kiminin de sevdiği yanındadır ama o da mutsuzdur . Zor olanda her türlü canının yanması. Ayçanın yanına giderek omzuna dokundum. Korkmuş olacak ki irkildi. Beni baştan aşağı süzdükten sonra
-Bir yere mi gidiyorsun?"dedi. Başımı sallayarak.
-Dünkü yarım kalan koşumu tamamlamak için sahile gidiyorum . Ayağın nasıl ? Sen kalıp dinlen "dedim. Önce ayağına bakıp sonrada bana dönüp
-Olmaz bende geleceğim ayağım biraz daha iyi , hava almaya ihtiyacım var"dedi. Belkide doğru diyor . Hava almak işe yaramaz ama düşünmek için iyi bir fırsattır.
-Tamam o zaman elini ver de kalkman için yardım edeyim"dedim. Bazen ben bile kendimi tanıyamıyorum. Yeni tanıdığım insanlara güven problemi olan ben şimdi yardım ediyorum. Nefesimi sesli vererek Ayçanın kalkmasına yardımcı oldum. Aklıma gelen şeyle Ayçaya döndüm.
-Sen kahvaltı ettin mi bak eğer kahvaltı etmediysen hiçbir yere gelmiyorsun"dedim. Hafif bir tebessümle bakıp
-Merak etmeyin anneciğim kahvaltımı ettim . Tabağımda hiçbir şey kalmadı. Annen sağolsun hazırlamış . Size de zahmet verdim. Kusura bakmayın . Hem sen neden kahvaltıya inmedin "dedi. Buruk bir şekilde . Ben bu Ayçayı anlamıyorum ya neyse.
-Kahvaltı tarzım değildir . Spordan sonra birşeyler yeriz. Tabi senin işin yoksa. Hem biraz senden konuşuruz. Bu arada annem nerde ? "dedim. Bazen annemin varlığını unutuyorum. Ne bileyim sorumsuz davranıyorum.
-Toplantım var dedi gitti. Sana da yemek yesin kendini ihmal etmesin dedi . Annen geçekten seni çok seviyor ve değer veriyor. Onu kırma sonra bu günleri çok ararsın ,ararsın da bulamazsın"dedi. Haklıydı babamı kaybettim diye annemi yok sayamazdım . O benim bu hayattaki tek güvenim .
-Yanlış anlamazsan sana birşey sormak istiyorum. Annen ne iş yapıyor gördüğüm kadarıyla durumunuz baya iyi"dedi.
-Babam dan kalan şirketimiz var . Şirketin başında duruyor. Babam öldükten sonra batmak üzereydi şirket annemin azmi sonuç verdi ve eski halinden daha iyi bir konumda "dedim. Bu kez düşünmeden . Annem azimli ve güçlü bir kadın tıpkı babam gibi.
-Gidelim artık koşmak istiyorum "dedim. İlk kez mız mız bir çocuk nidasıyla. Hiçbir zaman zorluk çıkartmadan ailemin isteklerini yapan birisi için mız mız olmak tuhaftı.
-Gidelim"diyen Ayçanın koluna girdim ve evden çıktım. Sahile gelene kadar Ayça ilerki yıllar için yaptığı planları anlattı. Bana da sormayı ihmal etmedi değil. Tabiki ona intikam planımdan bahsetmedim. Sadece plan yapmadığımı zaman bize ne getirirse onu yaşayacağımı söyledim. Sahile geldik ve ben Ayçayı oturtmak için boş bank arıyorum. İşte buldum . Gözüme kestirdiğim boş olan banka yönelip
ŞİMDİ OKUDUĞUN
17 YAŞIM
Teen FictionSiz hiç 17 yaşınızda intikam almaya kalktınız mı? Peki ya ölesiye özlem çekip içiniz acıdı mı? "Verilen kayıplardan bahsetmiyorum bile". Bir insanın 17 yaşında başına neler gelebilir dediğim zaman başlıyor işte. Kim bilir o gün belki de "Yok canım...