Violet Embrace

-4-

Clary'nin Ağzından

Elimdeki kalemi sinirle duvara fırlattım. Yapamıyordum işte, uğraşmamın ne anlamı vardı?

Önümdeki fizik ödevini alıp hışımla çantama sıkıştırdım ve kendimi yatağa attım.

Gözlerimi kapadım, biraz sakinleşmem gerekiyordu.

Bazen sadece bir günlüğüne de olsa kendim olmak istemiyordum.

Gerçekten sadece bir güne bile razıydım.

-Clary?

Yatakta doğruldum, Maxon kapının arkasından bana bakıyordu, korkmuş görünüyordu.

Yanıma gelmesini işaret ettim, koşarak yatağa zıpladı ve bana sarılıp ağlamaya başladı.

Şaşırmamıştım, her gece kabus görüyordu. Ona nasıl yardım edebileceğimi de bilmiyordum ve bu beni çok üzüyordu, "Yine aynı rüyayı mı gördün?"

Burnunu çekerek kafasını kaldırdı, "Hayır, rüya değil kabus. Rüyaların güzel olması gerekir."

Maxon'ı da kendimle çekerek yatağa uzandım ve kolumu başının arkasına koydum, " Peki sen hiç rüya gördün mü?"

Biraz düşündü, sonra kafasını hayır anlamında salladı.

"Ama ben gördüm, hem de bir sürü."

Şaşırarak, "Sen mi? Gerçekten bir sürü rüya mı gördün?"

"Tabiki de! İstersen sana bir tanesini anlatabilirim."

Gözyaşlarını sildi, artık gözleri merakla parlıyordu, "Evet evet evet!"

"Tamam o zaman. Dur gördüğüm en güzel rüyayı düşüneyim."

Aslında rüya falan görmemiştim, onu daha iyi hissettirmek için söylüyordum. Hızlıca güzel bir şeyler düşünmeye çalıştım," Aaaa aklıma çok güzel bir rüya geldi, sen baş kahramandın ve uzaya çıkıyordun."

Maxon'ın en büyük hayali uzaya çıkmaktı, heyecanla, "Gerçekten mi? Nolur anlat!"

"Sen çok ünlü bir astronottun ve NASA için çalışıyordun. Diğer çalışanlar senin gibi olmak istiyorlardı, bütün dünya seni çok seviyordu, her yerde senin resimlerin vardı."

"İlk başta normal bir astronottun, uzaya gitmek için çalışmalar yapıyordun. Ve sonra senin hayatını değiştirecek bir şey oldu."

"Sen bir sabah yine normal antremanlarını yaparken birden heyecanla bir görevli içeri daldı ve senin hemen uzaya çıkmanı yoksa uzaylıların Dünya'yı istila edeceğini söyledi."

"Mars'a gitmen gerekiyordu ve Marslıların planlarını suya düşürüp, Dünya'yı kurtarman gerekiyordu."

"Herkes senin gitmeni istemişti çünkü aralarında en cesur ve en yetenekli kişi sendin."

Daha sonra ona Marslıları nasıl yendiğini ve Dünya'ya bir kahraman olarak döndüğünü anlattım.

Ben daha devam ediyorken birden kolumda akan sıvı bir şey hissettim.

Maxon uyurken salya akıtıyordu.

Gülümsedim ve yataktan kalkıp onun üstünü örttüm.